Özgür Gündem 20 yaşında!

20 yıl. Neler hissediyorsunuz?

Özgür Gündem gazetesinde çalışmaya başladığım zamana, geçen 20 yıla geri dönüp baktığımda, hissettiklerimi tam anlamıyla ifade edebilmem zor. 1991 yılında Urfa’da haftalık Yeni Ülke gazetesinde muhabirliğe başladım. 1992 mayıs ayında ise Özgür Gündem gazetesinin yayınlanmasıyla birlikte bu gazetenin başta Urfa olmak üzere, Diyarbakır, Van Adana ve Mardin ve İstanbul bürosunda muhabirlik temsilcilik ve editörlük yaptım. Geçen bu yıllar içinde Özgür Gündem gazetesi özgür basın için büyük mücadele verdi. Bu mücadele içinde 76 çalışma arkadaşımızı kaybettik. Bir çok acılar yaşadık. Ancak, gazetecilik mesleğinin bütün güzelliklerini de yaşadık bu yıllarda. İktidarların, kamuoyundan, halklardan gizlemek istediklerini açığa çıkardık, gerçeğin üzerine örtülen karanlığı yaptığımız haberlerle parçalamanın mutluluklarını da yaşadık. Geçen 20 yıl içinde kendi adıma şunu söyleyebilirim; Ben her zaman özgür basın mücadelesi içinde yitirdiğimiz arkadaşlarımın anılarına, onların mücadelelerine layık olma çabası içinde oldum. Onların yarım kalan hayatlarını, onların yarım kalan gazetecilik mücadelelerini de kendi gazetecilik çalışmalarımda yaşatmaya uğraştım.

‘GERÇEKLER KARANLIKTA KALMAYACAK’

Bu kadar çok baskı görmenize rağmen 20 yıldır yayın çizginizden ödün vermediniz. Nasıl başardınız?

Bu kadar çok baskı görmemize ve basın özgürlüğü mücadelesinde birçok gazeteci arkadaşımızı yitirmiş olmamıza rağmen yola çıkarken ilan ettiğimiz “Gerçekler karanlıktan kalmayacak” ilkemizden asla taviz vermedik. Her zaman halkların özgürlük mücadelesi, hak mücadelesine sahip çıktık. Yayın ilkelerimizden hiç taviz vermedik. Gazete olarak ağırlıklı olarak Kürt sorununda kamuoyundan gizlenen gerçeklerin üzerine giden ve Kürt sorununun gerçekliğini açığa çıkaran, Kürtlerin özgürlük mücadelesini kamuoyuna yansıtan bir yayın çizgisi içinde olduk. Yine aynı zamanda Türkiye emekçi sınıfının emek mücadelesinin, Türkiye devrimci demokrat kamuoyunun mücadelesinin yanında yer alan bir yayın politikası izledik. Öğrencinin, memurun, işçinin, yoksullaştıran köylünün hak mücadelesini kamuoyuna yansıtmaya çalıştık. Doğanın katledilmesine karşı verilen ekolojik mücadelenin yanında yer aldık ve bu ilkelerimizden de her türlü baskıya karşı asla taviz vermedik. Bu ilkeler Özgür Gündem gazetesinin varlık ilkeleridir. Ve Özgür Gündem yayın hayatını sürdürdüğü sürece de bu ilkelerinden asla taviz vermeyecek. Geçen yıl 20 içinde gazete olarak başardıklarımız ise bugün Kürt sorunu ve Kürt sorununa bağlı olarak devlet adına işlenen katliamlar, kıyımlar gizlenemiyor artık. 17 bin faili meçhul cinayetin sorumlularını deşifre ettik. Yakılıp yıkılan 3 bin köyün faillerini görünür kıldık. Devletin ve iktidarların Kürt sorununun demokratik barışçıl bir şekilde çözümüne yanaşmamasının Kürt ve Türk toplum üzerindeki yıkımını gözler önüne serdik. Devlet adına işlenen bir çok savaş suçunu deşifre ettik. En yakın örneği Roboski Katliamı’nın açığa çıkmasını sağladık ve bu katliamının unutturulmasının önüne geçtik.

O MAHKEMEDE GAZETECİLİK İLKESİ YARGILANACAK

Baskılar dedik tabii bunu biraz açmak lazım. 20 yıl içinde kaç çalışanınız gözaltına alındı, kaçı tutuklandı? elinizde veri var mı?

20 yıl içinde 76 çalışma arkadaşımız JİTEM ve kontrgerilla tarafından katledildi. Ancak, bu yıllar içinde kaç arkadaşımızın gözaltına alındığını söyleyebilmem imkansız. Ben, kendimin bile kaç kez gözaltına alındığımı hatırlamıyorum. Yaptığımız haberlerden dolayı o kadar çok arkadaşımız gözaltına alındık ki, bunun sayısı binleri aşar. Şu anda cezaevinde 105 gazeteci arkadaşımız tutuklu bulunuyor. Cezaevindeki arkadaşlarımız ise sadece ve sadece yaptıkları haberlerden ve gazetecilik çalışmaları nedeniyle tutuklu bulunuyorlar. Bu arkadaşlarımızın ekim ayında duruşmaları başladığında tüm Türkiye ve dünya kamuoyu şunu çok iyi görecek; O mahkemede Özgür Gündem’in gazetecilik ilkesi yargılanacak esas olarak. O mahkemede esas olarak gazetecilik mesleği yargılanacak. Ve ümit ediyoruz ki, Türkiye’deki gazeteciler ve basın meslek örgütleri, o mahkemede gazetecilik mesleğinin yargılanmasına büyük bir tepki gösterir ve gösterilecek tepkiler sonucunda da tutuklu arkadaşlarımız beraat ederek, gazetecilik mesleğinin yargılanmasından vazgeçilir.

Yaşadıkları baskılar ortamında yaygın medya ve meslek örgütlerinin aldığı tutumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

1990’lı yıllarda Özgür Gündem gazetesi olarak bugün birilerinin de itiraf ettiği gibi devlet bizi silindir gibi ezip yok etmek istedi. Biz ise devletin bu yok etme politikasına karşı büyük bir basın özgürlüğü mücadelesi sergiledik. O yıllarda Türkiye medyası Özgür Gündem gazetesinin yaşadıklarını, uğradığı saldırıları görmezden geliyordu. Öldürülen gazeteci arkadaşlarımız Türkiye medyasında tek sütunluk haber ancak olabiliyordu. Ancak, günümüzde bu sessizlik, bu sağırlık biraz olsun aşılmış durumda. Artık, basının özgürlüğünün olmazsa olmaz olduğu ayrımsız olarak kabul edilmiş gibi. Ayrıca Özgür Gündem gazetesinin verdiği basın özgürlüğü mücadelesinde her zaman yanında dostları oldu. Gazete binamız bombalandığında, arkadaşlarımız gözaltına alınıp tutuklandığında, gazetelerimiz mahkeme kararlarıyla kapatıldığında her zaman Özgür Gündem dostları yanımızda oldu. Sosyalist, devrimci basın her zaman Özgür Gündem ile dayanışma içinde bulundu. Buradan gazetemiz adına onlara da teşekkür ediyoruz. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖZGÜR GÜNDEM'DEN 20.YIL ETKİNLİĞİ

Özgür basın emekçileri, Özgür Gündem gazetesinin 20. yıldönümü dolayısıyla bugün Makina Mühendisleri Odası lokalinde etkinlik düzenleyecek.

30 Mayıs 1992’de yayın hayatına başladıktan sonra 8 muhabir ile 19 dağıtımcısı katledilen ve 14 Nisan 1994’te kapatılan ve ardından 4 Nisan 2011 tarihinde yeniden yayın hayatına başlayan Özgür Gündem gazetesi tüm baskılara karşın “Gerçekler karanlıkta kalmayacak” şiarıyla yoluna devam ediyor. Özgür Gündem Gazetesi tarafından bugün saat 18.00’de İstanbul Makina Mühendisleri Odası Lokalinde 20. yıl etkinliği düzenlenecek. 20. yıl etkinliğine çok sayıda gazetecinin yanı sıra Özgür Gündem gazetesinin okurları ve siyasi parti temsilcileri de katılacak.