‘Büyük abi’ korundu mu?

Hrant Dink cinayeti Tetikçisi Ogün Samast, ‘Büyük abi’ye mi gidiyordu? Cinayetin ardından silahı atmayıp üstünde taşıyacak kadar rahat davranan Samast’a ‘bir söz’ mü verilmişti? Sabah gazetesinin yayınladığı haberin ardından, Dink cinayetinin aydınlanmasında önem taşıyan bu sorular, yanıtlanmayı bekliyor.
Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan rapor, Kasım 2008’de açıklanmış ve üzerindeki sır perdesinin kalkmasını bekleyen birçok noktaya dikkat çekilmişti. Sabah gazetesinin müfettişlerle görüşerek hazırladığı haberi, cinayetin ardındaki karanlık güçleri yeniden hatırlattı.
SİLAH VE ‘BÜYÜK ABİ’
Tetikçi Samast, 19 Ocak 2007’de İstanbul’da cinayeti işledikten 1 gün sonra, Samsun Otogarı’nda yakalanmıştı. Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunda, Samast’ın ‘Büyük abi’ye gittiği ve bu kişinin ortaya çıkmasının engellenmesi ihtimaliyle kasten jandarma bölgesinde ‘bulunduğu’ ifade edildi.
Raporda, Samast’ın Samsun’a kadar yanında taşıdığı ve yakalanmadan 1 buçuk saat önce Trabzon’da tutanağa geçirilen Ardeşen el yapımı cinayet silahına değinildi. Samast’ın ‘yakalanmayacağından emin olduğu için’ silahı atmadığı ihtimali belirtilirken, silahın namlusu, tetik mekanizması, kabzası ve diğer parçaların her birinin ayrı tornada üretilmesi ve monte edilmesinin şüphe doğurduğu vurgulandı.
‘ALPEREN OCAKLARINA DİKKAT’
Raporda, Alperen Ocakları’nın ‘suçlu yetiştiren yerlere dönüştüğüne dikkat çekildi. Gerekli yasal düzenleme yapılması gerektiği belirtilen raporda, Dink cinayeti sanıklarının ocakla ve Büyük Birlik Partisi’yle bağlantısı hatırlatıldı.
Raporda müfettişlerin, sanıkların bağlantılı olduğu kişilerle olan telefon kayıtları ve iletişim bilgilerine ulaşılmasının, Adalet Bakanlığı tarafından engellendiği kaydedildi. Raporda ayrıca, müfettişlerce Mc Donalds saldırısını gerçekleştiren Hayal ve bombalamada orada olduğu kesinleşen Tuncel’i ‘nasıl çalıştırdığı’ soruldu, emniyet ise çalışma tarzını savundu. (İSTANBUL)

---

YANIT BEKLEYEN SORULAR
* Samast neden Samsun’da jandarma bölgesinde yakalandı?
* Samast’ın jandarma bölgesinde yakalanmasıyla ‘Büyük abi’ mi korundu?
* Silahı üstünde taşıyan, atmayacak kadar rahat davranan Samast’a bir söz mü verilmişti?
* İçişleri Bakanlığı, Başbakanlık müfettişlerinin ‘kendi alanlarına girmesinden’ ve ‘bazı konularda inceleme yapmasından’ neden rahatsız oldu?
* Teftiş Kurulu müfettişlerinin, sanıklarla bağlantılı kişilerin telefon kayıtlarını incelemesine neden izin verilmedi?
* 20 Ocak 2007’de saat 23.00’de yakalanan Samast’ın kullandığı silahın cinsi, saat 21.32’de tutanak hazırlayan Trabzon Jandarma Komutanlığı tarafından nereden biliniyordu?

---

OCAK BAĞLANTISI
Milliyetçi Hareket Partisi’nin uzantısı ‘Ülkü Ocakları’ ve Büyük Birlik Partisi’nin uzantısı ‘Alperen Ocakları’nın adı, son yıllarda birçok karanlık olayla daha da sık anılır hale geldi. Rahip Santoro cinayeti, Danıştay saldırısı, Malatya Zirve Yayınevi katliamı, Hrant Dink cinayeti… Ocaklar, 1970’li yıllarda halkın mücadelesini örselemek için kullanılıyor, özellikle üniversitelerde etkili oluyordu. Bazen silah, bazen satır, bazen de sopalar kullanan ocaklar, son yıllarda gündem yaratan cinayetlerde anıldı. Resmi üyesi olmayan ocakların yöneticileri, her olaydan sonra faille ilişkileri olmadığını ileri sürüyor. Ocakların sadece genel merkezleri bulunuyor ve illerdeki temsilcilikleri aynı isimde dergiler adına açıldığı için üyeleri bulunmuyor. Böylece fiili olarak bu ocaklarda faaliyet yürütenler resmi üye gözükmüyor. Dink cinayeti sanıklarının çoğu ocaklarla ilişkili: Azmettirici Yasin Hayal, Muhbir Erhan Tuncel, Trabzon Alperen Ocakları Eski Başkanı Mustafa Öztürk, BBP Trabzon İl Başkanı Yaşar Cihan’ın oğlu Bahadır Cihan…