Önce tersanede, sonra alanda!

Tuzla tersane işçileri, 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. 1 Mayıs'ı işyerlerinde kutlamayı ve ardından da alana çıkmayı hedefleyen işçiler, oluşturdukları komitelerle, tersanelerde ve işçilerin oturdukları mahallelerde, 1 Mayıs'ı anlatıp, eş, çocuk, anne, baba ve komşularıyla 1 Mayıs kutlamalarına katılma çağrıları yapılıyor. Üç yıl önce sendikasız, sigortasız ve her türlü güvenceden yoksun çalıştırılan binlerce tersane işçisini hakları için bir araya gelerek Tersane İşçileri Komitesi'ni oluşturan işçiler bu çalışmaları yürütüyor. Kendi sorunlarını dile getirmek ve tersane işçilerine ulaşmak için Baret adında aylık bir gazete çıkaran işçiler, Limter-İş Sendikası'nın tersanelerde örgütlenme mücadelesinde de aktif görev alıyorlar.

'Önyargılar kırılmalı' Newroz'un hemen ardından 1 Mayıs hazırlıklarına başladıklarını anlatan Kemal Sunar, çoğu işçinin 1 Mayıs'ı kendilerinin değil, "solcuların günü" olarak algıladıklarını belirtti. Öncelikle bunun değişmesi gerektiğini söyleyen Sunar, Newroz sonrasında çıkan olaylar ve "1 Mayıs'ta olay çıkacağı" propagandalarının da işçileri olumsuz etkilediğini kaydetti. Sunar, buna karşı işyerlerinde ve kahvelerde 1 Mayıs'ın önemini anlattıklarını ifade etti. Taşeronların 1 Mayıs'ta işe gelmeyenleri işten attığını hatırlatan Sunar, bu zorluklara karşın 1 Mayıs'ı geçen yıllara göre daha güçlü kutlayacaklarını ifade etti. Genç işçilerden Önder Çağlar ise işçilerin 1 Mayıs'ı "solcuların 1 Mayıs'ı" olarak görmelerinin anlamsız olmadığını düşünüyor. Çağlar, "sol grupların" 1 Mayıs'ı anlatmak yerine kortejlerinin kalabalık olması yarışına girdiklerini dile getirdi. 20 yıllık işçi Zeki Turhal ise bu tür önyargıları aşmak için işyeri kutlamalarına önem verilmesi gerektiğine dikkat çekti.

1 Mayıs komiteleri Tuzla tersanelerinde 8 yıldır çalışan Fevzi Tepeli, Gebze, Pendik Esenyalı, Tuzla İçmeler ve Aydın Tepe ile 6 tersanede 1 Mayıs komiteleri komitesi kurduklarını dile getirdi. Komitelerde 70 işçinin görev aldığını belirten Tepeli, kahve toplantılarının yanı sıra, yaptıkları ev ziyaretleriyle, tersane işçilerinin eş ve çocuklarını da kutlamalara katmayı hedeflediklerini ifade etti. Bir komite de "gurbetçi işçiler" arasında oluşuturulmuş. Üç yıldır tersanede çalışan Yusuf Ertuğrul, yaptıkları konuşmalarda, son dönemde kızıştırılmaya çalışılan Türk, Kürt çatışmasına karşı halkların kardeşliğine de değindiklerini belirterek, "1 Mayıs'ın bu anlamda da birleştirici rolunü anlatıyoruz. Üçerli, beşerli demeden toplantılara başladık, tersanelerin girişinde sesli gazete satışları yaparak çağrılar yapıyoruz, işyerinde işçi arkadaşlarımızla konuşuyoruz" dedi. Fransa'daki eylemlerden, Diyarbakır ve diğer illerde yaşanan vahşete, Sosyal Güvenlik Yasası'ndan Genel Sağlık Sigortası'na kadar birçok konuya değindiklerini ifade eden Ali Doğan da şunları söyledi: "1 Mayıs ve sendikalaşma çağrılarının yapıldığı Baret gazetemizi çıkardık. Bildirilerle, toplantılarla çalışmamızı hızlandıracağız. 1 Mayıs'ta tersanelerin girişinde sendikamızın pankartını açıp, işçi arkadaşlarımızla birlikte kutlama yapıp alana gitmek istiyoruz."

'Birlikte karşı çıkıyoruz' Tersane İşçileri Komitesi'nin ve Baret gazetesinin işçiler arasında moral ve güven sağladığına işaret eden Yusuf Ertuğrul, bu şekilde farklı görüşlerden ve milliyetlerden işçilerin bir araya geldiğini söyledi. Ertuğrul, birliği daha da güçlendirmek için çalışmalarını sendikaları Limter-İş çatısı altında sürdürdüklerini belirtti. 6 yıllık işçi Abdül Selam da komiteye katıldıktan sonra yaşadığı değişimi şu sözlerle anlattı: "Bir Kürt işçi olarak, komite, Evrensel ve Baret gazeteleriyle tanıştıktan sonra hayatım değişti. Okudukça bilinçlendim. Daha önce taşeronlar ne derse onu yapardık. Ama şimdi Türk, Laz, Kürt demeden birlikte karşı çıkıyoruz." Kendisinin de Baret üzerinden çalışmalara katıldığını dile getiren Ozan Çelik, İstanbul'daki bütün örgütsüz işçilere örgütlenme ve 1Mayıs günü işyerlerinde kutlama yapıp alanda buluşma çağırısı yaptı.