12 Ocak 2006 23:00
Hamas'ın seçim revizyonu
Filistinli Hamas örgütü, 25 Ocak genel seçimleri öncesinde "yumuşama" yönünde önemli bir adım attı. Örgüt, seçim bildirgesinden "İsrail'in yok edilmesi" talebini çıkardı.
Şeriatçı örgüt, İsrail işgaline karşı silahlı mücadele çağrısı yapmaktan vazgeçmiş değil. Ancak bildirgede yapılan değişiklik ile, 1988'deki kuruluş bildirgesinde yer alan "İsrail devletinin yok edilmesi" talebinden vazgeçilmiş oluyor.
Seçim bildirgesinde bunun yerine, "Hamas'ın seçimlere katılacağı, çünkü bu katılımın, başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına katkı sağlayacağı" belirtiliyor.
Sorun 'donduruldu' Hamas'ın Gazze'deki adaylarından Gazi Hamad, 1967 sınırlarına dayanan geçici bir devletin kurulmasını kabul ettiklerini, ancak İsrail'in devlet olarak tanınıp tanınmaması konusunda kararı gelecek nesillere bıraktıklarını belirtti. Hamad, "Hamas, henüz İsrail'in var olma hakkını tanımaya hazır değil. Silahlı mücadele hakkından ise vazgeçemeyiz, çünkü Batı Şeria ve Doğu Kudüs topraklarımız işgal altında. Bu toprakları kurtarmaya çalışıyoruz" diye konuştu. Hamad, yine de silahlı direnişin artık Hamas'ın "önceliği" olmadığını belirterek, "Biliyoruz ki öncelikle iç sorunları çözmeye, yolsuzluk, şantaj ve kaosu bitirmeye çalışmalıyız" dedi.
'Gerçeği gördüler' Filistin Halk Partisi'nden bakan Hasan Katip ise, örgütün meclise girmeye hazırlanırken "gerçeklik ile yüzleştiğini" ve gelecekte İsrail ile varılabilecek bir uzlaşmayı kabul etmek zorunda kalacağını belirtti. Katip, "Hamas'ın sistem içinde olması olumlu bir gelişme; böylece çoğunluğun iradesine uyacak ve parçası oldukları yönetimin argümanlarına saygı duyacaklar. Zaman alacaktır, ama Hamas ileride silahlı bir güce de sahip olmayacak, salt siyasi güç haline gelecek" diye konuştu. Hamas, uzun süredir hem Filistin Yönetimi, hem de Batılı hükümetlerin baskısı altındaydı. Örgütün, seçimlerde El Fetih'ten sonra ikinci sırayı alması bekleniyor. Anketlere göre Hamas, yüzde 35 civarında oy alabilecek.
Kudüs'te polis baskısı Bu arada, İsrail ordu ve polisinin Filistin seçimlerine yönelik baskısı da sürüyor. Önceki gün, Doğu Kudüs'te kampanya afişi asan 6 Filistinli gözaltına alındı ve para cezasına çarptırıldı. Afişlerde yer alan bağımsız adayların da para cezasına çarptırılacağı öğrenildi. İsrail hükümeti, Doğu Kudüs'te seçim kampanyası yürütülmesine bazı kısıtlamalarla izin vermişti. Bu kısıtlamalar arasında, kampanyanın "polisle koordinasyon içinde" yürütülmesi ve "toplamda en fazla 20 bilbord kullanılması" bulunuyor. İsrail polisi, son günlerde kentte 10 civarında Filistinli adayı gözaltına aldı ve bu adaylardan bazıları dövüldü.
Likud'da isyan Diğer yandan, Ariel Şaron'un kendi partisini kurmasından sonra liderliğine Benjamin Netanyahu'yu getiren sağcı Likud partisi de iç sorunlarla boğuşuyor. Netanyahu, hükümetteki Likud üyesi bakanlardan derhal istifa etmelerini talep etti. Ancak önde gelen dört bakanın, bu isteğe uymayarak Netanyahu'ya "isyan bayrağı" açacağı belirtiliyor. Bu bakanlar Silvan Şalom (dışişleri), Limor Livnat (eğitim), Yisrael Katz (tarım) ve Danny Naveh (sağlık) olarak sıralanıyor. Netanyahu'nun talimatı, mart ayındaki genel seçimler için Likud'un adaylarının belirlenmesi öncesine denk gelmişti.
Televizyon papazına 'ceza' Amerikalı televizyon rahibi Pat Robertson, İsrail Başbakanı Ariel Şaron hakkındaki yorumları nedeniyle İsrail tarafından cezalandırılıyor. İsrail hükümeti, Robertson'un "Şaron'un beyin kanaması geçirmesi, Gazze Şeridi'nden çekilme karşılığında Tanrı'nın verdiği bir cezadır" şeklindeki sözlerinin ardından, şeriatçı papazla girdiği 50 milyon dolarlık iş anlaşmasından çekilme kararı aldı. Robertson liderliğindeki evanjelist Hıristiyanlar, İsrail'in de desteğiyle, "Celile Dünya Miras Parkı" inşa etmeyi planlıyordu. Park, İsa'nın vaaz verdiğine inanılan Beatitudes Dağı'nın kuzeydoğusuna inşa edilecekti.
Sorun 'donduruldu' Hamas'ın Gazze'deki adaylarından Gazi Hamad, 1967 sınırlarına dayanan geçici bir devletin kurulmasını kabul ettiklerini, ancak İsrail'in devlet olarak tanınıp tanınmaması konusunda kararı gelecek nesillere bıraktıklarını belirtti. Hamad, "Hamas, henüz İsrail'in var olma hakkını tanımaya hazır değil. Silahlı mücadele hakkından ise vazgeçemeyiz, çünkü Batı Şeria ve Doğu Kudüs topraklarımız işgal altında. Bu toprakları kurtarmaya çalışıyoruz" diye konuştu. Hamad, yine de silahlı direnişin artık Hamas'ın "önceliği" olmadığını belirterek, "Biliyoruz ki öncelikle iç sorunları çözmeye, yolsuzluk, şantaj ve kaosu bitirmeye çalışmalıyız" dedi.
'Gerçeği gördüler' Filistin Halk Partisi'nden bakan Hasan Katip ise, örgütün meclise girmeye hazırlanırken "gerçeklik ile yüzleştiğini" ve gelecekte İsrail ile varılabilecek bir uzlaşmayı kabul etmek zorunda kalacağını belirtti. Katip, "Hamas'ın sistem içinde olması olumlu bir gelişme; böylece çoğunluğun iradesine uyacak ve parçası oldukları yönetimin argümanlarına saygı duyacaklar. Zaman alacaktır, ama Hamas ileride silahlı bir güce de sahip olmayacak, salt siyasi güç haline gelecek" diye konuştu. Hamas, uzun süredir hem Filistin Yönetimi, hem de Batılı hükümetlerin baskısı altındaydı. Örgütün, seçimlerde El Fetih'ten sonra ikinci sırayı alması bekleniyor. Anketlere göre Hamas, yüzde 35 civarında oy alabilecek.
Kudüs'te polis baskısı Bu arada, İsrail ordu ve polisinin Filistin seçimlerine yönelik baskısı da sürüyor. Önceki gün, Doğu Kudüs'te kampanya afişi asan 6 Filistinli gözaltına alındı ve para cezasına çarptırıldı. Afişlerde yer alan bağımsız adayların da para cezasına çarptırılacağı öğrenildi. İsrail hükümeti, Doğu Kudüs'te seçim kampanyası yürütülmesine bazı kısıtlamalarla izin vermişti. Bu kısıtlamalar arasında, kampanyanın "polisle koordinasyon içinde" yürütülmesi ve "toplamda en fazla 20 bilbord kullanılması" bulunuyor. İsrail polisi, son günlerde kentte 10 civarında Filistinli adayı gözaltına aldı ve bu adaylardan bazıları dövüldü.
Likud'da isyan Diğer yandan, Ariel Şaron'un kendi partisini kurmasından sonra liderliğine Benjamin Netanyahu'yu getiren sağcı Likud partisi de iç sorunlarla boğuşuyor. Netanyahu, hükümetteki Likud üyesi bakanlardan derhal istifa etmelerini talep etti. Ancak önde gelen dört bakanın, bu isteğe uymayarak Netanyahu'ya "isyan bayrağı" açacağı belirtiliyor. Bu bakanlar Silvan Şalom (dışişleri), Limor Livnat (eğitim), Yisrael Katz (tarım) ve Danny Naveh (sağlık) olarak sıralanıyor. Netanyahu'nun talimatı, mart ayındaki genel seçimler için Likud'un adaylarının belirlenmesi öncesine denk gelmişti.
Televizyon papazına 'ceza' Amerikalı televizyon rahibi Pat Robertson, İsrail Başbakanı Ariel Şaron hakkındaki yorumları nedeniyle İsrail tarafından cezalandırılıyor. İsrail hükümeti, Robertson'un "Şaron'un beyin kanaması geçirmesi, Gazze Şeridi'nden çekilme karşılığında Tanrı'nın verdiği bir cezadır" şeklindeki sözlerinin ardından, şeriatçı papazla girdiği 50 milyon dolarlık iş anlaşmasından çekilme kararı aldı. Robertson liderliğindeki evanjelist Hıristiyanlar, İsrail'in de desteğiyle, "Celile Dünya Miras Parkı" inşa etmeyi planlıyordu. Park, İsa'nın vaaz verdiğine inanılan Beatitudes Dağı'nın kuzeydoğusuna inşa edilecekti.
Evrensel'i Takip Et