soru işareti sıkıntısı ve üç beş

Yazıya böyle sessizce yani sesini çıkarmayan bir harfle (Y) başladığım zaman çevreye daha çok saygılı davrandığımı düşünürüm. Sessizlik yapıcı genlerim sayesinde gerçekleşir bu sessiz girişim. Yazının içinde çok sesli harf kullandığımda, alt tarafta ve yanlarda yazı yazan arkadaşlardan, “Çok sesli harf kullanıyorsun, biraz sesli harfleri kısar mısın?” şeklinde uyarılar alırım. Hani, çok gürültü yapıyorum anlamında değil bu uyarı ama insanın alt komşusu başka ne için uyarıda bulunur ki? Alt komşu, üst komşu ve yan komşular da hep uyarı için gelirler bana. Yıllardır alt, üst, yan komşuların ortasında ‘orta komşu’ pozisyonunda ikamet ederim, daha hiçbir komşu kapımı çalıp da, “Komşu, acaba yeryüzüne gelen ilk insan geri geri yürüyerek mi gelmiştir yoksa normal, ileriye doğru yürüyerek mi..? neyse, boş ver şimdi onu, Barack Obama neden cumhurbaşkanımızı ve başbakanımızı aradı acaba? Öğretmen çocuğa ödev vermiş de...” diye soran olmadı. Çünkü benim bütün hazırlıklarım bu tür sorular üzerine. Her ne kadar sorular böyle iç içe geçse de sorun değil. Gündem büyük bir hızla değiştiği için insanın zihninde bir sorunun oluşma süreci daha bitmeden başka bir sorunun oluşum süreci alıp başını gidiyor. Tabii, komşularıma da hak vermek gerekiyor; böyle bir ortamda aynı soru işaretine Bir sonraki soru işareti kim bilir ne zaman denk gelir? O yüzden komşularımdan bana sormalarını istediğim iki soruyu iç içe geçirdim. Siz de bana hak verirsiniz ki, insanların yürümelerinin bile daha bir düzene oturtulamadığı bir dönemle ilgili sorular ile insanların, yerel seçimlere aday olma isteği uyandırıcı genlerle ilgili sorulara aynı cümle sınırları içerisinde cevap vermek oldukça zordur. Ama yine de ben standart cevaplar vermek için bütün hazırlıklarımı tamamladım. Artık siz de üçe beşe bakmazsınız umarım. Para konusunda bile insanlar bazen üçe beşe bakmazlar. Parasını gecelik faize yatıran hiçbir banka müşterisi, benim parama kış geceleri için daha yüksek faiz uygulayacaksınız, demez. Çünkü bankaların gecelik faizi kısa yaz geceleri için düşük, uzun kış geceleri için de yüksek olmaz. Bunu böyle kabul ederiz. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bile, Barack Obama Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birkaç dakika daha fazla konuştuğu halde, “Barack Obama benim için bitmiştir, bir daha Barack Obama ile görüşmeyeceğim; liderlerle ne kadar süre görüşüleceğini bilmiyor” demedi. “Üçe beşe bakmama geni” sayesinde oluyor bütün bunlar...
Aziz Gültekin