Demokratik Katılımcı Hekimler adaylarını tanıttı

Geçmiş yönetimi hekimleri bölmekle ve odayı sanal ortamdaki mücadele ile sınırlı bir çizgiye hapsetmekle suçlayan Demokratik Katılımcı Hekimler, tüm hekimleri birleştiren ve emeğin, doğanın, insan hakları anlayışının öne çıktığı bir oda yönetimini yaşama geçirmek için aday olduklarını dile getirdi. “Çok ses tek yürek” sloganı ile seçimlere hazırlanan Demokratik Katılımcı Hekimler grubuna TİHV Başkanı Prof. Dr. Veli Lök, önceki dönem başkanlarından Dr. Zeki Gül ve çok sayıda tanınmış hekimin de destek verdiği görüldü.

İzmir Tabip Odası Toplantı Salonunda gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Dr. Fatih Sürenkök, son 6 yıldır Tabip Odasının yönetiminde bulunan anlayışı eleştirerek, yönetimin iktidarın sağlık alanındaki yaptırımlarına karşı yeterince direnç oluşturamadığını dile getirdi. Mevcut Oda yönetiminin kısa mesaj(sms) ve e-postalar ile odayı yönetmeye çalıştığını kaydeden Sürenkök, 21 Aralıkta tüm Türkiye’de yapılan iş bırakma eyleminde de İzmir Tabip Odası’nın iyi bir sınav veremediğini söyledi. Sürenkök, “TTB’ye sahip çıkan bir tabip odasını yeniden kuracağız. Tüm alanlardaki anti demokratik uygulamaların karşısında bir Oda olacağız. Çocuklarımızın geleceğine sahip çıkan bir mücadele örgütü olacağız” dedi. Basın toplantısında söz alan Demokratik Katılımcı Hekimler grubu yönetim kurulu adayları da kendilerini tanıtarak, yönetime neden aday olduklarını aktardı.

TÜM HEKİMLERİ BİRLEŞTİRMEK İÇİN ADAYIZ

Dr. Zeynep Altınay asistan hekimlerin sorunlarına çözüm aramak ve 9 Eylül Üniversitesinde yaptıkları 5 günlük grev deneyimini mücadeleye taşımak için aday olduğunu belirtirken, uzun yıllar boyunca çevre mücadelesine katkı sunmaya çalıştığını aktaran Prof. Dr. Ali Osman Karababa Tabip Odasının yaşadığı ilin doğasına, toprağına, suyuna sahip çıkan bir anlayışla hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. Yard. Doç Dr. Aydın Taşdöğen “Tüm hekimleri birleştirmek için buradayız. 20 yıl önce 3 yaşımdaki çocuğumla Aliağa’daki termik santrale karşı direnip yapımını durdurmuşken bugün aynı yere 7 tane termik santral yapılmak isteniyor. Kapitalizm gölgesini satamadığı ağacı kesiyor. Ağacın hakkını savunmak da bize düşüyor” dedi. Basın toplantısında bir konuşma yapan Prof. Dr. Veli Lök, İzmir Tabip Odasının geçmişte özellikle insan hakları ve işkenceyi önleme konusunda son derece önemli çalışmalar yaptığını ve bunun “İstanbul Protokolü” adı altında Birleşmiş Milletler raporlarına girdiğini aktararak, son 5-6 yıldır odanın bu kimliğinden uzaklaştığını söyledi. Önceki dönem başkanlarından Dr. Zeki Gül de “Tabip Odası kentin nabzıdır. Son iki yönetim döneminde bu nabız ortadan kalkmıştır” dedi. İzmir Tabip Odası seçimleri 28-29 Nisan tarihleri arasında yapılacak. (İzmir/EVRENSEL)