3 Mayıs 2012 12:51

Cüneyt Türel son kez sahnedeydi

Sevda Aydın

İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hilmi Zafer Şahin konuşmasında ‘Cüneyt Türel, bilge ve yalın yanıyla, önemli bir tiyatro insanıydı. Oyunculuğu ve sesiyle sahnelerimizi, sinemayı ve televizyonu anlamlı ve değerli kılan ünlü bir ustamızdı. Şehir Tiyatroları’ndaki yeri unutulmaz. Yeni yolu ışıkla ve alkışla dolsun” diye konuştu. Sunucular Şahin’i konuşması için sahneye çağırırken ‘resmi sıfatıyla’ ifadesini kullandı.

KELİMELER YETİM KALDI

Cüneyt Türel’in kızı Elif Türel “Babamla ben aynı tarih doğumluyuz. 24 Ekim. Ben ona 42’nci yaş hediyesiymişim. Aslında o bana bir hediyeydi. Babam kadar iyi Türkçe konuşan birinin kızı olarak, iki kelimeyi bir araya getiremeyeceğim ama o kadar çok şey söylemek istiyorum ki... Babamı benim kelimelerimden dinleyin istiyorum. Ama kelimeler şu an bana ihanet ediyor. Onlar da benim gibi yetim kaldılar” dedi. Babasıyla olan son konuşmasında “Uzun bir yolculuğa çıkıyorum” dediğini söyleyen Elif Türel, “Onu benimle birlikte bu sahneden yolcu ettiğiniz için teşekkür ederim” dedi.

Cüneyt Türel ve Tilbe Saran beraber Çehov oynamaya karar vermişlerdi, olmadı. Saran törendeki, konuşmasında “Çehov’un mektuplarından taşan aşk gibi bizimki de tiyatro ipliğiyle örülüydü. Bana güzel anılar bıraktın ama yüreğim şimdi ıssız kaldı. Şimdi sana ebediyete götürmen için son çalıştığımız oyunun metnini bırakıyorum” dedi. Saran oyunun metnini Cüneyt Türel’in tabutunun üzerine bırakarak veda etti.

‘HOŞÇAKAL GÜZEL OĞLUM, YAKINDA BULUŞMAK ÜZERE’

Tiyatro Sanatçısı Yıldız Kenter “Cüneyt, tanıdığım en beyefendi tiyatroculardan biriydi. Kendine özgü, çok zarif bir insandı. İnsan üzülüyor, inanamıyor. Göz göre göre öldüğüne inanamıyor. Ama tabii Cüneyt tiyatro için, onu sevenler için ölmedi. Aramızda yaşıyor, yaşayacak” diye konuştu. “Tek gerçek ölüm ve ben o gerçeğe inanamıyorum, inanmak istemiyorum herhalde” diyen Kenter, “Cüneyt’e buradan sesleniyorum; onun şimdi aklı Tilbe’de kalmıştır. Merak etme diyorum, Tilbe’n bize emanettir. Hoşçakal güzel oğlum, yakında buluşmak üzere.”

DUYSA YATAĞINDA KALIR GİTMEZDİ

Dekoratör Yönetmen Metin Deniz de, 51 yıllık dost olduklarını anlatarak, dostluklarının sadece tiyatroyla kalmadığını ancak gergin ve tatlı günlerin sebebinin hep tiyatro olduğunu ifade etti. Son günlerde İstanbul Şehir Tiyatroları’na yapılan saldırılardan Cüneyt Türel’in haberinin olmamasına değinen Deniz “Yoksa yatağında kalır gitmezdi. O hırsıyla kalırdı. Son konuşmamızda sahneleyeceği oyundan söz etti. Provalara yatağından kalkıp geliyordu. Yatağından kalkıp gelen adam gibi değildi. Canavar kesiliyordu sahnede. Her şey çok iyi gidiyordu ama yetişemedi” dedi.

Oyun ve Senaryo Yazarı, Yönetmen Başar Sabuncu da, dostluklarının 52. yılında Cüneyt Türel ile bir kez daha aynı sahnede olduklarını dile getirdi. “Sen bizi terk etmiyorsun. Ülkemizde yurduna ve tiyatrona reva görülen baskılara daha fazla dayanamayarak, güzel atına atladığın gibi çirkin dünyamızdan çok uzaklara gittin. Ama sarışın yakışıklılığının, duyarlı sesinin titreşimlerini hep omuz başımızda hissediyoruz”
Sanatçı Gülriz Sururi, “1 Mayıs’ta bırakıp gittin bizi. Neden o günü seçtin bilinmez. Seçkin bir aydın, sorumlu bir vatandaş ve çok değerli bir tiyatrocu olmayı başardın. Şehir Tiyatroları’nda büyük emeğin var” dedi.

Oyun Yazarı, Şair ve Eleştirmen Turan Oflazoğlu da, Türel için kaleme aldığı “Billur sesli dereler gibi hep denize aktın/Aynı dünyayı paylaştık ama sen erken bıraktın/Seni sevenler bilmek istiyorlar Cüneyt söyle/Sönmez ateşi acaba hangi dorukta yaktın” dizelerini okudu.

Konuşmaların ardından Cüneyt Türel’in cenazesi, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesinden uğurlanarak cenaze namazının kılınacağı Teşvikiye Camii’ne götürülmek üzere araca konuldu. (İstanbul EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et