29 Nisan 2010 01:00

En büyük iklim zirvesi neden fiyaskoya dönüştü?


Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da 7-18 Aralık’ta yapılan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Zirvesi, neredeyse tüm ülke liderlerini bir araya getirmiş ve iklim değişikliğinin önüne geçilmesi için somut adımların atılacağı propagandası yapılmıştı.
ABD Başkanı Barack Obama’nın da katılmasıyla iyiden iyiye “Dünyanın son umudu” haline gelen zirve sonunda liderler ortak bir karar bile alamadan dağılmıştı. Zirve, düzenleyicileri tarafından bile fiyasko olarak değerlendirilmişti.
Zirvenin neden başarısız olduğunun detayları da ortaya çıkmaya başladı. BM’nin New York dışında düzenlediği en büyük toplantı olan İklim Değişikliği Zirvesi’ne 119 ülkenin devlet veya hükümet başkanı katılırken, Danimarka başbakanlığı hazırladığı gizli bir belgede, başarısızlığın nedeninin ev sahibi ülke ile BM yetkileri arasındaki güvensizlik olduğunu belirtti.
Politiken gazetesinin ele geçirdiği gizli belgede ilginç ifadeler yer alıyor. Danimarka başbakanlığı, başarısızlığın faturasını büyük oranda BM’ye çıkararak, “BM temsilcileri ile Danimarka delegasyonu arasında kurulması gereken azami güven ortamı sağlanamayınca, ortaya hiç kimseyi tatmin etmeyen bir sonuç çıktı. İki taraf da ortak hareket ederek ülkeleri ikna yolunu seçmedi” görüşlerine yer veriliyor.
Danimarka hükümetinin daha 2009 yılı başında, Kopenhag’da hukuki bağlayıcılığı olmayan bir sonucun çıkacağını kabullendiğinin belirtildiği belgede, hükümetin en azından hukuki bağlayıcılığı olmayan politik görüş birliğine varılması için yoğun gayret sarf ettiği ifade ediliyor.
FAKİR ÜLKELERİN TEPKİSİ
Başbakanlığın hazırladığı belgede, zirvenin başarısız olmasının faturasını BM’ye kesmesi uzmanların tepkisini çekti. Çevre örgütlerinin kurduğu 92 Grubu’nun koordinatörü Troels Dam Christensen, Danimarka Başbakanı Lars Lökke Rasmussen’in ABD gibi Batılı ülkelerin desteğini almak uğruna hazırladığı gizli metnin deşifre olmasının fakir ülkelerin tepkisini çektiğine işaret ederek, “Bu belgenin ortaya çıkmasıyla ev sahibi ülke olan Danimarka’ya fakir ülkelerin güveni kalmadı. Tarafsızlığını yitiren bir ev sahibi ülkenin başarılı olması beklenemezdi” açıklamasını yaptı.
Düşünce kuruluşu Mandag Morgen’dan Per Meilstrup da, hükümetin suçu BM’ye atmasının “Ev ödevine iyi çalışmadığının göstergesi” olduğunu söyledi. BM’nin nasıl karar alacağının belli olduğunu ifade eden Per Meilstrup, “Kararlar oy birliğiyle alınır. Bir ülke itiraz ederse, karar ortaya çıkmaz. Danimarka bunu bilerek, zirveden beklentisini ayarlaması gerekiyordu” diye konuştu.
Başbakanlık yetkilileri ise ortaya çıkan gizli belge ilgili açıklama yapmadı.
Kopenhag’da 12 gün süren BM İklim Değişikliği Zirvesi, uzun pazarlıklar sonunda 3 sayfadan oluşan ve herhangi bir yaptırım gücü olmayan 12 maddelik bir “Kopenhag Mutabakatı” ile sona ermişti. (DIŞ HABERLER)

OBAMA, ‘HAYAL KIRIKLIĞI’ DEMİŞTİ

ABD Başkanı Barack Obama, Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Konferansı’nın sonuçlarından hayal kırıklığı duyulmasında haklılık payı bulunduğunu söylemişti. Amerikan PBS televizyonuna mülakat veren Obama, buna karşın, zirvede bağlayıcı olmayan bir anlaşmaya varılmasının bile iyi bir netice olduğunu iddia etti. Ancak Obama, sera gazları salınımlarında önemli bir kesintiye gidilmesini sağlamak için özel bir çaba sarf edilmediğini de kabul etti.
197 ülkenin katıldığı Kopenhag’daki iklim zirvesinde varılan mutabakat, küresel sıcaklık artışının 2 dereceye ulaşmamasını amaçlayan çalışmalar yapılmasını ve gelişmekte olan ülkelere mali yardımı öngörüyor. Fakat mutabakatın herhangi bir yasal bağlayıcılığı bulunmadığı gibi, mali yardımlar konusunda da somut ifadeler içermiyor.

Evrensel'i Takip Et