29 Ocak 2007 01:00
GÜNDÖNÜMÜ
Hrant Dinkin cenaze töreninde, eşi Rakelin yaptığı konuşmada geçen Bebekten katil yaratan karanlığı sorgulamalıyız tümcesi, bizi yeni bir soruya götürüyor.
Bebekten katil yaratan bu karanlığın kaynağı ne? Kuşkusuz bu soruya herkes farklı bir yanıt verebilir. Ancak kanımca, bu sorunun gerçeği tam olarak ifade eden tek doğru yanıtı vardır.
İnsanı insanın kölesi yapan, başkasının emeğini sömürerek zenginleşmeyi amaç edinen, daha çok kazanç için her yolu mubah gören sermaye düzeni!..
Düşünelim ve anımsayalım;
* Halkları birbirine karşı kışkırtan, ırkçı-şoven manşetleri hazırlayan/hazırlatan medya patronları, genel yayın yönetmenleri de bir zamanlar bebekti.
* Dünyayı ve atmosferi her gün biraz daha öldüren, küresel ısınmaya sebep olan, savaşlarla kitlesel kırımlar yapan, kimyasal, biyolojik ve nükleer silah üretip satarak daha çok kazanmaya çabalayan, bilimi ve teknolojiyi tutsak alarak insanlığın yararına üretilen (ilaç, çevreye zararsız otomobil vb.) ürünlerin seri üretimini engelleyen büyük patronlar da bir zamanlar bebekti.
* Misket bombalarıyla binlerce insanı bir anda öldüren Bush, Blair ve onların destekçileri de bir zamanlar bebekti.
* Özelleştirme ile yoksulları eğitim, sağlık ve diğer insan haklarından yoksun bırakanlar da bir zamanlar bebekti.
* Hastanelerde sürekli radyasyon altında çalıştıkları için günde 5 saat çalışan röntgen teknisyenlerinin çalışma sürelerini 7.5 saate çıkarmak için yasa tasarısı hazırlayan, böylece bu mesleği yapanların kansere yakalanmasına ve ölümlerine sebep olacak olanlar da bir zamanlar bebekti.
* İşçilerin sendikasız, sigortasız, günde 12-16 saat çalıştırılmalarına, taşeronlaşmaya olanak sağlayan yasaları yapanlar da bir zamanlar bebekti.
* Kârları azalmasın diye çalışan işçilerin sağlığı ve iş güvenliği için gereken önlemleri almayan ve işçilerin ölümüne sebep olan patronlar da bir zamanlar bebekti.
* Yeni üretim alanları için yatırım yapmayarak işsizliği sürekli artıran, gençliği işsiz, aç ve geleceksiz bırakan yöneticiler de bir zamanlar bebekti.
* İlçeye zehir yayan Yatağan Termik Santralının bacalarına filtreyi hemen takmayan, halkın zehir solumasını seyreden yetkililer de bir zamanlar bebekti.
* İçme suyu havzalarına siyanürlü maden işletmeleri için izin vererek doğayı ve insanı ölümle yüzleştirenler de bir zamanlar bebekti.
* Linç girişimi için Güzel bir tepki olmuştur diyebilen İstanbul Emniyet Müdürü de bir zamanlar bebekti.
Listeyi uzatmak mümkün ama kısaca belirtmek gerekirse;
ülkemizde ve dünyada her gün binlerce insanın ölmesine sebep oldukları halde vicdanları sızlamayan büyük patronlar ve onların siyasal temsilcileri de bir zamanlar bebekti!..
Bu bebekleri insanlıktan uzaklaştırıp toplu cinayetler işler hale getiren ise daha fazla kâr hırsı, paranın yarattığı güç ve iktidardır. İşte Rakel Dinkin sorgulayalım dediği karanlığın kaynağı, apaçık karşımızda duruyor. Sömürü düzeni, yani kapitalizm!..
Paranın gücü, yerini insanın toplumsal mutluluğuna, tüm insanların birlikte üretip birlikte paylaştığı bir sisteme, yani demokratik halk iktidarı üzerinden sosyalizme terk ettiğinde; bebekten katil yaratan karanlığın da sonu gelecek. O günleri yaratacak olanlar ise en başta işçiler olmak üzere tüm emekçilerdir. Çünkü patronların yürekleri daha fazla para, daha fazla kâr için çarparken işçilerin, emekçilerin yürekleri sevgi ve insanlığın mutluluğu için çarpar.
Hrant Dink, halkların kardeşçe bir arada yaşamasını, sömürünün yok edilmesini savunduğu için katledildi.
Hrantların ölmemesi, bebeklerin katile dönüşmemesi için tüm emekçiler; emek, barış ve demokrasi cephesinde birleşmek zorundadırlar!..
Hasan Hüseyin Evin
Evrensel'i Takip Et