20 Nisan 2006 22:00
Fizana sürseydiniz!
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Şemdinli iddianamesini hazırlayan Van Savcısı Ferhat Sarıkaya'yı meslekten ihraç etti. Kurul, kararı bire karşı altı üyenin oyuyla aldı. Hazırladığı iddianame nedeniyle kendisini hukuksal ve siyasal bir linç kampanyasının ortasında bulan Sarıkaya, ayrıca karar kesinleşinceye kadar açığa alındı.
Sarıkaya'nın Şemdinli iddianamesinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ı 'yargı sürecini etkilemek'le suçlaması üzerine harekete geçen Genelkurmay Başkanlığı Savcı Sarıkaya hakkında 21 Mart'ta Adalet Bakanlığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.
Genelkurmay, suç duyurusunda, Savcı Sarıkaya'nın yetkisi dışına çıkarak, iddianamesinde üst düzey komutanların isimlerine yer verdiği ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile komutanları küçük düşürdüğünü belirtti.
Suç duyurusunda ayrıca, Savcı Sarıkaya'nın, iddianamede yeterli ve inandırıcı delillere dayanmadan, komutanlar hakkında kuşkular yaratarak, görevini kötüye kullandığı iddiasına da yer veriliyordu.
Suç duyurusunun ardından olay yerine müfettişlerini gönderen Adalet Bakanlığı, Sarıkaya ile ilgili bir rapor hazırladı. Müfettişlerin hazırladığı raporda, Savcı Ferhat Sarıkaya'ya iki eylemden dolayı disiplin cezası verilmesi istendi.
Bu eylemler, 'CMK'ya göre iddianamede bulunmaması gereken hususlara yer vermek' ve 'İl Jandarma Alay Komutanlığı'na yazılan bir yazı'.
Raporda, Sarıkaya'ya verilecek cezanın türünün takdiri Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na bırakıldı. Dosyayı bugün inceleyen Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Sarıkaya'nın 'meslekten ihraç' edilmesine oy çokluğuyla karar verdi.
ŞEMDİNLİ İDDİANAMESİ'NDE JİTEM Van Cumhuriyet Savcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt hakkında 'suç işlemek için örgüt kurmak, görevi kötüye kullanmak ve sahte belge düzenlemek' ile 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' suçlarından soruşturma evrakının Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı'na gönderilmek üzere tefrik edildiği belirtilmişti. Büyükanıt, Şemdinli'de yakalanan Astsubay Ali Kaya için "kendisini tanırım. İyi çocuktur" demişti. Şemdinli İddianamesi'nin gözlerden kaçan dipnotunda JİTEM için de suçlama vardı. Sarıkaya, PKK itirafçısı Aygan'ın kitabındaki bilgilerden yola çıkarak JİTEM'in faili meçhul cinayetler, bombalama, adam kaçırma, şantaj gibi eylemlerle gündeme geldiğini belirtti. JİTEM ile Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı JİT'in aynı olduğunu iddia eden ve "JİTEM yapılanması kamuoyu ile paylaşılmadı" diyen savcı, kitabın bir fotokopisini suç duyurusu olarak Diyarbakır Başsavcılığı'na gönderdi. Sarıkaya, iddianamede faili meçhul cinayetlerle anılan JİTEM ile ilgili tartışma yaratacak değerlendirmeler de yapmıştı. Sarıkaya, adı faili meçhul cinayetler, bombalama, adam kaçırma, cinayet, şantaj gibi eylemlerle gündeme gelen JİTEM ile Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı Jandarma İstihbarat Teşkilatı'nın (JİT) birbirinin aynı olduğunu söylemişti. Sarıkaya'nın JİTEM-JİT değerlendirmesi şöyle: "JİTEM ve JİT olarak ifade edilen istihbarat birimi; merkezde Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı Tuğgenerallik seviyesinde Daire Başkanlığı, 1997 yılına kadar bölge komutanlıkları ile bunlara bağlı tim komutanlıkları şeklinde bir yapısının olduğu değerlendirilmektedir. Ancak bu yapılanma hiçbir şekilde resmi makamlar tarafından kamuoyu ile paylaşılmamıştır. 5397 sayılı yasa istihbarat ihtiyaçlarını karşılamak için meydana getirilmiş sistemi, sistemin işlemesini bu hususta hukuka uygun işlemlerin ne suretle gerçekleştirileceğini, kararların hangi makamlar tarafından ve ne gibi koşullara uyulması suretiyle alınacığını bu husustaki denetim kurallarını ve usüllerini, istihbarat ihtiyacının milletlerarası hak bildirilerini ve anayasanın güvencelerine uygun olarak nasıl giderileceğini göstermektedir" demişti. Sarıkaya iddianamesinde, söz konusu astsubayların tutuklanmalarının ardından bombalama olaylarının durmuş olmasına da dikkat çekmiş ve AB sürecinden rahatsız olan bazı güçlerin bu olaylarda etkili olabileceğine iddia etmişti. Sarıkaya'nın hazarladığını iddianame, Mehmet Ali Altındağ'ın Meclis Şemdinli Komisyonu'na verdiği ifadelere de yer verdiği için hedefe konulmuştu.
ŞEMDİNLİ İDDİANAMESİ'NDE JİTEM Van Cumhuriyet Savcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt hakkında 'suç işlemek için örgüt kurmak, görevi kötüye kullanmak ve sahte belge düzenlemek' ile 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' suçlarından soruşturma evrakının Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı'na gönderilmek üzere tefrik edildiği belirtilmişti. Büyükanıt, Şemdinli'de yakalanan Astsubay Ali Kaya için "kendisini tanırım. İyi çocuktur" demişti. Şemdinli İddianamesi'nin gözlerden kaçan dipnotunda JİTEM için de suçlama vardı. Sarıkaya, PKK itirafçısı Aygan'ın kitabındaki bilgilerden yola çıkarak JİTEM'in faili meçhul cinayetler, bombalama, adam kaçırma, şantaj gibi eylemlerle gündeme geldiğini belirtti. JİTEM ile Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı JİT'in aynı olduğunu iddia eden ve "JİTEM yapılanması kamuoyu ile paylaşılmadı" diyen savcı, kitabın bir fotokopisini suç duyurusu olarak Diyarbakır Başsavcılığı'na gönderdi. Sarıkaya, iddianamede faili meçhul cinayetlerle anılan JİTEM ile ilgili tartışma yaratacak değerlendirmeler de yapmıştı. Sarıkaya, adı faili meçhul cinayetler, bombalama, adam kaçırma, cinayet, şantaj gibi eylemlerle gündeme gelen JİTEM ile Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı Jandarma İstihbarat Teşkilatı'nın (JİT) birbirinin aynı olduğunu söylemişti. Sarıkaya'nın JİTEM-JİT değerlendirmesi şöyle: "JİTEM ve JİT olarak ifade edilen istihbarat birimi; merkezde Jandarma Genel Komutanlığı'na bağlı Tuğgenerallik seviyesinde Daire Başkanlığı, 1997 yılına kadar bölge komutanlıkları ile bunlara bağlı tim komutanlıkları şeklinde bir yapısının olduğu değerlendirilmektedir. Ancak bu yapılanma hiçbir şekilde resmi makamlar tarafından kamuoyu ile paylaşılmamıştır. 5397 sayılı yasa istihbarat ihtiyaçlarını karşılamak için meydana getirilmiş sistemi, sistemin işlemesini bu hususta hukuka uygun işlemlerin ne suretle gerçekleştirileceğini, kararların hangi makamlar tarafından ve ne gibi koşullara uyulması suretiyle alınacığını bu husustaki denetim kurallarını ve usüllerini, istihbarat ihtiyacının milletlerarası hak bildirilerini ve anayasanın güvencelerine uygun olarak nasıl giderileceğini göstermektedir" demişti. Sarıkaya iddianamesinde, söz konusu astsubayların tutuklanmalarının ardından bombalama olaylarının durmuş olmasına da dikkat çekmiş ve AB sürecinden rahatsız olan bazı güçlerin bu olaylarda etkili olabileceğine iddia etmişti. Sarıkaya'nın hazarladığını iddianame, Mehmet Ali Altındağ'ın Meclis Şemdinli Komisyonu'na verdiği ifadelere de yer verdiği için hedefe konulmuştu.
Evrensel'i Takip Et