8 Mart 2009 01:00
ÖZGÜRLÜK
TBMM Başkanı Uluslararası Ceza Mahkemesinin Sudan Devlet Başkanı hakkında verdiği tutuklama-yakalama kararını, Hukuki boyutu tartışmalı; sonuçta halk tarafından seçilmiş bir devlet başkanı hakkında tutuklama kararı çıkartıyorsunuz diyerek eleştirmiş.
TBMM Başkanının dava dosyasını çok iyi biliyor olmalı ki kararın hukuki boyutunu tartışmalı bulmuş.
Niye tartışmalı ?
TBMM Başkanı bunu yanıtlamıyor, siyasi bir değerlendirme yapıyor : Tutuklanması-yakalanması istenen kişi ne de olsa devlet başkanı ve halk seçmiş TBMM Başkanının hukuki görüşlerini ciddiye almak olası değil; ya Uluslararası Ceza Mahkemesi nedir, bilmiyor ya da biliyor ama hukuk bilinci totaliter siyasi anlayışın sığlığında kaybolup gidiyor.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, uluslararası antlaşma ile kurulmuş olan ve insanlığa karşı işlenmiş suçlar kapsamına giren eylemlerin sorumlularını yargılayan bir uluslararası mahkemedir. Bu mahkeme sadece seçilmemiş veya görev süresi bitmiş kişileri yargılamaz; kim olursa olsun, seçilmiş de olsa ve görevi sona ermemiş de olsa bir devlet başkanını eğer insanlığa karşı işlenmiş bir suçun sorumlusuysa, yargılar. O devlet başkanının yargılanması siyasi açıdan ülkesinde olumsuzluklara yol açacak diye mahkemenin kararını hukuki meşruiyetten yoksun sayamazsınız. Aksini savunursanız, Ergenekon Davasını da meşru bulmamanız gerekir.
Türkiye ABD ve İsrail gibi devletlerle birlikte bu antlaşmaya taraf olmamakla eleştiriliyor.
Mahkeme Sudan devlet başkanı hakkında tutuklama ve yakalama kararı vermiş.
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, bu kararın BM Güvenlik Konseyinde ertelenmesi girişimlerine destek veriyormuş.
Bu destekten utanıyorum : İnsanlığa karşı işlenmiş bir suçun dolaylı destekçisi konumuna düşen bir devletin vatandaşı olarak başım eğik.
O devlet başkanı Türkiyeye gelirse ne olacak ? Eğer antlaşmaya taraf olsaydık onu yakalayarak yargılanmak üzere La Hayee gönderecektik. Taraf olmadığımıza göre böyle bir hukuki zorunluluk bulunmuyor. Ancak mahkeme kararının gereğini yapmamıza da, hükümetin totaliter siyasi anlayışı dışında bir engel bulunmuyor. O devlet başkanı Türkiyeye gelir de yakalanarak La Hayee gönderilmezse utancım artacak, insanlığa karşı işenmiş bir suça duyarsız kalan devlet vatandaşı olmanın ezikliğini yaşayacağım.
Darfurda yüz binlerce insan öldürüldü.
Öldürenler, ırzına geçilenler arasında çok sayıda çocuk var.
Darfurda insanlığa karşı suç işlendi ; suçun sorumlusu olarak Sudan Devlet Başkanı Uluslararası Ceza Mahkemesinde yargılanacak.
Sizler onun yargılanmasını siyasi açıdan çıkarlara aykırı bulabilirsiniz. Bu sizin totaliter siyasi anlayışınızın doğal sonucudur.
Ancak, hükümet olarak, TBMM Başkanı olarak bu siyasi anlayışınızı uygulamaya koyduğunuz anda insanlığa karşı işlenmiş suçun dolaylı destekçisi olursunuz.
Buna hakkınız yok ; sizler bizleri insanlığa karşı işlenmiş suçu destekleyen devlet vatandaşı konumuna sokamazsınız, bunda siyasi ya da başkaca çıkarlarınız olsa bile.
YÜCEL SAYMAN
Evrensel'i Takip Et