Sömürü cehennemi: Kayseri eski sanayi!
Asgari ücret Kayseri'deki eski sanayide çalışan işçiler arasında yoğun şekilde tartışılıyor. İşçiler 'Asgari ücret 1300 lira olsa da hiçbir şeye yetmez' diyor.

Mesut TÜRK
Mehmet PEKER
Kayseri
Kayseri şehir merkezine yakın yerlerden biri olan eski sanayide de durum çokta farklı değil. Asgari ücrete çalışan da var, haftalık 60 liraya çalışan çocuk işçiler de… Ortak bir dil oluşmuşçasına, “Asgari ücret 1300 lira olsa da hiçbir şeye yetmez” deniliyor. Küçük atölyelerden oluşması nedeniyle on işçi üstünde işçi çalıştıran yer neredeyse yok. İşçilerin ücretleri elden veriliyor. Bu nedenle işçilerin çoğu asgari ücrete zam yapılsa da bunun ücretlerine yansımayacağını düşünüyor.
’BÜYÜK DAĞIN , BÜYÜK KIŞI OLUR!’
21 yaşında havalandırma işi yapan Harun Kıraç üç senedir aynı işte çalışıyor. Asgari ücrette olması beklenen artışı sorduğumuzda, “Büyük dağın büyük kışı olur” diyerek para gelse de tüketim maddelerine gelecek zamla geri gideceği cevabını veriyor. 1300 liranın genç olmasına rağmen kendisine yetmeyeceğini düşünüyor.
Ahmet Yaroğlu ise 22 yıllık metal işçisi. “Bu memlekette en uzun şey işçilik” dedikten sonra, “Bizim burada yaptığımız işi Avrupa da yapan milyarder olur” dedi. En kötü ev kirasının 400 lira olduğunu söyleyen Yaroğlu, “Zaten kira vb gibi belli yerlere giden harcamalar bin lirayı geçiyor. 1300 lira olsa da fayda yok” diye konuştu.
‘İŞ YAPMAYAN EL KOPSUN MU?’
20 yıldır sıcak metal işi yapan 36 yaşında ki Mehmet Tosun ise Ertaç havalandırmada çalıştığı sırada yaşanan kazada sol elinin iki parmağını kaybetmiş. “Yalan şahitler getiriyorlar. Mahkeme üç yıldır sürüyor. Sağ elimle iş yaptığım için sol elimin öneminin olmadığı söyleniyor” dedi. Tazminatı vermemek için bir çok zorluklar çıkarıldığını söyleyen Tosun, “Avukatlar alacağımız tazminata göz dikmiş. İşçinin değeri yok. 1300 lira olsa da yetmez” dedi.
Meslek lisesi mezunu Mehmet Kaan Benek, meslek liseleri için söylenen, “garanti meslek” gibi vaatlerin yalan olduğunu söyledi. 1000 lira maaş aldığını söyleyen Mehmet, “Babamın yanında çalışıyorum. Yoksa vadedilen işler gibi iş yok. Herhangi bir fabrikaya muhtaçsın” dedi. Mehmet asgari ücrete yapılacak artışın işçilere yansıtılmayacağını düşünüyor.
Liseyi bırakmak zorunda kaldığını ve mobilya sektöründe çalışmaya başladığını anlatan Kemal Hamzaoğlu, “Haftalık ücret alıyorum. Onu da elden aldığım için olacak herhangi bir artışın bana yansımayacağını düşünüyorum” dedi. İzin günlerinin de neredeyse yok denilebilecek şekilde ayda bir olduğunu dile getirdi.
EN ALTTAKİLER: MÜLTECİLERE
Asgari ücret tartışmaları mülteci işçiler için hiç önemli değil. Çalışma koşullarının ağırlığı nedeniyle ücret konu bile edilmiyor. Küçücük elleri, gövdesi ile büyük makinelerin arasında kaybolmuş Yese’yi görüyoruz. Halep’ten babası öldürüldükten sonra Türkiye’ye kaçmış. 11 yaşında. Yaşayabilmek için çalışmak zorunda olduğunu çat pat Türkçesiyle ifade etmeye çalışıyor. Haftalık 60 lira alıyor. Bir başka dükkanda ise Yese yaşlarında Ahmet’i görüyoruz. O da Yese gibi Halep’ten kaçmış eski sanayide haftalık 100 lira karşılığında çalışıyor. Bu komik ücret karşılığında günde 11 saat çalışıyorlar. Fotoğrafını çekmek istediğimizde ise, el işaretiyle dur diyerek şapkasını çıkartıp gülümseyerek sobanın yanına fotoğraf çekmemizi istiyor. Mehmet 16 yaşında. Haftalık 90 lira alıyor. Kaynakçılık yapan Mehmet’in durumu diğer mülteci çocuk işçilerle aynı.
‘İŞÇİLER BİRLİK OLMALI’
Asgari ücret ile ilgili gelişmeleri değerlendiren DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Örgütlenme Uzmanı Yakup Aslandoğan işçilerin verdiği mücadelenin etkisiyle asgari ücret zammının gündeme geldiğini ancak patronların bunu fırsata çevirmek için birçok yolu denemeye başladıklarını vurguladı. Hükümetle patronların pazarlıklarına dikkat çeken Aslandoğan, sigorta yükünden kurtulmak için işsizlik fonuna göz dikildiğini, asgari geçim indiriminin asgari ücrete dahil edilmek istendiğini ve yılda iki kez yapılan zamların bire indirileceğinin konuşulduğunu ve işçilerin bu konuda uyanık olmaları gerektiğini dile getirdi.
İşten atmaların da gündeme geldiğini vurgulayan Aslandoğan, “Özellikle Kayseri’de kaçak işçiliğin artışı gözle görülür biçimde yükseliyor, az işçi ile fazla üretim için yeni üretim teknikleri, esnek çalışma biçimleri uygulanıyor” diyerek işçileri mücadeleye çağırdı. İşçilerin birliğinin önemli olduğunu ifade eden Aslandoğan, kendilerinin de işçilerle bilgilendirme toplantıları yaptıklarını ve Birleşik Metal-İş olarak örgütlenme çalışmalarına hız verdiklerini söyledi. Ortadoğu döküm fabrikası işçilerinin bu dönem içinde Kayseri’deki 30-35 yıllık sendikacılık anlayışını yıkarak birleştiğini ve kendi demokratik işleyişleri de dahil yeni bir süreci başlattıklarını kaydeden Aslandoğan, tüm işçileri talepleri için kendi içlerinde birliklerini kurarak mücadele etmeye çağırdı.
Evrensel'i Takip Et