17 Nisan 2004 22:00
FİŞLEME HATIRASI!
Van'ın Özalp, Saray ve Çatak ilçelerinin ardından Erciş ilçesinde de askerlerin köylülerden fotoğraf istediği ortaya çıktı.
Erciş'in birçok köyünden toplu fotoğraf isteyen askeri yetkililer, uygulamayı 1774 sayılı Kimlik Bildirme Yasası'na dayandırdı.
Edinilen bilgilere göre, Kocapınar Jandarma Karakolu yetkilileri Ekinciler köyü Muhtarı M. Sabri Salgın'ı görevlendirerek, köylülerin fotoğraflarını çekmesini istedi.
Bunun üzerine aldığı fotoğraf makinesiyle geçen hafta köylülerin fotoğraflarını çekme girişiminde bulunan Muhtar Salgın, köylülerin tepkisi ile karşılaştı.
Sadece akrabalarının fotoğraflarını çekebilen Salgın, Kocatepe Jandarma Karakolu'na giderek, "Köylüler fotoğraflarının çekilmesini istemiyor, siz gidin çekin" deyince, karakol yetkilileri "Çekmek isteyenlerin fotoğrafını çek, diğerlerinin de isim listesini getir" dedi.
Konuyla ilgili olarak bilgi veren Ekinciler köyü Muhtarı M. Sabri Salgın, İl Jandarma Komutanlığı'nın istemi doğrultusunda Kocapınar Jandarma Karakolu yetkilileri tarafından kendisinden köylülerin fotoğraflarını çekmesinin istendiğini söyledi. Akrabaları dışında köylülerin fotoğraf çekimine tepki gösterdiğini belirten Muhtar Salgın, "Çevrede bulunan bütün köylüler fotoğrafları çekerek karakola teslim ettiler. Sadece bizim köyümüz kaldı. Ama burada köylüler sorun yaşadı. Şimdi bir köylüye görev vermişiz. Çekmek isteyen köylülerin 2 milyon lira karşılığında fotoğraflarını çekiyoruz" dedi.
Fotoğrafların yanı sıra köylülere bir de form doldurtulduğunu ifade eden Salgın, "Burada ailede yaşayan herkesin kimlik bilgileri yer alıyor. Bunu bütün köylüler doldurup verdiler" diye konuştu.
Hakkâri'de 3. defa isteniyor Daha önce de 2 kez fotoğrafları çekilen Hakkâri'nin Bay köyü sakinlerinden, Merkez Jandarma Karakolu tarafından yine fotoğraf isteniyor. 2001 ve 2002 yılında da kendilerinden fotoğraf alındığını belirten köylüler, 3. kez fotoğraf istenmesinin keyfi olduğunu belirtiyor.
Okul bahçesinde işkence
Burhan Ekinci Atatürk Lisesi 10/B sınıfında okuyan 17 yaşındaki H.Y., 14 Nisan'da okul bahçesinde 3 sivil polis tarafından elleri kelepçelenerek dövüldüğünü, daha sonra götürüldüğü Bağlar Polis Merkezi'nde de işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ileri sürdü. Adli Tıp Kurumu'ndan 5 gün işgöremez raporu alan H.Y.'nin koluna "Adli Tıp" yazılı damga vuruldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunarak, polislerin yargılanmasını isteyen H.Y. yaşadıklarını şöyle anlattı: "Okula gittiğim esnada kapı önünde duran resmi giyimli 3 polis, kimliğimi göstermemi istedi. Kimliğimin yanımda olmadığını söyledim. Bunun üzerine beni dövmeye başladılar. Elimi kelepçeleyerek okulun bahçesine götürdüler. Orada da öğrencilerin ve öğretmenlerin gözleri önünde vurmaya devam ettiler. Dövüldüğümü gören bazı öğretmenler müdahale etmek istedi. Ancak polisler onları uzaklaştırdı. Müdahalede bulunmalarına izin vermedi."
'Kafama telsizle vurdular' Omuzlarında ve sağ kaşının üstünde yara izleri bulunan H.Y., daha sonra götürüldüğü Bağlar Polis Merkezi'nde de sürekli dövüldüğünü belirterek, şunları söyledi: "Beni ellerim kelepçeli olarak arabaya bindirdiler. Arabada 2 polis memuru benim yanıma oturdu. Arabanın içinde yüzüme, belime, göğsüme, kafama şiddetli bir şekilde vurmaya devam ettiler. Beni alıp Bağlar Polis Merkezi'ne götürdüler. Burada da aynı polis memurları nezarette bulunduğum süre içerisinde belime, özellikle böbreklerime, karnıma, kafama vurmaya devam etti. Nezarette kaldığım odaya bu polis memurları dönüşümlü olarak giriyor ve beni dövüyorlardı. Polis memurlarından biri kafama telsizle vurdu. En çok darbeyi suratım aldı."
İHD'ye başvurdu İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi'ne başvurarak yardım isteyen H.Y., "Beni döven polisleri görürsem tanırım. Yaptıkları hiç güzel bir davranış değil. Bunları başkalarına yapmalarını istemiyorum. Okulun öğrencilerine karşı çok kötü örnek oluyorlar. Polislerin yargılanıp, gereken cezalarını çekmelerini istiyorum" diye konuştu.
DEHAP il başkanı gözaltına alındı KONGRA-GEL'in AB tarafından "terör örgütleri listesi"ne alınmasına tepki göstermek için basın açıklaması yapmak isteyen DEHAP'ın İl Başkanı Celalettin Birtane gözaltına alındı. Basın açıklamasına katılmak isteyenlerin kimlikleri ise tek tek kameraya çekildi. Kimliklerini vermek istemeyen DEHAP'lıları da alana almayan polis, çevrede terör estirdi.
Hakkâri'de 3. defa isteniyor Daha önce de 2 kez fotoğrafları çekilen Hakkâri'nin Bay köyü sakinlerinden, Merkez Jandarma Karakolu tarafından yine fotoğraf isteniyor. 2001 ve 2002 yılında da kendilerinden fotoğraf alındığını belirten köylüler, 3. kez fotoğraf istenmesinin keyfi olduğunu belirtiyor.
Okul bahçesinde işkence
Burhan Ekinci Atatürk Lisesi 10/B sınıfında okuyan 17 yaşındaki H.Y., 14 Nisan'da okul bahçesinde 3 sivil polis tarafından elleri kelepçelenerek dövüldüğünü, daha sonra götürüldüğü Bağlar Polis Merkezi'nde de işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını ileri sürdü. Adli Tıp Kurumu'ndan 5 gün işgöremez raporu alan H.Y.'nin koluna "Adli Tıp" yazılı damga vuruldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunarak, polislerin yargılanmasını isteyen H.Y. yaşadıklarını şöyle anlattı: "Okula gittiğim esnada kapı önünde duran resmi giyimli 3 polis, kimliğimi göstermemi istedi. Kimliğimin yanımda olmadığını söyledim. Bunun üzerine beni dövmeye başladılar. Elimi kelepçeleyerek okulun bahçesine götürdüler. Orada da öğrencilerin ve öğretmenlerin gözleri önünde vurmaya devam ettiler. Dövüldüğümü gören bazı öğretmenler müdahale etmek istedi. Ancak polisler onları uzaklaştırdı. Müdahalede bulunmalarına izin vermedi."
'Kafama telsizle vurdular' Omuzlarında ve sağ kaşının üstünde yara izleri bulunan H.Y., daha sonra götürüldüğü Bağlar Polis Merkezi'nde de sürekli dövüldüğünü belirterek, şunları söyledi: "Beni ellerim kelepçeli olarak arabaya bindirdiler. Arabada 2 polis memuru benim yanıma oturdu. Arabanın içinde yüzüme, belime, göğsüme, kafama şiddetli bir şekilde vurmaya devam ettiler. Beni alıp Bağlar Polis Merkezi'ne götürdüler. Burada da aynı polis memurları nezarette bulunduğum süre içerisinde belime, özellikle böbreklerime, karnıma, kafama vurmaya devam etti. Nezarette kaldığım odaya bu polis memurları dönüşümlü olarak giriyor ve beni dövüyorlardı. Polis memurlarından biri kafama telsizle vurdu. En çok darbeyi suratım aldı."
İHD'ye başvurdu İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi'ne başvurarak yardım isteyen H.Y., "Beni döven polisleri görürsem tanırım. Yaptıkları hiç güzel bir davranış değil. Bunları başkalarına yapmalarını istemiyorum. Okulun öğrencilerine karşı çok kötü örnek oluyorlar. Polislerin yargılanıp, gereken cezalarını çekmelerini istiyorum" diye konuştu.
DEHAP il başkanı gözaltına alındı KONGRA-GEL'in AB tarafından "terör örgütleri listesi"ne alınmasına tepki göstermek için basın açıklaması yapmak isteyen DEHAP'ın İl Başkanı Celalettin Birtane gözaltına alındı. Basın açıklamasına katılmak isteyenlerin kimlikleri ise tek tek kameraya çekildi. Kimliklerini vermek istemeyen DEHAP'lıları da alana almayan polis, çevrede terör estirdi.
Evrensel'i Takip Et