9 Mart 2005 23:00
Eşit iş farklı ücret
GÜNÜN YAZILARI
Çalışan kadınların oranının artmasına karşın dünyada yoksulluk içinde yaşayan insanların yüzde 70'inin kadın olduğu bildirildi. Uluslararası Hür Sendikalar Konfederasyonu (CISL), Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayınladığı açıklamada, 2003'te dünyada bir işte çalışan 2.8 milyar insanın 1.1 milyarının (yüzde 39'u) kadın olduğunu belirtilerek, bunun şimdiye kadarki en yüksek oran olduğu kaydedildi. Bu gelişimin memnuniyet verici olduğunu belirten CISL, ancak kadınların iş dünyasında sayıları giderek artan engele maruz kaldığını ve en iyi iş ve mevkilerin ezici bir çoğunlukla erkeklere verildiğini vurguladı.
Cins ayrımı Cinsiyetler arasındaki maaş uçurumunun kadınları yoksulluk içinde yaşamaya zorladığını belirten CISL, sendikal hareket olarak, dünyada yoksulluk içinde yaşayan 1.3 milyar insanın yüzde 70'ini kadınların oluşturması gerçeğiyle mücadele için elinden geleni yapacağını bildirdi. CISL bildirisinde ayrıca, her zaman düzenli bir maaşı bulunmayan, eşit iş karşısında erkeklerden daha az kazanan ve sosyal koruması bulunmayan kadınların dünyanın en yoksul işçilerinin yüzde 60'ını (330 milyon) oluşturduğunu belirtti. Gelişmekte olan ülkelerde kadınların genellikle tekstil ve tarım gibi özel sektörlerde istihdam edildiklerini belirten konfederasyon, sanayileşmiş ülkelerde de eşitsizliğin endişe verici olduğunu, örnek olarak ABD'de hemşirelerin erkek meslektaşlarından yüzde 10 az kazandıklarını, Fransa'da kadın ile erkek arasındaki maaş farkının yüzde 25 olduğunu kaydetti.
8 Mart bizde bulunmaz 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, dünyanın çeşitli yerlerinde kutlanırken, Afganistan'da yaşayanlar bu özel günden bihaberler. Başkentte elbise satan Goll Hüseyin, daha önce bugün hakkında bir şey duymadığını vurgulayarak, "Anneler gününü biliyorum... Ama Kadınlar Günü? Yok, o bizde bulunmaz" diyor. Hüseyin, hâlâ mavi burkaları içinde sokaklarda ürkek yürüyen Afgan kadınları hakkında, "Ancak kadınlara daha çok özgürlük verilmesini destekliyorum" ifadesini kullanıyor. Sebze meyve satıcısı 64 yaşındaki Abdül Rezzak ise Kadınlar Günü hakkında pek bir malumatı olmadığını belirterek, "Televizyonda bir şeyler gördüm. Herhalde güzel bir şey. Kadınlara karşı ayrımcılık ve şiddet geçmişten bize miras. Ve ne yazık ki özellikle kırsal kesimde olanca şiddetiyle devam ediyor" diyor. Yaşlı adam, "Ben karımı burkasız bir yere yollamıyorum, ancak büyüklerimiz de böyle yapardı. Ama gelecek nesiller bunu değiştirecek" şeklinde konuşuyor. 22 yaşındaki öğrenci Muhammed Tahir de, Kadınlar Günü hakkındaki görüşlerini, "İnsanlar bugünün farkında olsalar da, bunu kabul etmek istemiyorlar" diyerek dile getiriyor. Genç öğrenci, "Kadınlara daha çok özgürlük verilirse bu toplumsal yapıyı değiştirecek, okullar karma olacak, erkek ve kız çocuklara aynı muamelede bulunulacak. Kadınlara daha çok özgürlük verildiğinde bunu iyice abartacaklar" diye konuşuyor. 48 yaşındaki Muhammed Arab, kadınla erkeğin eşit olduğuna inandığını, ancak şeriatın bunu yasakladığını söyleyerek, "Şeriat kadınlara ancak evde çalışmayı, bir yere giderken de yanında kocasının bulunmasını emrediyor. Örneğin bir lokantaya tek başına gidemiyor. Kız çocuklar okula gidebiliyor ancak erkeklerin bulunmadığı sınıflarda ders takip edebiliyorlar" diyor. 56 yaşındaki Öğretmen Züleyha ise görüş bildirmek istemeyen hemcinslerinin aksine sözü alıyor ve duygularını, "Bugün bizim için özel bir gün. Ben liberal bir aileden geliyorum. 2000'li yıllarda bir çok şeyin değişeceğini umuyorum" diye dile getiriyor.
Cins ayrımı Cinsiyetler arasındaki maaş uçurumunun kadınları yoksulluk içinde yaşamaya zorladığını belirten CISL, sendikal hareket olarak, dünyada yoksulluk içinde yaşayan 1.3 milyar insanın yüzde 70'ini kadınların oluşturması gerçeğiyle mücadele için elinden geleni yapacağını bildirdi. CISL bildirisinde ayrıca, her zaman düzenli bir maaşı bulunmayan, eşit iş karşısında erkeklerden daha az kazanan ve sosyal koruması bulunmayan kadınların dünyanın en yoksul işçilerinin yüzde 60'ını (330 milyon) oluşturduğunu belirtti. Gelişmekte olan ülkelerde kadınların genellikle tekstil ve tarım gibi özel sektörlerde istihdam edildiklerini belirten konfederasyon, sanayileşmiş ülkelerde de eşitsizliğin endişe verici olduğunu, örnek olarak ABD'de hemşirelerin erkek meslektaşlarından yüzde 10 az kazandıklarını, Fransa'da kadın ile erkek arasındaki maaş farkının yüzde 25 olduğunu kaydetti.
8 Mart bizde bulunmaz 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, dünyanın çeşitli yerlerinde kutlanırken, Afganistan'da yaşayanlar bu özel günden bihaberler. Başkentte elbise satan Goll Hüseyin, daha önce bugün hakkında bir şey duymadığını vurgulayarak, "Anneler gününü biliyorum... Ama Kadınlar Günü? Yok, o bizde bulunmaz" diyor. Hüseyin, hâlâ mavi burkaları içinde sokaklarda ürkek yürüyen Afgan kadınları hakkında, "Ancak kadınlara daha çok özgürlük verilmesini destekliyorum" ifadesini kullanıyor. Sebze meyve satıcısı 64 yaşındaki Abdül Rezzak ise Kadınlar Günü hakkında pek bir malumatı olmadığını belirterek, "Televizyonda bir şeyler gördüm. Herhalde güzel bir şey. Kadınlara karşı ayrımcılık ve şiddet geçmişten bize miras. Ve ne yazık ki özellikle kırsal kesimde olanca şiddetiyle devam ediyor" diyor. Yaşlı adam, "Ben karımı burkasız bir yere yollamıyorum, ancak büyüklerimiz de böyle yapardı. Ama gelecek nesiller bunu değiştirecek" şeklinde konuşuyor. 22 yaşındaki öğrenci Muhammed Tahir de, Kadınlar Günü hakkındaki görüşlerini, "İnsanlar bugünün farkında olsalar da, bunu kabul etmek istemiyorlar" diyerek dile getiriyor. Genç öğrenci, "Kadınlara daha çok özgürlük verilirse bu toplumsal yapıyı değiştirecek, okullar karma olacak, erkek ve kız çocuklara aynı muamelede bulunulacak. Kadınlara daha çok özgürlük verildiğinde bunu iyice abartacaklar" diye konuşuyor. 48 yaşındaki Muhammed Arab, kadınla erkeğin eşit olduğuna inandığını, ancak şeriatın bunu yasakladığını söyleyerek, "Şeriat kadınlara ancak evde çalışmayı, bir yere giderken de yanında kocasının bulunmasını emrediyor. Örneğin bir lokantaya tek başına gidemiyor. Kız çocuklar okula gidebiliyor ancak erkeklerin bulunmadığı sınıflarda ders takip edebiliyorlar" diyor. 56 yaşındaki Öğretmen Züleyha ise görüş bildirmek istemeyen hemcinslerinin aksine sözü alıyor ve duygularını, "Bugün bizim için özel bir gün. Ben liberal bir aileden geliyorum. 2000'li yıllarda bir çok şeyin değişeceğini umuyorum" diye dile getiriyor.
Evrensel'i Takip Et