12 Nisan 2006 22:00

'Karakoldan ateş ettiler'

Beyin ölümü gerçekleşen Devrimci Demokrasi gazetesinin muhabiri İlyaş Aktaş'ın olay günü 10 Nisan Polis Karakolu'nda görevlendirilen güvenlik güçlerinin açtığı ateş sonucu vurulduğu iddia edildi. Vurulma anına tanık olan gazeteciler, güvenlik güçlerinin yakın mesafeden ateş açtığını dile getirdiler. İlyas Aktaş'ın vurulduğu sırada olayları izleyen Gün TV çalışanı Abdurrahman Bellek yaşanları şöyle anlattı: "Cenaze töreni dönüşünde çatışma çıktı. Otobüsün üzerinde görüntü alıyordum. Hemen otobüsün yan tarafında İlyas Aktaş vardı. Bir baktım yere yığılmış. Kanlar fışkırıyor kafasından. O esnada bir tek karakoldan ateş ediliyordu. Silah, gaz bombası, gerçek mermi ile kitleye ateş ediliyordu. Birkaç kişi koşup kucağına aldı. Başından yaralanmıştı, yüzü kanlar içindeydi. Baygındı ve çatışma devam ediyordu. Sonra 7 yaşındaki Enes Ata'nın yaralandığı haberi geldi. Görevlilerin araya girmesiyle karakol çevresi sakinleşti. Ama ara mahallelerde çatışma devam ediyordu. Silah, gaz bombası sesleri geliyordu. Aktaş'ın görev başında öldürülmesi beni derinden üzdü. Güneydoğu'da gazeteci olmak zor. Tehlike altına çalışıyoruz".

'Göğüs ve kafaları hedef alıyorlardı' Dicle Haber Ajansı'ndan (DİHA) Veli Ay'ın o gün, fotoğraf makinesinin objektifine birçok kişinin olduğu gibi İlyas'ın da yaralanması ve kanlar içindeki yüzü yansıdı. Olay gününü anlatan Gazeteci Ay, ortamın çok gergin olduğunu belirterek şöyle devam etti; "Mezarlık dönüşünde yürüyüş oldu. Grubun arka tarafındaydım. O şekilde görev dağılımı yapmıştık. 10 Nisan Polis Karakolu yanına geldik. Orada çatışma başladı yine. Silah sesleri geliyordu, gaz bombası atılıyordu. Yaralananlar, taş atanlar, gaz bombası, silah sıkılması tam bir çatışma ortamıydı. O zaman dikkatimi çekti. Hafif uzun saçlı bir genç vardı karakolun yanında. Bir taraftan fotoğraf çekmeye bir taraftan çevreyi gözlemlemeye çalışırken polis ateş açtığı için ben de kendimi uygun bir yere konumlandırdım. Çünkü kurşunlar bizi de hedef alabilirdi. O anda gördüm. Gittikçe karakola yaklaşıyordu İlyas. 5-10 metre mesafe var yoktu. Karakolun yan tarafıydı. Orada özel harekat timleri konumlanmıştı. Silahlarını halkın üzerine doğrultmuşlardı. İlyas yaklaşırken herhangi bir uyarı yapılmadan ateş edildi. 10-15 metre mesafe vardı aramızda. Halktan insanlar DTP otobüsüne aldılar İlyas'ı. Hastaneye kaldırıldı. Karakol dışında polis yoktu ve karakoldan ateş ediliyordu. Uyarı atışı havaya yapılır. Ama bunlar göğüs ve kafaları hedef alıyorlardı."

'Tehdit edildim' Olaylar sırasında bir arkadaşlarının da bacağından vurulduğunu antalan Ay, kendisinin de ölümle tehdit edildiğini söyledi. Ay, can güvenliklerinin olmadığını da sözlerine ekledi.


'SUÇLULAR YARGI ÖNÜNE ÇIKARILSIN' Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Faruk Balıkçı, gazetecilerin kalemden başka silahları olmadığını belirterek İlyas Aktaş'ın vurulmasının kendilerini derinden yaraladığını söyledi. Yaşanan olayı kınadıklarını belirten Balıkçı, yetkililerin gazetecilere yapılanlara karşı daha duyarlı olmasını istedi. Balıkçı, suçluların yargı önüne çıkarılmasını istedi.


DEVRİMCİ DEMOKRASİ GAZETESİNE
    DAYANIŞMA ZİYARETİ Gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Fatih Polat ve Yazı İşleri Üyesi Şahin Bayar, Devrimci Demokrasi gazetesini ziyaret ederek dayanışma içerisinde olacaklarını dile getirdiler. İlyas Aktaş'ın vurulan ilk ve son gazeteci olmayacağını belirten Fatih Polat, "Arkadaşınıza yapılan saldırıyı kendi arkadaşımıza yapılmış kabul ediyoruz. Bu davanın takipçisi olacağız" dedi. Devrimci Demokrasi gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertaç Öztürk ise muhalif basına karşı gerçekleştirilen saldırıların son dönemlerde arttığına dikkat çekerek İlyas'ın davasının Türkiye'de basın özgürlüğü davasına dönüştürülmesi gerektiğini kaydetti.

Evrensel'i Takip Et