06 Ocak 2016 14:52

Meselemiz politik

Biz öncelikle yönetimdeki bu bürokratik homofobiyi kırmak ve artık akademide yer bulabileceğimiz bir kanal açmak istiyoruz. Zaten toplumun birçok kesiminde görmezden geliniyoruz, yok sayılıyoruz, bari “özgür” denilen üniversitelerimizde var olabilelim, tanınır olalım diyoruz.

Paylaş

ODTÜ LGBTİ Dayanışması

Topluluğumuz ilk kez 1996 yılında LeGaTo adıyla bir araya gelen LGBTİ bireylerin çalışmalarına başlamasıyla kuruluyor. O dönem, Türkiye’deki LGBTİ hareketinin ilk dönemleri diyebileceğimiz zaman dilimleri aslında. Yavaş yavaş bu konularla ilgilenen sivil toplum kuruluşları kurulmaya başlıyor. Tabi hoş karşılanmıyor çok fazla. Zaman zaman isimlerini, çalışma yöntemlerini değiştirerek bugüne kadar gelen bir oluşumdan bahsediyoruz bu sebepten. Bugün geldiğimiz noktada ise hala resmi topluluk değiliz, Türkiye’de ve dünyanın pek çok üniversitesinde LGBTİ ve toplumsal cinsiyet konularında çalışmalar yapan öğrenci toplulukları kurulmaya devam ederken ODTÜ yönetimi hala bizi bir topluluk olarak tanımıyor. Geçen dönemlerdeki resmi topluluk olma talebimiz ise “LGBTİ meselesinin kişisel bir mesele olduğu” iddiasıyla reddedildi.
’BAKIN BİZ DE BURADAYIZ!’
LGBTİ hakları meselesi toplumsal bir mesele. Bu konuda duyarlı olmasını beklediğimiz grupların, insanların dahi bu konuya o kadar önem vermemelerinin ardında yatan neden LGBTİ meselesine sanki insanların kendi özelleri, kendi yatak odalarındaki bir meseleymiş gibi yaklaşmaları. Oysa LGBTİ bireylerin kaldıkları yurtlarda sırf kimliklerinden dolayı ayrımcılığa uğraması, hakaretlere ve aşağılayıcı uygulamalara maruz kalması, aileleri tarafından reddedilmesi veya bir iş başvurusunda bulunduğu zaman sırf kimliğinden ötürü reddedilmesi, her gün bir nefret cinayetinin kaçınılmaz olması ve gerçekleşmesi, sürekli bir canını toprağa vermek zorunda kalınması bu meselenin kişisel değil, tam tersine politik olduğunun ispatı. İşte bizler de bu sebepten hak mücadelemizi insanların gözleri önünde ve onları da bunun bir parçası yapmaya devam ettiğimiz sürece, meydanlara taleplerimizle, gökkuşağı bayraklarımızla çıktığımız ve “bakın biz de buradayız” dediğimiz sürece bunun insanların LGBTİ meselesine bakışlarında olumlu bir gelişme sağlayacağını düşünüyoruz.
‘HAYALLERİMİZE ULAŞMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ’
Peki, resmi topluluk olmayı neden istiyoruz? Bize sağlayacağı pek çok kolaylığı bir kenara bırakacak olursak biz öncelikle yönetimdeki bu bürokratik homofobiyi kırmak ve artık akademide yer bulabileceğimiz bir kanal açmak istiyoruz. Zaten toplumun birçok kesiminde görmezden geliniyoruz, yok sayılıyoruz, bari “özgür” denilen üniversitelerimizde var olabilelim, tanınır olalım diyoruz. Pratik zorluklara gelecek olursak, herhangi bir resmi bütçemiz yok, etkinliklerimizi kendi katkılarımızın yettiği ölçüde gerçekleştirebiliyoruz. Haftalık toplantılarımızı gerçekleştirmek için bölüm bölüm dolaşıp boş sınıf arıyoruz, herhangi bir imza yetkimiz olmadığı için sınıf ayarlayamıyoruz, seminer salonlarını ise ancak bize destek olan resmi toplulukların yardımıyla alabiliyor, etkinliklerimize okul dışından gelecek arkadaşlarımızı ise asistanların aracılığıyla okulun giriş çıkış kapılarına bildirmek durumunda kalıyoruz. Bizler insanların kimliklerinden dolayı dışlanmadığı, yurt odalarında, dersliklerde hakaretlere, ayrımcı müfredata ve uygulamalara maruz kalmadığı homofobinin, ifobinin,transfobinin,heteroseksizmin ve cinsiyetçiliğin barınamadığı, insanların haklarından mahrum bırakılmadığı ve aşklarını özgürce yaşayabildikleri bir dünya hayalini kuruyoruz ve bu dünyaya ulaşmak için ODTÜ LGBTİ Dayanışması için ODTÜ’de faaliyet gösteriyoruz. Hayallerimize ulaşmak için çalışıyoruz.
HERKES DAVETLİDİR
Bizler kendimize öte yandan dayanışma diyoruz. Hak arama mücadelemizi örgütlü bir biçimde gerçekleştirirken aynı zamanda kendi kişisel sorunlarımızı da paylaşabildiğimiz, omuzlarında ağlayabileceğimiz güzel dostluklar ediniyoruz. Kalabalık bir kadromuz var ve bazı çevrelerce sanılanın aksine sadece LGBTİ bireyler değil, hak arama mücadelemizde bize destek olmak isten özgür ve eşit bir dünya isteyen farklı kimliklerden arkadaşlarımız da varlar bu kadroda. Resmi topluluk olma sürecinde de herkes elinden gelenin en iyisini gerçekleştiriyor, imza kampanyaları, evrak işleri, hocalarla konuşup kamuoyu oluşturma çalışmalarında herkes özveriyle çalışıyor. Bu şekilde çalışmaya devam ederek başarabileceğimiz pek çok şey var. Örneğin, bu sene yeni bir resmi topluluk olma başvurusu sürecindeyiz. ODTÜ Kuir ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları Topluluğu’nun kuruluş başvurusunu bu ayın sonunda sunacağız yönetime. Bu sefer sağlam bir kamuoyu oluşturduğumuza inanıyoruz. İmza kampanyası düzenliyoruz, topluluk olmamız halinde üyemiz olmak istediğini söyleyen ve bunu şimdiden resmileştirerek kurucu üyeler listesine imzalarını atan onlarca arkadaşımız var. Önümüzdeki hafta içinde de stantlar kuracağız ve imzalar toplayacağız. Herkesi destek olmaya davet ediyoruz.

Röportajdan yazıya çeviren: Buse VURDU / ODTÜ

ÖNCEKİ HABER

Aleviler: Devlet isterse masayı yeniden kurar

SONRAKİ HABER

‘Geri gönderme merkezleri araştırılsın’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...