25 Ocak 2016 10:46

TTB, İstanbul Tabip Odası ve SES üyeleri, Cizre'de top atışları sonucu yaralanan ve 3 gündür hastaneye kaldırılmayı bekleyen 25 kişi ile yaşamını yitiren 3 kişinin cenazelerinin bulunduğu binada, yaralıların durmayan kanamalarının yastıklardan çıkartılan pamuklarla tampon yapılıyor olmasına tepki gösterdi. Yaşam hakkının ihlal edildiğini vurgulayan sağlık emekçileri, Sağlık Bakanlığı'nın bile bile suç işlediğini vurgulayarak, sağlık örgütlerine de acil ortak harekete geçme çağrısı yaptı. 

Şırnak'ın Cizre ilçesine bağlı Cudi Mahallesi'nde, 3 gün önce devlet güçlerinin tanklardan yaptığı top atışları sonucu yaralanan ve hastaneye kaldırılmayı bekleyen 25 yaralı ve yaşamını yitiren 3 kişinin cenazesinin bulunduğu binaya dönük yoğun saldırılar devam ederken, tıbbi malzeme bulunmadığı için yaralıların durmayan kanamalarına ise yastıklardan çıkarılan pamuklarla tampon yapılıyor. Yaşananların yaşam hakkı ihlali olduğunu belirterek tepki gösteren sağlık emekçileri, yaşananlara karşı sağlık örgütlerine ses çıkarma çağrısında bulundu. 

'YARALILARA YAPILAN İŞKENCELERE SON VERİLMELİ'

Türk Tabipler Birliği (TTB) üyesi Hüseyin Demirdizen, Cizre'de yaşananları yakından takip ettiklerini belirterek, Türkiye'nin imzası bulunduğu Cenevre Sözleşmesi'nin savaş hukuku kısmında çatışma ve şiddetin olduğu dönemlerde sağlık hizmeti sunan ve bu hizmeti alan kişilerin dokunulmazlığını ihlal ettiğini söyledi. Demirdizen, "Orada insan hakkı ihlali yaşanıyor. Cenevre Sözleşmesi'nin savaş hukuku kısmında 'Çatışma ve şiddetin olduğu dönemlerde sağlık hizmeti sunan ve bu hizmeti alan kişilerin dokunulmazlığı' maddesi vardır. Hiçbir koşulda bunlara dokunulamaz. Fakat görüyoruz ki çatışmaların yaşandığı alanlarda sağlık çalışanları her türlü baskıya uğruyor, sağlık hizmeti verdiği esnada öldürülüyor. Bunun yanı sıra sağlık kurumları güvenlik güçlerinin karargâhı olmuş durumda" dedi. Yetkililere seslenen Demirdizen, Cizre, Sur başta olmak üzere çatışmaların olduğu yerlerde yaralılara yapılan işkencelere derhal son verilmesini istedi. 

'SAĞLIK BAKANLIĞI SUÇ İŞLİYOR'

İstanbul Tabip Odası İnsan Hakları Komisyonu'ndan Sadık Çayan ise, Sağlık Bakanlığı'nın ve devletin tüm yetkililerinin yaralıların beklediği evin koordinatlarını bilmesine rağmen sağlık görevlilerin ve ambulansın ulaştırılmadığını dile getirerek, "Sağlık Bakanlığı suç işliyor. Bir an önce bu insanlık suçuna son verilmeli" diye belirtti. Ateşli silahlarla yaralanma durumunda acilen bir sağlık kuruluşuna ulaştırılmasının şart olduğunu dile getiren Çayan, şunları aktardı: "Hastaneye ulaştırılmamaları ölmelerine neden oluyor. Sözün bittiği yerdeyiz. İnsanlar, insanlığın gözü önünde ölüme terk edilmiş" sözleriyle tepki göstererek, yetkilileri göreve ve bu insanlık suçuna son vermeye çağırdı. 

'TÜM SAĞLIK EMEKÇİLERİ SES ÇIKARMALI'

Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul Şubesi'nden Erdal Güzel de, sivil insanların bile bile ölüme terk edilmesinin yaşam hakkı ihlali olduğunu belirterek, sağlık örgütlerinin yaşanan vahşet karşısında duyarlı olmaya çağırdı. Yaralıların derhal hastanelere kaldırılarak tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayan Güzel, "Tüm sağlık emekçileri bu duruma ses çıkarmalı. Yaralılara derhal müdahale edilmeli" çağrısında bulundu. (DİHA)

Evrensel'i Takip Et