11 Mart 2008 00:00
Fırtına İstanbul Film Festivalinde
GÜNÜN YAZILARI
Kürt yönetmen Kazım Özün merakla beklenen dönem filmi Fırtına İstanbul Film Festivaline katılıyor. Ayrıca Kürtleri de konu eden Reis Çelikin Mülteci, Hüseyin Karabeyin Gitmeki de festivalde.
İstanbul Kültür Sanat Vakfınca düzenlenen İstanbul Film Festivali bu yıl 27. kez filmseverlerle buluşuyor. 5-20 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek festivalin programı bu hafta açıklanacak. Ama festivalden ipuçları gelmeye başladı. Edindiğimiz bilgiye göre Kazım Özun yeni filmi Fırtına, Hüseyin Karabeyin ilk uzun metrajlı filmi Gitmek ilk kez festivalde izleyicilerle buluşacak. Ulusal Yarışma Bölümünde bulunan Fırtına ile Gitmekle birlikte Reis Çelikin şu an vizyonda olan Mültecisi, Babam ve Oğlumla seyirci rekoru kıran Çağan Irmakın Ulak filmi de Ulusal Yarışma Bölümünde yer alıyor. Oscara aday olan birçok filmin yer aldığı Uluslararası İstanbul Film Festivalinde Kürtleri konu edinen filmler de olacak.
Fırtına 1990ları anlatıyor
Kürt yönetmen Kazım Öz kısa filmi Axla sinemaya adım attı ve birçok ödül aldı. Ardından 2001 yılında Fotoğraf isimli ilk uzun metrajlı filmini çeken Öz, uzun süre Dûr, Şavaklar gibi belgeseller dışında suskun kaldı. Suskunluğunu Fırtınayla bozacak olan Öz, filmde bir dönemi anlatıyor. Film, 1990ların başındaki Kürt hareketinde yer alan gençlerin mücadelesini ele alıyor. Kürt gençlerin eylemleri, Kürt kurumların açılışı gibi konulara yönelen Öz, 1990ların başını tekrardan yaşatacak. Öz, şu an festivale katılımı kabul edilen Fırtınanın son gözden geçirmeleriyle uğraşıyor.
Kürt ile Türkün aşkı: Gitmek
Festivalin yarışma bölümünde yer alan bir diğer film ise Hüseyin Karabeyin ilk uzun metrajlı filmi Gitmek. Daha önce Sessiz Ölüm, Boran gibi belgesellerle tanıdığımız Karabey, belgesel tadında bir filmle, Gitmekle geliyor.
Gitmek, oyuncu Ayça Damgacının bir film setinde tanışıp aşık oldu Güneyli bir Kürt oyuncu Hama Ali Khana gitmeye çalışmasının gerçek hikayesi... Damgacı da Khan da senaryosu kendi aşkları üzerine kurulmuş filmde kendilerini oynuyorlar. Ve filmdeki daha birçok kişi kendini oynuyor. Film, bir yandan Damgacı ile Khanın aşk öyküsünü gözler önüne sererken, yollar, Kürt illerindeki zorluklara da tanıklık ediyor. İstanbulda başlayan film, Kürt kenti Süleymaniye, oradan da Urmiyeye kadar uzanıyor.
Mültecilik sorununu irdeliyor
Daha önce Hoşçakal Yarın, Işıklar Sönmesinle büyük ilgi toplayan yönetmen Reis Çelik bu sefer farklı bir toplumsal soruna el atmış: Mültecilik. Mülteci ismiyle mültecilik sorununu irdeleyen Çelik, Mülteciliğin dili, dini, ırkı yok diyor.
Karsta yaşayan Kürt ağanın oğlu Şivanın öyküsünü ele alan Mültecinin dili Kürtçe, Türkçe. Güvenlik güçlerinin baskısından dolayı Almanyaya kaçan Şivan, orada yaşadığı sorunları, mülteciliği, özlemi dile getiriyor.
Festivalde jüri şu isimlerden oluşuyor: Michael Ballhaus (Görüntü Yönetmeni), Joan Dupont (Gazeteci), Selim Eyüboğlu (Akademisyen ve Sinema Yazarı), Bent Hamer (Yönetmen / Yapımcı), Pawel Pawlikowski (Yönetmen) ile Kirsi Tykkylainen (Oyuncu). Ulusal Yarışmanın başkanlığını yönetmen Semih Kaplanoğlu yaparken, jüri üyeleri Sylvain Auzou (Venedik Film Festivali Venedik Günleri Bölümü Başkan Yardımcısı ve Roma Film Festivali Sinema Endüstrisi Etkinliği Yöneticisi), Michèle Maheux (Toronto Film Festivali Grubu Yöneticisi), Elif Şafak (Yazar) ile Nurgül Yesilçaydan (Oyuncu) oluşuyor. (ANF)
Cemil Oğuz
Evrensel'i Takip Et