14 Şubat 2007 01:00

12 evde yıkılma tehlikesi


Diyarbakır Yenişehir Belediyesi’ne bağlı Dicle Mahallesi’nde bulunan 12 ev, yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. Yaşanan yoğun yağış ve depremin etkisiyle zeminde kaymanın meydana geldiği evlerde yaşayanlar tehlike altında. Yıkılma tehlikesi altında olan evlerde kiracı olarak yaşayan aileler, kiralık ev aradıklarını ancak fiyatların çok yüksek olduğunu ifade ettiler.
5 bin nüfusun yaşadığı Fiskayası’na dayanan evleriyle Dicle Mahallesi, yoksulların bulunduğu semtlerden. Çoğunluğu işsiz ya da mevsimlik işlerde çalışıyor. Evlerin çoğunun mutfağında su yok. Neredeyse 40 yıllık bir geçmişi olan mahalle, göç edenlerden oluşuyor.
Diyarbakır Yenişehir Belediyesi, öncelikli boşaltılması gereken evlerden 7 aileyi (27 kişi), Diyar Otel’e yerleştirme çalışmalarını yürütüyor. Ailelerin oturacak bir ev bulana kadar otelde kalacağı bildirildi. Yenişehir Belediyesi’nin talebi üzerine Jeoloji Mühendisleri Odası olay yerinde incelemede bulundu. Yapılan ilk incelemelere göre “Kar sularının erimesinin, zeminin eğimli olmasının ve yaşanan depremin, bu sonucun ortaya çıkmasında etkili olduğu” tespiti yapıldı.
‘Kiralar çok pahalı’
5 çocuk annesi Zahide Kaya (33), eşinin iş buldukça çalıştığını söylüyor. 75 milyon kira veriyorlar. Evin yıkıldığını bilse de ayrılmak için ev tutacak ekonomik gücü olmadığını anlatan Kaya, “13 senedir burada oturuyorum. 3 senedir de bu evdeyiz. Evin önündeki duvarda 2 senedir çatlak var. Ev sağlam görünüyor, çatlak yok. Ama yıkılacak diyorlar. Deprem oldu, baktık bir şey yok. Sabah kalktık duvar yıkıldı. Yine deprem oldu sandık. Arkasından gittim akrabamda kaldım 2 gün. Çaresiz yine geldim. 150’den aşağı ev yok. Biz nasıl verelim?” diye soruyor. En büyüğü 13 en küçüğü 3 yaşındaki çocuklarından 2’si okula gidiyor. “Kardeşini seç” kampanyası kapsamında, çocuklarını kardeş seçen çocukların gönderdikleri olmazsa, çocukları da gönderemeyecek okula. Çaresiz kaldığı her durumu “mecburiyet” olarak dile getiren Kaya, şöyle tamamlıyor sözlerini: “Kaderimizde varsa ölürüz. Söyleyin siz, biz ne yapalım? Belediye otele götüreyim, diyor ama kocam yok. Ulaşamıyorum da. Akşam gelsin bakarız. Ben de isterim güzel bir evde yaşamayı. Çocuklarımın daha iyi bir mahallede olmasını. Burada bali kullananlar, kötü alışkanlığı olan çocuklar var.”
“Başımıza ne gelirse”
Naile Pala (62), kirasını “yardımsever orta hallilerin” verdikleriyle ödüyor. Sosyal yardımlaşmadan aldığı gıda, tek katıkları neredeyse.
En büyüğü 14, en küçüğü 7 yaşında olan torunlarını duvarın yıkıldığı günden itibaren çıkaramamış evden. Çaresiz evde kalmış; geceleri uyuyamamışlar sabaha kadar.
Mutfak-banyo ortak; iki odalı evde oturan Pala, “Şimdi torunlarımın okuldan gelmesini bekliyorum. Belediye bizi otele götürecekmiş. Bakalım sonumuz ne olacak. Çocuklar kuran okudu sabaha kadar” diyor. Muhabbet Kurt (48) ise “Eşim işsiz, 7 çocuk. Çıkamayız biz de. Daha önce de oturduğumuz başka bir ev yıkıldı. 75 milyon kira veriyorum. Valla yapacağımız bir şey yok” diye konuştu. (Diyarbakır/EVRENSEL)
Derya Karaçoban

Evrensel'i Takip Et