2 Mart 2007 01:00

gazeteci başbakan yanağı okşar mı?


Sabah başyazarı Mehmet Barlas’ın Tayyip’in yanağını okşaması, “Siyasetçi-gazeteci ilişkisi nasıl olmalı?” sorusunu yeniden tartışmaya açtı. Bu güne kadar konuyla ilgili sayfamızda bir yorum, bir yazı, ne bileyim bir çıkarsama ya da bilirsiniz bir açıklama yahut da bir serzeniş veya bir yakarış, bir sitem, bir yorum göremeyen okurlarımız belki bu tavrımızı yadırgadılar. Belki de içten içe kınadılar bu tavrımızı. Ama biz görevimizi yaptığımız için içimiz rahattı. Belki de bundandı suskunluğumuz, içine kapanıklığımızın nedeni belki misyonumuzu layıkıyla yerine getirmemizdendi. Olayın cereyan ettiğini öğrendiğimde hemen muhabir arkadaşıma mesaj çektim: “aga m. brlas tayipin yanaanı oksamıs. kaveye gitte bi görüs alsana milletten. hemen ama. tamam? k.i.b.”
Muhabir arkadaşım hemen Şehremini Çakır Kıraathanesi’ne gidip eşraftan görüş aldı. Aldığımız görüşleri günlerdir bekletiyoruz. Neden mi? Çünkü konuyla ilgili herkes bir şeyler söylüyordu ve biz çabalarımızın bu hengamede arada kaynamasına izin vermek istemedik. Bugüne nasipmiş. İşte Çakır Kıraathanesi sakinlerinin konuyla ilgili çarpıcı yorumları...
Samet abi, gazeteci başbakan yanağı okşar mı sence?
Koz ne lan?
Samet abi bi soru sorduk de mi...
Pardon gülüm, duymadım. Soru neydi?
Gazeteci diyorum, başbakan yanağı okşar mı?
Gastecisine göre değişir be gülüm. Başbakanına göre de değişir tabii. Ben başbakan olsam yanağımı okşatmam mesela. Bi vururum eline, feleği şaşar...
Zafer abi sen ne diyorsun bu konuyla ilgili?
Bu gazeteci milleti kıskanç olur yiğenim. Şimdi Barlas okşayınca Tayyibin yanağını öbürleri kıskandı bunu tamam mı? Misal bi Fatih Artaylı can atar Tayyibin yanağını okşamak için. Hele Ertuğrul Öksök’ün içi gitmiştir eminim. Kızılca kıyamet bundan kopuyor. Çaktın mı köfteyi... Hadi be Serdar, istasyon musun kardeşim. Vedalaş artık şu kağıtla...
Serdar abi senin görüşlerini alalım...
Bence gazeteci yanak okşamaz, kulak çeker...
Biraz açar mısın abi?
Oyun bitmeden açamam kardeş!
Yok abi kağıtları değil, konuyu açar mısın dedim ben...
Haaa, onu mu? Onu açarım tabi oğlum. Yani demem o ki, gazetecinin görevi kabul etmek değil eleştirmektir. Yani yanak okşamaz, kulak çeker gazeteci tamam mı? Kastım bu. Siz de uğraşmayın oğlum böyle mevzularla. Yapacak başka işiniz yok mu? O onun yanağını okşamış, bu şundan makas almış... Bunlar aynı otun soyu sonuçta beyaa! Çay içer misin?
İçerim abi...
Kardeşime bir çay! Demli olsun...
M. Öner

Evrensel'i Takip Et