2 Kasım 2010 00:00
Yasalar silahlı muhalefeti çekici hale getiriyor
İnsan Hakları İzleme Örgütü, (Human Rights Watch), Türkiyede protesto gösterilerine katılanların terör suçlusu sayılarak ağır cezalara mahkum edilmesine dair bir rapor hazırladı. 50 davanın derinlemesine incelenmesiyle yazılan 70 sayfalık, Protestoyu Terör Suçu Saymak: Göstericileri Yargılamak ve Hapsetmek için Terörle Mücadele Yasalarının Keyfi Kullanımı başlıklı raporda, Türkiyede yetişkinlerin keyfi terör yorumlarının hedefi olmaya devam ettiğine dikkat çekildi.
Rapor dün, İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye Araştırmacısı Emma Sinclair-Webb tarafından basına açıklandı. Sinclair, açıklamasına başlarken, İnsan Hakları İzleme Örgütü, (Human Rights Watch) 31 Ekim Pazar günü İstanbulda meydana gelen canlı bomba eylemini, sorumlusu kim olursa olsun, kınayarak yetkililerin tepkisinin olayı gerçekleştirenlere yöneltilmesi gerektiğinin altını çizdi dedi.
PROTESTO TERÖR SAYILIRSA...
İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye Araştırmacısı ve Raporun Yazarı Emma Sinclair-Webb Kürt meselesi söz konusu olduğunda Türkiyedeki mahkemelerin siyasi muhalefeti hemen terörizm diye suçlayıverdiğini söyleyerek İfade ve örgütlenme özgürlüğünü kullanma olanağını ortadan kaldırdığınız takdirde silahlı muhalefeti daha çekici hale getirirsiniz dedi.
Emma Sinclair-Webb, terör tanımında uluslararası alanda farklı yorumlara rastlandığını, bunun henüz sorunlu bir alan olmaya devam ettiğini belirtirken, Türkiyenin ise teröre dair evrensel standartların oldukça gerisinde bulunduğuna vurgu yaptı.
Raporda şu ifadelere yer verildi: Son üç yıldır mahkemeler göstericileri yargılamak için 2005 tarihli Türk Ceza Kanunundaki kapsamı oldukça geniş tutulmuş terör suçları hükümlerine ve içtihada dayanıyor. Mahkemeler, sadece PKKnın katılım çağrısı yaptığı bir gösteride bulunmuş olmanın PKK emriyle hareket etmek sayılacağına hükmetmektedir. Göstericiler tek suçları zafer işareti yapmak, alkışlamak, PKK lehine slogan atmak, taş atmak ya da lastik yakmak olsa bile terör suçu işledikleri gerekçesiyle ağır cezalar alıyorlar.
Sinclair-Webb, Çocuk göstericilerin çoğunun artık bu maddeler uyarınca yargılanamayacak olması önemli bir gelişme. Ancak terörle mücadele amacıyla hazırlandığı açık olan bu yasaların yetişkin göstericiler aleyhine kullanılıyor olması Türkiyede ifade, toplanma ve örgütlenme özgürlüğüne ağır bir darbe indirmektedir dedi. Örgüt, raporunda göstericileri terör suçlarıyla cezalandırmak amacıyla keyfi olarak kullanılan bu yasaların değiştirilmesi, bu yasalar uyarınca yargılanmakta olan göstericilerin davalarının durdurulması ve hükmü kesinleşmiş davaların yeniden görülmesi için Türkiye yetkililerine çağrıda bulundu.
(İstanbul/EVRENSEL)
LEGAL SİYASİLER BASKI ALTINDA
Raporda, Diyarbakırda KCK davası adı altında görülen davaya dair olarak da şu saptamalara yer verildi:
Hâlâ sürmekte olan göstericilerin yargılanması meselesi PKK ile bağlantılı olduğu iddia edilen Kürt yanlısı yasal siyasi partilere yönelik daha kapsamlı bir baskı kampanyasının parçası.
Anayasa Mahkemesince 2009da kapatılan Demokratik Toplum Partisi ve Mecliste 20 vekili bulunan bu partinin devamı niteliğindeki Barış ve Demokrasi Partisinin 152 üyesi ve sorumlusunun yargılanmasına 18 Ekim 2010da Diyarbakırda başlandı. Suçlamalar bölücülükten silahlı örgüt üyeliğine, ve örgüte yardım ve yataklığa kadar çeşitlilik gösteriyor.
Sanıklar arasında eski ve halen görevde olan belediye başkanları, tanınmış bir insan hakları savunucusu ve avukatlar da bulunuyor. Halen görevde olan altı belediye başkanı ve insan hakları savunucusu tutuklandıkları aralık ayından bu yana hapisteler. Aralarında avukatların da bulunduğu 53 kişinin ise Nisan 2009dan bu yana tutuklulukları sürüyor. Türkiye çapında yaklaşık 1700 parti üyesi benzer suçlamalarla parmaklıklar ardında. Sinclair-Webb Hükümetin reformlara devam ederek yetişkin göstericilerle ilgili yasalarda değişiklik yapmalarını ve yasaları Türkiyenin insan hakları yükümlülüklerine tamamen uygun hale getirmeleri gerektiğini söyleyerek Terörü ya da protestoları durdurmanın yolu taş atan insanları hapse atmak değildir dedi.
ZAFER İŞARETİNE 6 YILDAN 11 YILA KADAR HAPİS
50 davanın derinlemesine incelenerek hazırlandığı raporda yer alan bazı dava örnekleri şöyle:
* Üniversite öğrencisi olan Murat Işıkırık Mart 2006da dört PKK militanının Diyarbakırdaki cenaze töreni sırasında zafer işareti yaptığı ve Mart 2007de Diyarbakırdaki Dicle Üniversitesi Kampüsünde yapılan bir protesto gösterisinde alkışladığı için altı yıl üç ay hapis cezası aldı. 29 Ocak 2009da Yargıtay altı yıl üç aylık cezayı onadı; PKK propagandası yapmak suçlamasıyla ilgili kararı usulden bozarak, yeniden yargılanmasını istedi. Bu suçlamalardan mahkum edilmesi halinde Işıkırık, en az 10 ay daha hapis cezası alacak. Işıkırık yaklaşık 3 yıldır hapiste ve aşağı yukarı dört yıl daha kalacak. Esas cezası için Türkiyedeki iç hukuk yollarını tüketti ve avukatı Strasburgtaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurdu.
* Altı çocuk annesi Vesile Tadik Aralık 2009da Öcalanın hapishane koşullarını protesto etmek için Siirtin Kurtalan ilçesinde düzenlenen gösteri sırasında üzerinde Öcalana yaklaşım barışa yaklaşımdır yazan bir pankart taşıdığı için yedi yıl hapis cezasına çarptırıldı. Dosyası temyizde bekliyor.
* Eruhtaki benzer bir gösteride Biji Serok Apo diye slogan atan Medeni Aydın yedi yıl hapis cezası aldı. Temyiz kararını cezaevinde bekliyor. Aynı gösteri sırasında PKK lehine slogan yazılı bir pankartın ucundan tutan Selahattin Erden de aynı şekilde ceza aldı. Erdenin dosyası da temyizde.
* Diyarbakırda 26 Mart 2008 günü yapılan gösteri sırasında slogan atmak, zafer işareti yapmak ve taş atmak suçlarından yargılanan Fatma Gökhan, Tufan Yıldırım ve Feyzi Aslan ise 10 yıl 5 ay ile 11 yıl 3 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldılar. Silahlı örgüt üyesi suçuyla eşdeğer ceza öngören PKK adına suç işlemek suçlamasıyla haklarında verilen mahkumiyet kararı Yargıtayca onaylandı. Bu suçtan en az yedi yıl hapis cezası alacaklar. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununda Temmuz 2010da yapılan değişikliklerden sonra haklarında yapılan başka suçlamalardan açılan dava ise sürüyor.
Fatih Polat
Evrensel'i Takip Et