11 Mayıs 2010 01:00
Felaketin sorumlusu, Obama yönetimi
GÜNÜN YAZILARI
MEKSİKA Körfezinde çöken petrol platformu dünyanın en büyük çevre felaketine yol açarken, ortaya çıkan bilgiler BP, Obama yönetimi ile Halliburton gibi ABD şirketlerinden oluşan bir çetenin felaketin sorumlusu olduğunu gösterdi.
Birkaç hafta önce Meksika Körfezinde BPnin petrol arama lisansına sahip olduğu bölgede Deepwater Horizon adlı petrol platformu infilak ederek battı. Patlamada 11 işçi hayatını kaybederken, okyanus yüzeyine yayılan petrol hızlı hareket edilmediği ve yeterli önlemler alınmadığı için tüm canlı yaşamını tehdit eder hale geldi. Önceki gün de sızıntıyı önlemek için okyanus dibine batırılan çelik ve betondan inşa edilen dev tıpanın işe yaramadığı açıklandı. Şu anda petrol kuyusundan günde 757 bin litre petrol suya karışıyor. BPnin okyanus yüzeyine yayılan petrolü çözmek için kullandığı kimyasallar ise içerdikleri maddeler nedeniyle canlıların yaşamını tehlikeye attığı ve bu yöntemle başka bir çevre felaketine yol açıldığı için eleştirilmişti.
Dünyanın gözü önünde Meksika Körfezi petrole boğulurken, ortaya çıkmaya başlayan bilgiler ise BP ile ABD yönetiminin kirli ilişkilerinin, vaktinde alınmayan önlemlerin ve ihmallerin felaketin esas nedeni olduğunu ortaya koyuyor.
KAPALI KAPILAR ARDINDA PAZARLIK
BP, tüm sorumluluğunu kabul ettiği söylese de, bu dev petrol tekelinin, kapalı kapılar ardında bu işten en az zararla çıkmak için pazarlıklar yürütmeye başladığı bildiriliyor. Obama yönetiminin de BP ile birlikte yaşanan kirlilikte sorumluluğu bulunması, başka ABD şirketlerinin de işin içinde bulunması, başlayacak soruşturmalara rağmen felaketin örtülmesinden birden fazla odağın yarar sağlayacağına işaret ediyor. Louisiana, Missisippi, Alabama ve Floridada olağanüstü hal ilan edilmesine, on binlerce kuşun ölebileceği ve okyanus canlılarının yok olabileceği uyarılarının yapılmasına sebep olan patlamanın sorumluluğunu üstlenen BP, geçen sene Washingtonda yürüttüğü lobi faaliyetleri sırasında siyasetçilere döktüğü 15.9 milyon dolar karşılığında bu olaydan en az zararı alarak çıkmanın hesabını yapıyor.
BP üst düzey yetkilileri, felaket sonrası lobiciliği kapsamında aralarında senatörlerin de olduğu etkili kişilerle görüşmelere başladı bile. Listelerinde felaketten etkilenen eyaletlerin senatörlerinden, Obama yönetiminin önemli konumdaki yetkililerine kadar pek çok isim var. BPnin işin içinden sıyrılmak için başladığı lobi faaliyetleri, patlamanın yaşandığı günden bu yana bu olayın BPye faturasının oldukça kabarık olacağı hesabıyla şirket hisselerinde yaşanan ve tutarı yaklaşık 30 milyar doları bulan erimeyi durdurmak için bilerek gündeme getirildiği yorumları da yapılıyor. BP lobi faaliyetleriyle, bir yandan hisselerindeki erimeyi durdurmak için yatırımcılarına güven telkin ederken, öte yandan felaketten dolayı ödemesi gereken tazminatı olabildiğince düşük tutmayı amaçlıyor. BPnin son yıllarda yürüttüğü lobicilik faaliyetlerinin odağında, ise petrol sızıntısının yol açtığı kirliliği önlemek için 2009 yılında çıkarılan yasaları aşma çalışmaları yatıyor. BP, 2009 yılında bu platforma ilişkin olarak sunduğu raporda, patlamanın olduğu kuyuda büyük bir sızıntıya neden olacak bir olayın yaşanmasını ihtimal dışı olarak gösterdiği için suçlanıyor.
2005 yılında da BPye ait Teksas City rafinerisinde meydana gelen patlamada 15 işçi ölmüş, 180 işçi yaralanmıştı. Şirketin rafineride bıraktığı eksikliklerin patlamanın nedeni olduğu ortaya çıktığında şirkete 50 milyon dolar ceza verilmişti. Ancak BPnin muazzam kârı ile kıyaslandığında bu miktarın gülünecek kadar küçük olduğu yorumları yapılmıştı.
OBAMA BPYİ KAYIRMIŞ
Yaşanan büyük felaketten dolayı BPyi eleştirmekle yetinen Obama yönetiminin de bizzat felaketin hazırlayıcısı olduğu yeni bilgiler ışığında ortaya çıktı. Washington Postun yayınladığı habere göre, Obama yönetimi geçen sene BPyi Deepwater Horizon sondaj operasyonunun çevre üzerindeki olası sonuçlarıyla ilgili bir rapor yazmaktan özel olarak muaf tutmuş. Resmi belgeler, bu bölgede sondaj çalışmaları başlamadan önce mineral yönetiminden sorumlu ABD Mineral İşletme Servisinin, BPyi, 6 Nisan 2009 tarihinde Ulusal Çevre Politikası Akdi (NEPA) olarak bilinen kanunla zorunlu hale getirilen ve herhangi bir sızıntı durumunda bunun olası ekolojik sonuçlarını içermesi gereken rapordan muaf tuttuğunu gösteriyor. (DIŞ HABERLER)
Evrensel'i Takip Et