Hükümete eleştiri yağmuru

TÜRKİYE Haber-İş Sendikası’nın 11. Olağan Genel Kurulu, AKP Hükümeti’ne ağır eleştirilerle başladı. Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’nun konuşması sırasında da salondan, “Türk-İş’i arka bahçe yapma” diye seslenen delegeler oldu. Genel kurul, bugün yapılacak seçimlerle sona erecek olup, iki listenin çıkması bekleniyor.
Haber-İş’in 11. Olağan Genel Kurulu, Tes-İş salonunda dün başladı. Türk-İş ve bağlı sendikaların başkan ve yöneticileri, siyasi parti temsilcileriyle yabancı konuk sendikacıların da yoğun olarak katıldığı genel kurul, 44 gün süren ve sonunda kazanımla sonuçlanan Türk Telekom grevinin anlatıldığı sinevizyon gösterimiyle başladı.
Açılış konuşmasını yapan Haber-İş Genel Başkanı Ali Akcan, hükümetlerin IMF destekli özelleştirme programlarına ve özelleştirme sonucunda TPAO, BOTAŞ, TÜPRAŞ, POAŞ, SEKA, HAVAŞ, TEKEL, Sümerbank, Eti Bakır, Eti Krom, Eti Gümüş ve Türk Telekom gibi yüzlerce kuruluşun haraç mezat satıldığını, kapanın elinde kaldığını söyledi. Devletin ekonomideki ağırlığının, en liberal ekonomiye sahip ABD’de bile yüzde 32.3 iken, Türkiye’de 2009’da yüzde 14’e düşürüldüğüne vurgu yapan Akcan, halkın kendi ülkesinde yabancıların firmalarında çalışan işçiler haline getirildiğini ifade etti.
44 GÜNLÜK GREV İÇİN İŞÇİLERE TEŞEKKÜR
44 günlük Türk Telekom grevinde, her türlü baskıya rağmen dik duran üyelerine teşekkür eden Akcan, yaşanan ekonomik krize ve hükümetin “Teğet geçti” açıklamalarına dikkat çekti.
Sözleri zaman zaman “Krizin yükü patronlara”, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek” sloganları ile karşılanan Akcan, sendikasızlaştırma ve örgütsüzlüğün yüz binlerce çalışana “kader” olarak dayatılmasının kabul edilemeyeceğini söyledi. İşverenlerin, çalışma mevzuatının katılığından iş yapamaz duruma geldikleri söylemlerini “Kocaman bir yalan” olarak nitelendiren Akcan, çeşitli ülke mevzuatlarından örnekler verdi.
Başbakan Erdoğan’ın, Türk-İş genel kurulundaki “Örgütlenin” söylemine vurgu yapan Akcan, hükümetin, örgütlenmenin önünü açmamasını eleştirdi. Hükümetin, taşeronlaştırma, özelleştirme, kayıt dışı çalıştırma sorunlarına çözüm bulmadığını belirten Akcan, muhalefete de, kısır tartışmalar yapmak yerine, tüm enerjisini toplumun sorunlarının çözümüne yöneltme çağrısında bulundu.
KUMLU 1 MAYIS’I DEĞERLENDİRDİ
Divan başkanlığına getirilen Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ise 1 Mayıs kutlamalarına ve Taksim’de saldırıya uğramasına ilişkin ilk kez konuştu. 2010 1 Mayıs’ının emek hareketi ve tüm toplumsal kesimler açısından bir dönemecin başlangıcı olduğunu belirten Kumlu, bu önemli dönemecin ilk adımının, 1 Mayıs’ın tatil ilan edilmesi, ikinci adımın ise Taksim’in 32 yıl sonra kutlamalara açılması olduğunu söyledi. Kumlu, bundan sonra yapılması gerekenin ise o acı olayların sorumlularının açığa çıkarılıp, adalete teslim edilmesi olduğunu söyledi.
‘SALDIRI BANA DEĞİL’
Kendisine yönelik saldırının, “sadece kendisine değil 1 Mayıs kürsüsüne, emeğin birlik ve dayanışmasına karşı yapıldığını” belirten Kumlu, saldırının alana yayılıp kutlamaların sabote edilmemesi için ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.
Saldırganlardan birinin, önce biber gazı sıkıp sonra kürsüye çıkıp konuştuğunun ayna gibi göründüğünü belirten Kumlu, “Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin, Taksim kürsüsünü işgal edenlerin, emeğin birliğine ve 1 Mayıs’ın ruhuna uygun davrandıkları söylenebilir mi? O saldırganları, hangi sendikamız, hangi emekçi grubu, hangi emekçi dostu sahiplenebilir? Eğer içten içe sahiplenen varsa, onların emek mücadelesine bir katkısı olabilir mi?” diye konuştu.
Kendilerine yönelik eleştirilere değinen Kumlu, delegelere, “Biliyorum, teşkilatımıza yapılan haksızlıklardan rahatsızlık duyuyorsunuz. Hiç üzülmeyin; herkes şahit ki biz, gerek TEKEL işçilerinin mücadelesi için gerek 1 Mayıs Taksim kutlamaları için yapmamız gereken her şeyi yaptık, içimiz rahat” savunmasını yaptı.
Meclis’teki tartışmaları, milletvekillerinin birbirlerini yumruklamalarını, çatışmacı üslubu eleştiren Kumlu, o şiddetin doğal gibi algılanabileceği tehlikesine dikkat çekti. Türkiye’nin gerçek gündeminin işsizlik ve yoksulluk olduğunu belirten Kumlu, 2821 ve 2822 sayılı yasaların çıkmamasını da kıdem tazminatının pazarlık konusu yapılmak istenmesine bağladı.
“Türkiye en kısa zamanda örgütlenmenin önündeki engelleri kaldırmak zorunda” diyen Kumlu da, dört konfederasyon olarak altına imza attıkları 26 Mayıs genel grev kararına değinmedi.
Genel kurulda, konuk konuşmalarının ardından raporlar değerlendirildi. (Ankara/EVRENSEL)