5 Ağustos 2008 00:00

Ya ajan ol ya da öl


İnsan Hakları İçin Doktorlar adlı İsrailli yardım kuruluşu, İsrail İstihbarat Servisi’nin, Gazze sınırından tedavi için geçmelerine izin verilmesi karşılığında hastalara, casusluk yapmaları için baskı yaptığını iddia etti. Raporda, “Hastaların, istihbarat servislerinin bilgi arayışında önemli ve kolay bir hedef haline geldiği” ifade edildi.
11 görgü tanığının ayrıntılı yeminli ifadelerine yer verilen raporda, hastalar Gazze Şeridi ile İsrail arasındaki geçiş noktası Erez’de yer altındaki odalara götürüldüklerini ve saatlerce aileleriyle komşuları konusunda sorgulandıklarını anlatıyor. İnsan Hakları için Doktorlar örgütü, bu yöntemlerin uluslararası hukuka ve Cenevre Sözleşmesine aykırı olduğunu ifade etti. Son olarak, Gazze’deki Hamas-El Fetih çatışmasından kaçarak Batı Şeria’ya geçmek isteyen, çoğu yaralı 180 Filistinli, İsrail polisleri tarafından iç çamaşırlarına kadar aranıp sorgulandıktan sonra sınırı geçebilmişti.
Kuruluşun raporunda adı geçenlerden biri Gazze’de yaşayan Filistinli bir gazeteci, Bassam el Vahadi. 2007’de sağ gözünde görme kaybı başlayan el Vahadi’ye, doktorlar, çözümün Gazze dışında olduğunu söylerken İsrailli yetkililerse “istihbarat sağlamadığı takdirde geçmesinin mümkün olmadığını” söylemişler. El Vahadi bilgi vermeyi reddetmiş ve şimdi bir gözü görmüyor. Tedavi edilmezse, diğer gözünü de kaybetme riski olan el Vahabi, “Sorgu sırasında İsrail istihbaratı, tıbbi yardım alabilmek için Gazze’den ayrılmama izin vermeleri karşılığında onlara muhbirlik yapmamı istediler. Reddetim. O zaman geçmeme asla izin vermeyeceklerini söylediler.” diyor.
Raporu hazırlayan İnsan Hakları İçin Doktorlar örgütü direktörü Miri Weingarten, “Açıkçası aynı olay tekrar tekrar yaşanıyor. Gazze Şeridi’nde olmayan bir tıbbi desteği almak isteyen hastalar, Erez çıkış kapısına çağrılıyorlar. Burada çırılçıplak soyularak aranıyorlar. Cep telefonları alınıyor. Ardından sivil giyimli birileri geliyor ve bazı sorular soruluyor kendilerine. Bu sorular, giderek derinleşiyor; başkaları hakkındaki sorulara dönüşüyor. Daha ileri aşamada da, açık açık, ‘bize yardımcı olursan biz de sana yardım ederiz. Aksi halde Gazze’ye geri döneceksin’ demeye kadar dayanıyor iş.” diye konuştu. Weingarten, “Bu, zaten abluka nedeniyle her tür saldırıya açık hale gelmiş bir nüfusun, en zayıf olduğu noktadan sömürülmesidir.” dedi.
İsrail ordusu sözcüsü Şlomo Dror ise yaptığı açıklamada, iddiaları reddetti ancak “İsrail’e giren herkesin amacı ve bir terör örgütüne üye olup olmadığı konusunda sorgulanmasının zorunlu olduğunu” söyledi. Dror, “Bir kişi, bir terör örgütüne girmeye karar veriyorsa, onu tedavi için İsrail’e sokmamamız gerekir. Hamas orada iktidarda, bu kişilerin tedavisiyle Hamas’ın ilgilenmesi lazım” dedi.
Hamaslı bakan serbest
İsrail’in hapiste tuttuğu eski Hamaslı bakan Ömer Abdulrezzak’ı serbest bıraktığı bildirildi. Hamaslı yetkili Nasır El Şaer, 2006 yılının haziran ayında Maliye Bakanı iken İsrail’in tutukladığı Abdulrezzak’ı İsrailli yargıcın serbest bıraktığını söyledi. Şaer, İsralli yargıcın Abdulrezzak’ın “yeteri kadar hapiste kaldığına kanaat getirdiğini” belirterek, İsrail’in serbest bıraktığı eski bakanın evine hareket ettiğini ifade etti. İsrailli yetkililer ise, Hamas’ın açıklamasını henüz doğrulamadı. İsrail’in elinde halen bazıları eski milletvekili 40 kadar Hamaslı yetkili bulunuyor.
İsrail askerlerine taş atan Filistinli çocuğu başından vurarak öldüren İsrailli asker açığa alındı. Ahmed Musa adındaki Filistinli çocuğun 29 Temmuz’da Batı Şeria’daki Nilin köyünde İsrail’in güvenlik duvarı inşaatına karşı düzenlenen gösterilerden birinde başından vurularak ölmesinden sonra soruşturma başlatılmıştı. (DIŞ HABERLER)

Evrensel'i Takip Et