10 Mayıs 2010 01:00
NERESiNDEN TUTSAN ELDE KALIYOR
GÜNÜN YAZILARI
CHP ve lideri Deniz Baykal zor günler yaşıyor. Ortaya çıkan kasetten sonra açıklanan suikast iddiası bile suların durulmasını sağlayamadı. İstifa et çağrıları sürerken Baykal ise sessizliğini koruyor.
CHP lideri Deniz Baykalla Ankara milletvekili Nesrin Baytokun görüntüleri olduğu ileri sürülen kasetin ortaya çıkmasının ardından istifa polemiği başladı. Parti yönetimi olayın ardından verdiği birlik görüntüyle Baykalın yola devam edeceği mesajı verirken etkili köşe yazarları Baykalın istifa edip etmemesi gerektiğini tartıştı. Başbakan Konuyu imayla bile gündem yapmayın dese de AKPye yakınlığıyla bilenen yazarlar ve kimi gazeteler gerek CHP içine gerekse Baykala seslenmeyi ihmal etmiyor.
İSTİFA ÇAĞRILARI
Köşe yazarlarının ortak fikri kim ve hangi amaçla yapılırsa yapılsın Baykalın ortaya çıkan kasetten ciddi yara aldığı ve istifa etmesi gerektiği yönünde. Baykalın yaşadığı olayı Ali Kalkancı olayıyla benzeten de var. Baykalın o koltukta oturmaya devam etmesini Akla ziyan bulan yazarların yanı sıra bundan sonrası için de ilginç iddialar var.
LİVANELİ: KASET CHP İÇİNDEN
CHPye geri dönen Zülfü Livaneli, Vatandaki yazısında Baykala ait olduğu iddia edilen görüntülerin 8 yıllık olduğunu ve AKPnin değil CHP içinden birilerinin kaseti servise koyduğunu yazdı. Zülfü Livaneli köşesinde özetle şunları yazdı: Sekiz yıl önce gizli eller, bir odaya kamera yerleştiriyor, insanların en mahrem anlarını videoya çekiyor. Sonra bu kaseti sekiz yıl boyunca saklıyor; belki şantaj için kullanıyor ve zamanının geldiğine karar vererek piyasaya sürüyor.
MAL BULMUŞ MAĞRİBİ GİBİ
Zaman Gazetesi Yazarı Mümtazer Türköne Baykal ile ilgili tartışmaları dün köşesine taşıdı. Türköne hızını alamadı ve işin içine Deniz Gezmişi bile kattı. Yaşanan skandalla birlikte solu yeniden kendince tartışmaya açan Türköne önce gazetesini ve AKPye yakın gazeteleri aklayarak Olaya yer vermedik dedi. Bu uzun anlatımlarından sonra sözü Deniz Gezmişe getiren Türköne Deniz yaşasaydı Baykalın rakibi olurdu iddiasını ileri sürdü. Bununla yetinmeyen Türköne Denizi darbeye zemin hazırlamak için kullanıldığını ileri sürerek Türkiyenin çoğu zaman çocuksu, sıklıkla haksızlığa uğramış sol damarı, hep darbelerin ve darbecilerin gölgesinde kaldı. Sol, bu burjuva devrimi tezi ile evden kaçıp kötü yollara düşmüş oldu. Kendisini bataklıktan hâlâ kurtaramadı diyerek sapla samanı birbirine karıştırdı.
Kendilerinin konuya hassasiyetle yaklaştıklarını öne süren Türköne yazısını Hep birlikte Baykal sonrasını düşünmeye başlamalıyız diye bitirmeyi ihmal etmedi.
SARIGÜL NEREDEN BİLİYORDU?
Türkiye Değişim Hareketi lideri ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykalın olduğu iddia edilen görüntüler için konuştu: CHPlilere görüntüler 15-20 gün önce gitti, bir şey yapmadılar. Ellerine geçtiği gün neden polise gitmediler. Sarıgül bu bilgiyi nereden edindiğini açıklamadı. CHPliler kaseti sizin ortaya çıkardığınızı iddia ediyor şeklindeki bir başka soruya ise Sarıgül, siyasi rakiplerine çamur atarak siyaset yapmadığını, hatta dün görüntüleri izlediğinde çok üzüldüğünü kaydetti.
(POLİTİKA SERVİSİ)
Gazeteler olay karşısında genellikle temkinli dursalar da dün AKPye yakınlığıyla bilinen Sabah gazetesi bel altı sürmanşetiyle çıktı. CHP içine seslenen gazete gizli görüntülerin CHP içinden yapıldığını iddia etti. Bunu yaklaşan CHP kurultayına bağlayan gazete CHP içindeki acımasız mücadele su yüzüne çıktı değerlendirmesinde bulundu. Gazetenin haberinde dikkat çeken başka bir nokta ise Baykalla fotoğrafı basılan Nesrin Sertok için seçilen başlık oldu: Önlenemez yükseliş: 20 yılda zirveye çıktı!
Evrensel'i Takip Et