Hasta mahpus yakınları ‘imdat’ diyor
İHD’nin raporu cezaevlerindeki durumun vahametine dikkat çekerken, aileler de feryatlarını yükselttiler. İHD raporuna göre, cezaevlerinde 112’si ağır 226 hasta mahpus bulunuyor. Bu hastalar tedavi edilmez, önlem alınmazsa, cezaevlerinin çok sayıda hasta için mezara dönüşebileceği uyarıları yapılıyor.
İHD’nin eylemine katılmak için Ankara’ya gelen anne, baba ve kardeşler yetkililere seslendi, “Çocuklarımız ölmesin” dediler.
BABA ÖFKELİ KONUŞTU
Konuşurken oldukça öfkeli olan Hacı Remzi Mutlu, Sincan F Tipi Cezaevindeyken psikolojisinin bozulduğu gerekçesi ile önce Midyat Cezaevine oradan da Elazığ Akıl Hastanesine yatırılan oğlu Mehmet Mutlu’ya ayakta bile duramazken 36 sene verildiğini belirtti. Baba Mutlu, 7 senedir hastanede yatan oğlu Mehmet Mutlu’nun raporunun, 20 doktor tarafından imzalanmış ve adli tıbba gönderilmiş olmasına karşın bir sonuç alınamadığını söyledi. Baba Mutlu oğlunun suçsuz olduğunun da altını çizdi.
Konuşmalarını Kürtçe yapan Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevindeki kemik kanseri Halis Güneş’in annesi, Bakırköy Kadın ve Çocuk Cezaevindeki ağır hasta Hediye Aksoy ve Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevindeki ağır hasta İzzet Turan’ın yakınları bu duruma artık bir çözüm bulunmasını istediler. Aileler, “Çocuklarımız ölmesin, yetkililer sesimize kulak versin” diye seslendiler.
‘BÜNYESİ ARTIK İLAÇ KABUL ETMİYOR’
Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan Korsakof hastası Kemal Özelmalı’nın kardeşi Alaattin Özelmalı da “kardeşinin kurtarılmasını” istedi. Kardeşi Özelmalı’nın 1998’de ağır hastalığı nedeniyle Cumhurbaşkanı tarafından serbest bırakıldığını, ancak “Tedaviye üç gün geç gitti” diye infazının bozulup, bu kez cezasının ağırlaştırılmış müebbede çevrildiğini anlatan Alaattin Özelmalı, “Kardeşimin bünyesi artık ilaç kabul etmiyor!” diyerek, yetkililerin vicdanına seslendi. Alaattin Özelmalı, “Yıllardır kanayan bu yara artık kapansın” diye seslendi.
YETKİLİLERİN ‘VİCDAN’LARINA SESLENDİLER
Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Cezaevindeki ağır hasta Mehmet Yeşiltepe’nin yakını da ‘En ufak bir darbe ya da düşme Mehmet’in ölümüne neden olabilir!’ diye konuştu.
Sincan 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan Erol Zavar’ın eşi Elif Zavar da sadece Erol için değil tüm hasta mahpusların bırakılmasını ve tedavi görmesini istediklerini söyledi.
Eşinin mesane kanseri olduğunu ama kalbinden de sorun yaşadığını kaydeden Elif Zavar, “Eşim kanserden değil, kalbinden yaşamını yitirecek” endişesini dile getirdi.
Aileler yakınlarının cezaevlerinden çıkarılıp, tedavilerinin yapılmasını, artık bu seslere kulak verilmesini istedi, başta Adalet Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı olmak üzere yetkilileri sorumluluğa, “vicdanlı olmaya” çağırdılar. (Ankara/EVRENSEL)
Evrim Kurt, Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevinde yatan kardeşi Taylan Güneş’in 3 yıldır mesane kanseri olduğunu ve Adalet Bakanlığıyla bir görüşme yapmalarına karşın bir sonuç alamadıklarını söyledi.
Evrensel'i Takip Et