5 Ağustos 2008 00:00

GÜNCEL


AKP yanlısı gazeteler ve yazarları AKP’nin kapatılmamasını “büyük bir badire atlattık”, “Uçurumun kenarından döndük”, “Dünya rahatladı” gibi abartılı ifadelerle yorumlamaya devam ediyor. AKP’nin yaklaşık bir senedir çalışamaz hale getirilmesini unutturmak ve durumu ulusalcılarla mücadelelerinde AKP zafer kazanmış gibi göstermeye çalışıyorlar.
YAŞ kararlarını yorumlarken dahi, dolaylı olarak “askerleri yola getirdik” demeye getiriyorlar sözü. Bu sene YAŞ kararlarında ihraç olmaması AKP’nin başarısı imiş gibi gösterilmeye çalışılıyor. Oysa, YAŞ’ta bazı subaylar ihraç edilse idi, bu kez, Ergenekoncu subaylar ihraç edildi denecekti. Dolayısıyla, askerlerin Ergenekoncuların ordu içinde varlığını kabul ettiğini söyleyeceklerdi. Belki de, bu propagandayı önlemek için bu yıl ihraç yapılmadı.
Gelinen nokta, AKP’nin zaferi değildir. Bir pat durumu vardır. İki tarafın da karşı tarafı mat edebilecek hamlesi yoktur. AKP cumhurbaşkanlığı seçiminden sonraki bütün adımlarını geri almak zorunda kalmıştır. Askerler ise, iyice yıpranmış ve eski korkutuculuğunu yitirmiş pozisyondadır.
AKP ve askerleri durduran ABD, AB ve TÜSİAD’dır.
Şimdi, yerel seçimlere kadar AKP’ye alternatif yeni partiler ortaya çıkarma ve bu partilerin önümüzdeki baharda yapılacak yerel seçimlerde başarılı olmasını sağlama çabaları öne çıkacaktır. Pamukoğlu’ nun kurmaya çalıştığı parti Ergenekon soruşturmasında adı anılmamış ulusalcı kesimlerin partisi olmaya adaydır. Abdüllatif Şener ise, Mehmet Ağar’ın, Mesut Yılmaz’ın, Erkan Mumcu’nun beceremediği “merkez sağ”ı birleştirme misyonu ile ortaya çıkmıştır.
CHP’den ümidine kesmiş çevreler, AKP’ye alternatif bir partiyi merkez sağ olarak tarif etmektedir. Şener hareketi de öncekiler “merkez sağ”ı birleştirme partileri gibi başarılı olamayacak gibi görünüyor. Pamukoğlu’nun ise hiç şansı yok.
Yerel seçimler sonrası AKP tekrar güçlenerek ya da mevcut gücünü yitirmeyerek çıkarsa, bu kez yeni bir çatışma ve gerginlik dönemi başlayacaktır.
Tabii, bu söylediklerimiz, demokrasi güçlerinin siyasetteki ağırlığının mevcut koşullardaki kalması durumu için geçerlidir.
Güçlü bir demokratik muhalefet hareketi ortaya çıktığında, gerginlikler ve çatışmalar farklı siyasi güçler arasında cereyan edebilir.
Demokrasi güçleri ise, birlik için arayışlarını sürdürmektedir. Bu yıl sonuçlanmadan, demokratik bir halk birliğinin inşa edilmesi bütün siyasal hesapları altüst edebilir.
Demokrasi güçlerinin birliği için aydın, yazar, sendikacı, akademisyen vb. çok büyük görev düşüyor. Demokratik ittifak AKP’nin karşısına gerçek muhalefet, halk muhalefeti olarak dikilebilecek tek siyasal güçtür. Böylesi bir birleşik halk muhalefetinin örgütlü mücadelesi, halk iktidarı fikrini kısa sürede kitleler içinde doğuracaktır.
Altmışlı ve yetmişli yıllarda, halk iktidarının mümkün olması fikri geniş kitleleri harekete geçirmiştir. Geniş emekçi kitlelerinin ve onların yanında saf tutan aydınların yeniden iktidar fikri ile harekete geçmesinin objektif koşulları mevcuttur. Üstelik, bu kez, kırk ve otuz yıl önce yapılan hataların nedenlerini kavramış öncü siyasal kadrolar mevcuttur.
Kamil Tekin Sürek

Evrensel'i Takip Et