13 Nisan 2012 10:58

Ferman padişahın tiyatrolar bizimdir!

98 yıllık geçmişi olan ve bugüne kadar çok sayıda başarılı oyun sahnelemiş, kent kültürüne hizmet etmiş bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nı (İBBŞT) bir süredir hedef alan tartışma, İBBŞT’nın ölüm fermanına dönüştü.“İstanbul Büyükşehir Beledi

Ferman padişahın tiyatrolar bizimdir!
Paylaş

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Yönetmeliği”, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı Şehir Tiyatroları Şube Müdürlüğü Görev ve Çalışma Yönetmeliği” başlığı altında değiştirildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Komisyonu tarafından onaylanan ve Belediye Başkanının imzasına sunulan yeni şehir tiyatroları yönetmeliğiyle, İstanbul Şehir Tiyatrosu belediyeye bağlı bir şube müdürlüğüne dönüştürülüyor. Yani bu karara göre, Sanat Kurumunun yönetimi, sanatçılardan alınarak belediyenin bürokratlarına devrediliyor. Belediye Meclisinin bu kararı, tiyatro sanatçıları ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Sanatçıları Derneği (İŞTİSAN) tarafından protesto edildi. Bugün, Harbiye’de bulunan Muhsin Ertuğrul Sahnesi önünde bir araya gelen tiyatrocular, sayısız tiyatro sanatçısı ve seyircisi yetiştiren, milyonlarca İstanbulluya tiyatro sanatının seçkin örneklerini veren Şehir Tiyatrosunun belediye yönetimine devredilmesine izin vermeyeceklerini söyledi.

Meclis Komisyonundan geçen karara göre, tiyatronun yönetiminde ağırlık bürokratlara verildi ve Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni bundan böyle Şehir Tiyatrolarının tamamının yönetiminden sorumlu olmayacak. Şehir Tiyatrosunun Yönetim Kuruluna, Genel Sanat Yönetmeni yerine Belediye Genel Sekreteri başkanlık edecek. Tüm sanatsal kararlar belediye bürokratlarının çoğunlukta olacağı yeni bir yönetim kurulu tarafından verilecek. Bu durumun “Tiyatroyu bilmeyen ve tiyatronun içinden olmayan kimselerin yönetimde ağırlığı eline geçirmesi” anlamına geldiğini dile getiren tiyatro sanatçıları ise, karara tepkili.  

İŞTİSAN Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Yeter, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’a  kararı onaylamamasını talep eden bir dilekçe göndereceklerini söyledi. Dilekçeyi okuyan Yeter, bu yönetmelikle Şehir Tiyatrosunun sanat kurumu olmaktan çıkarıldığını ifade etti. Yeter, “Şehir tiyatroları sanatçıları olarak, 100. yılını kutlamaya hazırlanan bir sanat kurumunu, kültürel mirasımız olarak yüceltmek yerine, basit bir şube müdürlüğüne indiren, böylesi bir yönetmeliği kabul edilemez buluyoruz” dedi.

Topbaş’a seslenen Yeter, “Şehir Tiyatrosunun dünyadaki örnekleri gibi bağımsız bir yasayla taçlandırmaktan yana olacağınızı düşünmek, sanat özgürlüğünün önünü açacak koşullara kavuşmak için sağduyunuza seslenmek ve desteğinizi görmek istiyoruz” dedi.

‘SANAT ORTAMI MUHAFAZAKARLAŞIYOR’

Yeter’in ardından İŞTİSAN adına ortak basın açıklamasını yapan Yönetim Kurulu Üyesi Aslı Öngören, mevcut yönetmeliğin bile özgür düşünce ortamını sağlayamadığını ancak buna rağmen yıllık repertuvar belirlemek, bu repertuvar doğrultusunda sahnelenecek oyunları seçmek, bu oyunların hangi yönetmenler ve ekipler tarafından sahneleneceğine karar vermek gibi pek çok sanatsal işleyişin sanatçıların iradesiyle belirlendiğine dikkat çekti. Ancak, yeni yönetmelikle bu işleyişin tiyatro kökeninden gelmeyen belediye bürokratlarının iradesine teslim edileceğini söyleyen Öngören, “Bu ülkemizin tüm kültür ve sanat ortamının muhafazakarlaştırılmasıdır” diye konuştu. Bu yönetmeliği kabul etmeyeceklerini söyleyen Öngören, “Çünkü bizim asıl sorumluluğumuz seyircimizle birlikte, daha özgür ve umutlu günlere yürümektir” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)


BU YÖNETMELİK SANATA MÜDAHALEDİR

Eyleme katılan sanatçılar, Belediye Meclisinin kararına tepki gösterdi. Gazetemize konuşan tiyatro sanatçıları, yeni yönetmeliği yasal bir düzenlemeden çok sanata bir müdahale olarak değerlendirdi.

BÖYLE SANAT YÖNETİMİ OLMAZ

Yücel Erten(Oyuncu): Bu yönetmelik,  kurumları, sanatı, tiyatroyu bağımlı hale getirmek için düşünülmüş bir şey. Buna yasal düzenleme diyemeyiz.  Yasal düzenleme kurumun, sanatın, tiyatro dünyasının görüşüne sunularak, onların önerileri alınarak yapılan bir şeydir. Burada yine anlamsız ve tatsız bir iktidarın sanata müdahale etme çabasından başka bir şey görmüyorum. Bu sanatı, tiyatroyu tepeden tırnağa etkiler. Bir sanat kurumunun başında sanat yönetmeni olarak bir sanatçı bulunur. Ve bu sanatçını bunu bir biçimde hak etmiş olduğuna çevresinin inanması gerekir. Üstelik orada davulu çalarken tokmağın kendi elinde bulunması gerekir. Davul benim boynumda tokmak başkalarının elinde şeklinde bir sanat yönetimi olmaz.

MÜDAHALE SANATI ÖLDÜRÜR

Mehmet Esen(Oyuncu):  Sanatı sanatçılar yapmalı, sanatçılar yönetmeli. Bürokrasiyi bürokratlar yönetmeli. Bu işin bütçesini konuşmalılar, sahneye müdahale etmek çok yanlış olur. Bürokratların sahneye müdahale etmesi sanatı öldüren şeylerdir. Sanat, sanatı öldürmek isteyen insanları tarih boyunca çok güzel bir şekilde gömmüştür.

HERKES KENDİ UZMANLIK DALIYLA İLGİLENSİN

Mustafa Alabora(Oyuncu): Yeni düzenleme dedikleri belediye bürokratlarının direkt olarak sanata müdahale etmesidir. Bu tabi korkunç bir şeydir. Direk olarak şehir tiyatrolarındaki  oyun sistemine karışmak, belediyenin insanlarını getirerek içeriğini değiştirmek. Sanat entellektüel bir şeydir. Uzmanlık gerektiren bir şeydir.  Kimseyi küçümsemek istemem ama ben de belediyecilikten anlamam. Herkes kendi uzmanlık dalında uğraşmalı.

İZLEYİCİLER DE TEPKİ GÖSTERMELİ

Özge Özder(Oyuncu):  Bu birdenbire olmadı. Şehir tiyatrolarının özellikle bazı özel tiyatrolardaki arkadaşlarımızın başına geldiği gibi bizim de onca oyunlarımızı eleştirerek, müstehcenlikle, ahlaksızlıkla suçlayarak bu döneme gelindi. Üzerimize bu kadar çok gelinmesi tesadüfler zinciri değildir, tabii. Bu noktada, izleyicilerimizin, sanatseverlerin tepkisi çok önemli. Asıl önemli olan onların bu konuda bir şeyler yapması. Bu bir başlangıç, böyle giderse yarın devlet tiyatrolarına da bir şeyler yapılır.


‘İSTANBULLULAR TİYATROLARINA SAHİP ÇIKMALI’

Şehir Tiyatrolarında yapılan yönetmelik değişikliğine Tiyatro Eleştirmenleri Birliği (TEB) Başkanı Üstün Akmen, tepki gösterdi. “Bu yönetmelik değişikliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarının idam fermanıdır” diyen Akmen, İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı, katma bütçe ile yönetilen 98 yaşındaki “Darü’l-Beday-i Osmani”nin, Şube Müdürlüğü statüsüne indirgenmesini tiyatro eleştirmenleri olarak şiddetle protesto ettiklerini söyledi. İstanbulluların neredeyse yüz yıllık tarihi olan saygın tiyatrolarına sahip çıkması gerektiğine dikkat çeken Akmen, “Yoksa bu günahın vebali onların da boynunadır” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Zarakolu sessizlik protestosunda

SONRAKİ HABER

‘Yaşamak için yaşat’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...