15 Kasım 2010 00:00
İMESte iş arayan bir işçinin sıkıntıları
İMESte yaklaşık üç aydan beri iş arayan kapitalizmin ülkemizde yarattığı her insanın bildiği sorunlardan biri olan işsizlik hakkında düşüncelerimi aktarmak istiyorum.
İMES sanayi sitesi A kapısının girişinde iş ilanları asılı pano bulunuyor bu tür sanayi havzalarında bildiğimiz gibi bu tür panolara rastlamak hiç de zor değil.Ben bu ilanlar doğrultusunda her sabah 7.30 da kalkıp İMESe gidiyorum hemen hemen çoğu işyeri kapısını çalıp iş istiyorum, meslek edinmek için adeta can atıyorum kapılarını çaldığımda kendilerini büyük görenler yani patronlar kimliklerimize göre muamele yapıyor ben ve benim gibi iş arayanlara Kürt müsün Türk müsün? olmadı Alevi misin Sünni misin gibi ifadeler kullanıyorlar ama olayın diğer tarafında eşit demokratik bir ülkede yaşadığımızı iddia ediyor patronlar ve onun bugün ki siyasi iktidarı. Eleman alımını durdurduk panolardaki ilanlar eski diye dalga geçerek kapıyı gösteriyorlar, ilanlar her gün gidip baktığımda yine aynı işyerleri yine aynı şahıslar çırak istiyor, yetiştirilmek üzere (daha fazla sömürmek) üzere eleman arıyorlar. Bu ve bunun gibi insanlar (patronlar) işsizliği, açlığı, yoksulluğun ne olduğunu bilmiyorlar kar hırsları gittikçe artmaktadır, ülkemizde biz genç işçileri emeği sudan ucuz diye benimsemişler ucuz iş gücü üzerinden karlarına kar katmaktadırlar ülkemizde işsizlik çığ gibi büyümeye devam etmektedir bunun en somut kanıtı ise yaşadığımız toplumsal gerçekliğin ta kendisidir.İş bulma kurumunun başında ki yönetici geçenlerde televizyon ekranlarına çıkmış İŞ VAR İŞÇİLER İŞ BEĞENMİYOR demekte hala utanmadan. Tabi o rahat koltuktan konuşmak rahat ona göre. Her sabah iş arasaydı böyle rahat konuşamazdı tabi oğullarına gemicik alan villalarda yaşayanlar ne anlar halktan alın terinden emekten demokrasiden.İşçinin emekçinin yoksulun öğrencinin bu ülkede benim sıkıntılarım gibi bir dizi sıkıntısı olduğunun da farkındayım. Bunu fark etmemi sağlayan ise günlük işçi basını olan Evrensel gazetemizdir. AKP ülkemizde kayıt dışı çalışmanın esnek çalışma uygulamalarının yaygınlaştırılması biz işçilerin işsizlik fonlarından yararlanmamıza bile engeldi ama bütün bunların ötesinde işsizlik işçinin kapitalist toplumda karşı karşıya mahkum olmaya terk edilen bir anlayıştır.
Bugün işsizliğe karşı mücadele sadece işsizlerin değil sınıfın ileri güçlerinin emek örgütlerinin işsizliğe karşı mücadelesidir işsizliğin çalışan kesimler üstünde yarattığı baskının azaltılmasının da tek yoludur.
Çalışmanın en başta biz genç işsizler arasında yapılması ve bizlerin kendi talepleri işsizliğe karşı mücadelenin yükseltilmesi gerekmektedir.Ülkemizde bu sorunları daha da gün yüzüne çıkaran 8 yıldır iktidarda olan AKP hükümeti ve yerli sermayenin uşağı olan yine AKP iktidarıdır.Biz işçiler,işsizler,emekçiler bu sorunları ancak işçi sınıfı mücadelesinde birleşerek çözeceğimizin farkındayız.
Ateş Can
Evrensel'i Takip Et