23 Mayıs 2012 06:47

Çaldıran'daki infaza 17 tutuklama


Van'ın Çaldıran İlçesi'ne bağlı Buğulukaynak (Kel) Köyü'nde 7 Ekim 2009 tarihinde infaz edildiği belirtilen lise öğrencisi İbrahim Atabay ile HPG'li Sunullah Keserci (Sipan) ve Necmeddin Ahmed Hasan (Necmi Afrin) ile ilgili olarak bir askerin gönderdiği ihbar mektubundan sonra başlatılan soruşturma kapsamında askeri yetkililer hakkında tutuklama kararı verildi. Açılan soruşturma kapsamında Erciş'te Savcılıkça dün ifadeleri alındıktan sonra Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk edilen dönemin Van İl Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Vecihi Halil İyigün ile muvazzaf askerler, dönemin Jandarma Özel Harekat Tabur Komutan Yardımcısı Binbaşı Hakan Başaklıgil, Üstteğmen Muhlis Çolak, Astsubay Başçavuş Kabil Tanyeli, Jandarma Özel Harekat timinde görevli uzman çavuşlar İsmail Taşdemir, Hasan Kaya, Ünal Demirbaş, Hasan Emir, Mustafa Küpeli, Abdülkadir Karaca, Abdülmütalip Ateş, Mustafa Perpil, Mehmet Kocaboğa, Hamza Çelik, Hüseyin Güzel, Mevlüt Mete ve Özgenç Soylu, "kasten adam öldürmek" suçundan tutuklandı.

ASKER İTİRAF ETMİŞTİ

Buğullukaynak Köyü yakınlarında meydana gelen infaza katılan askerlerden biri, Özel Yetkili Van Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği mektupta katliamı şöyle anlatmıştı: "Buğullukaynak köyünde icra edilen operasyona katılmış birisi olarak operasyon esnasında meydana gelen vahim bir olayı size iletmeyi hem vicdanen hem de kanun açısından bir görev düşünüyorum. İki 'terörist' evinde kaldıkları M.E.A'nın oğlunu askerden rahat kurtulmak için yanlarına alarak kaçmaya başladı. Takip ettik. Köyden yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta bir dere kenarında onları kıstırdık. Operasyonu yürüten Çaldıran Jandarma Komutanı Yüzbaşı Murat Yıldırım, megafonla örgüt mensuplarına teslim olma çağrısı yaptı. Onlar da ellerini başının üzerine koyarak teslim oldu. Yere yatırdık ve Albay Vecihi Halil İyigün'ün gelmesini bekledik. Albay İyigün, olay yerine geldikten sonra 3 kişiyi teslim alan komandoların geri çekilmesini istedi. Sonra yanında gelen Jandarma Özel Timleri'ne infaz emri verdi. 50 metre uzaktan uzun namlulu silahlarla üç kişi öldürüldü. İyigün, sağ yakalanan teröristlerin öldürmesini bize şöyle bir konuşma yaparak açıkladı: Bu dağlar bizden sorulur. Sizi tebrik ediyorum, bu 'teröristler' çok ocaklar söndürdü, çok can yaktı. Bunları birkaç kez kıl payı kaçırdık. Bunlar hapse girselerdi sonra çıkıp yine dağa gideceklerdi."

Özel Yetkili Van Başsavcılığı infaza katılan askerin gönderdiği mektuptaki bilgiler üzerine geçen yıl Eylül ayında bazı askerlerin ifadesini almıştı. Askerlerin anlattıkları da bire bir mektuptakilerle uyuştu. İfadelere göre, sonradan olay yerine gelen Albay İyigün'ün fotoğraf çekimi ve video kaydına karşı komandoların üzerini aradığı belirtildi. Tanık askerler, üç kişinin İyigün'ün talimatıyla jandarma özel harekât timlerinde görevli askerlerce 50 metreden tarandığını doğruluyor. Öldürülenlerin ellerine silah tutturularak çatışma görüntüsü verildiği de savcılık dosyasında var.

Savcılık kararında olay yerine sonradan gelen Albay İyigün, hiçbir tutanağa ve evraka imza atmayarak işlediği suçu gizlemeye çalıştığı belirtiliyor. Kararda, delillerin, 2 HGP'li ile sivil vatandaşın herhangi bir meşru müdafaa durumu bulunmaksızın doğrudan kanunsuz verilen emirle öldürüldüğünü gösterdiği ifade ediliyor.

NE OLMUŞTU?

7 Ekim 2009 tarihinde Van'ın Çaldıran İlçesi'ne bağlı Buğulukaynak (Kel) Köyü'ne baskın düzenleyen askerler, 2 HPG'li ile 18 yaşındaki lise öğrencisi İbrahim Atabay, sağ yakalandıktan sonra olay yerine gelen sivil giyimli jandarma özel harekat timleri olduğu anlaşılan ağır silahlarla donatılmış kişilere teslim edilerek, sorgulandıktan sonra öldürülmüştü. Daha sonra yapılan incelemede 3 kişinin vücutlarında ateşli silah yaraları, barut, yanık izleri gibi bulgulara rastlanmıştı. İHD Van Şubesi kısa süre sonra hazırladığı raporda yakalanan üç kişinin ifadeleri alındıktan sonra infaz edildiklerini açıklamıştı. Olaydan sonra ailelerin olay yerinde yaptığı anıt mezar ise askerler tarafından yapılan operasyonla yıkılmıştı. (Van/DİHA)

Evrensel'i Takip Et