Değerler eğitimi adı altında nefret kültürü
Mehmet AYDOĞDU*
Samandıra İlköğretim Okulu 3 yıl önce normal ortaokul olarak hizmet vermeye başladı. Çok yakınında bulunan Abdurrahman Gazi İmam Hatip Ortaokulunun erkek öğrencileri için geçici olarak misafir okul olan Samandıra Ortaokulu, bir süre sonra aynı zamanda Samandıra İmamhatip Ortaokulu olarak da öğleden sonra hizmet etmeye başladı. Ancak fiili olarak Abdurrahman Gazi İmam Hatip Ortaokulu kız imam hatibe, Samandıra İmam Hatip Ortaokulu kısmı da erkek imam hatip ortaokuluna dönüşmüş oldu.
İmam hatip ortaokuluna dönüştürmek için Yenidoğan Mahallesinden öğrenciler toplanarak, servislerle taşınarak bir yöntem uygulanmakta. Bu yüzden imam hatip ortaokul kısmında 5. sınıf şubelerinden normal ortaokul öğrencisine rastlamak mümkün. Çünkü yakındaki başka bir ortaokul da Samandıra İmam Hatip olarak hizmet veriyor, yani normal ortaokul kalmadığından, sabahçılarda da yer bulunmadığından ancak böyle bir çözüme gitmek zorunda kalmışlar.
Okul bahçesinde sürekli sarıklı cübbeli birileri var. Okula gittiğimizde bahçede bankta oturuyorlar. Bir takım organizasyonlar içinde oldukları anlaşılan bu kişiler iddialara ve fotoğraflara göre öğrencilerin başında duruyor, bir yerlere getirip götürüyor. Konu hakkında Okul Müdürü Nihat Yolcu’ya bu kişiler hakkında bilgisi olup olmadığını sorduğumuzda “Söylediğiniz tipte kişileri görmedim” yanıtını verdi.
Değerler eğitimi adıyla birçok okulda çeşitli vakıflar adı altında örgütlenen tarikat üyelerinin okullarda eğitim verdiği herkesin bildiği bir konu. Beykoz’da da Hizmet Vakfının Milli Eğitim Bakanlığı ile yapmış olduğu protokolde de Kavacık merkezli dört okul belirlenerek, ders programlarından çeşitli ders saatlerinden Değerler Eğitimi Programına öğrenciler alınıyor. Buradaki sorun sanki ders yapılıyormuş gibi programın düzenlenerek öğretmenlerin etkisizleştirilip bir kenarda bekletilmesi.
Değerler eğitiminde “yardımlaşma, iyilik” gibi kavramlar programın içerisinde olmasına karşın vakıflardan gelen kişiler kendi bildiklerini anlatıyorlar. Samandıra Ortaokulunda Boğaziçi Vakfında Gençlik Gelişim Merkezinden gelenlerin anlattıkları “Değerler Eğitimini” nasıl ele aldıklarını çok net açıklıyor. Konferans salonunda eğitim verenler, “7.5 milyar insan var ancak bunların içinden 1.5 milyarı Müslüman seçilmiş kaliteli insanlar”, “Hagi diye bir futbolcu vardı, ben de hacca gitmiş ne iyi diye düşünüyordum, meğerse adam gavur imiş, eğer örnek alacaksanız gavurları değil bizimkileri örnek alın, Müslümanları ve Türkleri örnek alın” bunları anlatıyor.
Bu düşmanlaştırıcı, ötekileştirici dilin anlatıldığı yerin normal ortaokula gönderilmiş öğrenciler olduğunu öğreniyoruz. Çocuğunu zor da olsa imam hatipten kurtarmış ancak bu duruma razı olmayan çevreler her okulu fiili olarak imam hatibe çeviriyor. Bunun için konferanslar yetmeyeceği için cuma namazlarında tüm erkek öğrencileri spor salonuna dolduruyorlar.
Sabahtan hummalı bir çalışma yapılıyor, öncelikle spor salonuna halılar kilimler getiriliyor. İlk dersten itibaren müdür yardımcısı sınıfları dolaşarak herkesi cuma namazına gelmeye çağırıyor ve kimse yok yazılmayacak diyor. Konu ile ilgili yine okul müdürüne soruyoruz sadece 30-40 kişinin geldiğini söylüyor. Onların da veli izni aldığını belirtiyor. Kaç tane veli izni var sorusuna tam kaç tane olduğunu bilmiyorum diyor. Ve bir gün sonra veli izni için öğrencilere dilekçeler vererek bunları doldurup getirin diyorlar. O kadar yasa yönetmelik çıkarmalarına karşılık belli ki yetmiyor ve dar geldiğinden kendi koydukları hukuku çiğniyorlar. Bu kadar fevri ve tarikat heveslisi olmalarına bakarak belli ki baskı altında kalarak hareket ediyorlar. Hiçbir açık bırakmayacak kadar boşlukları selefi bakışla doldurmaya çabalıyorlar. Tüm devlet ve iktidar güçleri arkalarında olmasına karşı, “Siz ne yapıyorsunuz burada” dediğimizde titrediklerini görüyoruz.
*Eğitim Sen İstanbul 2 No’lu Şube yöneticisi
Evrensel'i Takip Et