11 Mayıs 2010 00:00

GERÇEĞİN GÖZÜYLE

Mayıs yorgunluğu denilen böyle bir şey olsa gerek; oturduğunuz yerden kaldıramıyorsunuz kendinizi.

Paylaş

Mayıs yorgunluğu denilen böyle bir şey olsa gerek; oturduğunuz yerden kaldıramıyorsunuz kendinizi. Konuşmak, yazmak istemiyor canınız. Uzaklarda; göğün, denizin maviliklerinde gözleriniz. Çöktüğünüz koltukta elinize tutuşturduğunuz kitabın sayfalarında satırlar karışıyor birbirine, dönüp yeniden yeniden aynı satırları kavrayabilmek için verdiğiniz uğraş da yoruyor sizi. Toplumda ters gidiyor pek çok şey, umarsız seyrediyorsunuz. Tersyüz edilen ahlak değerlerine, emeğin paspas edilişine, nefret suçlarındaki artışa öfkeleniyorsunuz öfkelenmesine de, iş bu uğurda savaşmaya geldiğinde bir uyuşukluktur sarıyor benliğinizi. Sonunda mayıs ayının insanı esrikleştiren bahar sendromuna yükleyip suçu, sıyırıveriyorsunuz kendinizi. Hatta bir tanığınız bile var. Anımsıyorsunuz Orhan Veli’nin “Güzel Havalar” şiirini:
“Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden,
Tütüne böyle havada alıştım
Böyle havada âşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti ;
Beni bu güzel havalar mahvetti...”
Oturduğum koltukta karşımdaki takvim yapraklarında mayıs ayına ilişiyor gözlerim. Düşünüyorum da ne çok değerimizi yitirmişiz bu ayda. Yüreklerindeki sevgiyi, paylaşma duygusunu topluma aşılamayı görev bilmiş ne çok sanatçı, bilim insanı ve gazeteciyi... İşte 1 Mayıs’ta karikatür sanatımızın ve tiyatromuzun ustalarından Altan Erbulak, 3 Mayıs’ta Yazar Abdülhak Şinasi Hisar gidivermişler aramızdan. Besteci Hüseyin Saadettin Arel, Yazar Haldun Taner, Ressam Elif Naci, hep mayıs ayının bizden götürdüğü güzel insanlar. Öykücülüğümüzün yeri doldurulması güç isimlerinden Sait Faik de can dostları martıları, emek insanlarını, balıkçıları, şirin Burgazada’sını ve birbirinden sıcak öykülerini bırakarak, 11 Mayıs’ta çekip gidiverdi aramızdan. Mayıs ayındaki değer kayıplarımız saymakla bitmiyor. Edip Cansever, Nurullah Ataç, Ahmet Ağaoğlu, Memduh Şevket Esendal, İbrahim Çallı, Orhan Peker, Şahap Balcıoğlu, Ulvi Uraz, Vasıf Öngören, Necip Fazıl Kısakürek, Rauf Mutluay, Mehmet Kemal, Türkan Saylan da mayıs ayının toplumumuzdan çaldıkları. Düşünüyorum da, acaba devlet katında, siyaset çevrelerinde birileri çıkar da bağrından bu denli büyük değerler üreten bir toplumda sanatçıya ve sanata gereken önemi vermek adına bir çaba gösterir mi?
Bir de 6 Mayıs var belleğimize kazınan. Daha özgür, daha mutlu, halkların kardeşçe yaşadığı bir ülke yaratma uğruna yaşamlarını feda eden üç genç insanı anımsatır; Üç Fidanı...
Deniz’i, Yusuf’u ve Hüseyin’i... Can Yücel’in deyimiyle “O şarabî eşkiyalar”ı... Toplumun darbelerle olduğu kadar kendisiyle, kayıplarıyla, acılı anneleriyle ve yargısız infazlarıyla da yüzleşmesinin zamanı gelmiştir belki de. Kim bilir?..
Şimdilik ülkeyi yönetme savındaki büyüklerimizi, o çok önemli büyük işleriyle baş başa bırakarak, mayıs ayına dönelim yine. Sait Faik, “Haritada Bir Nokta” isimli yapıtında, yazmakla yazmamak arasında bocaladığı bir dönemi anlatırken şöyle der: “Yazmasam deli olacaktım.” İyi ki de yazmış Sait Faik. Engin insan sevgisini; ağaçları, kuşları, böcekleri ile doğayı; emek inanlarını, ille de çocukları ve balıkçıları kendinden sonraki kuşaklara aktarmayı görev bilmiş. Her okuyuşumda yaşamın tadını aldığım, yaşamın sıcaklığını duyumsadığım, üzerimizden mayıs sarhoşluğunu sıyırıvereceğine inandığım bir Sait Faik öyküsüdür “Hişt Hişt”... Bu öyküden küçük bir alıntı ile sonlayalım yazıyı. Günleriniz baharlar gibi taze ve umutla dolu olsun:
“...Nerden gelirse gelsin; dağlardan, kuşlardan, denizlerden, insandan, hayvandan, ottan, böcekten, çiçekten. Gelsin de nereden gelirse gelsin... Bir hişt sesi gelmedi mi fena. Geldikten sonra yaşasın çiçekler, böcekler, insanoğulları...
- Hişt hişt,
- Hişt hişt,
- Hişt hişt...”
(2001’de yayımlanmış bir yazımdan esinlenerek yeniden kaleme alındı.)
TURGAY OLCAYTO
ÖNCEKİ HABER

UNUTULMAZ GECE CNBC-e 22.00

SONRAKİ HABER

Hayat ile Kardeş Türküler’le dayanışma

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...