1 Nisan 2004 22:00
İstanbul'da tuhaf operasyon
Yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen operasyonlarda onlarca demokratik kitle örgütü, radyo ve dergi basıldı. Bu kurumların çalışanları "DHKP-C örgütüyle ilişkide oldukları" iddiasıyla gözaltına alındı.
Aralarında merkezleri İstanbul'da olan Anadolunun Sesi Radyosu, İdil Kültür Merkezi, Halkın Hukuk Bürosu, Ekmek ve Adalet Dergisi'nin de bulunduğu 11 kurum basılarak, çalışanları gözaltına alındı, bilgisayar ve arşivlerine el konuldu.
Dün sabah erken saatlerde düzenlenen operasyonlarla 25 kişi gözaltına alındı. Polislerin DGM savcısı ve TEDAŞ yetkilileri ile birlikte düzenlediği baskınlarda İdil Kültür Merkezinin arşivlerine el konularak, tiyatro sahnesi ve kafeteryası mühürlendi. TAYAD'ın bilgisayarlarına el konuldu, kaçak olduğu gerekçesiyle tüm binanın elektrikleri kesildi. Baskınların gerekçesi olarak "söz konusu kurumların DHKP-C örgütüyle ilişkide bulunmaları" iddiası gösterildi.
İdil Kültür Merkezi'yle aynı binada bulunan Anadolunun Sesi Radyosu çalışanı Ali Şenol polis baskının şu sözlerle anlattı: "Sabah saatlerinde telefonla radyonun polisler tarafından basıldığını öğrendim. Buraya geldiğimde polisler arkadaşlarımı kelepçelemiş gözaltına alıyorlardı. Bu arada benimle birlikte olan ve ne olduğunu öğrenmek isteyen Devrim Koç'u da gözaltına aldılar. İçeri girdim bütün evraklarımızın dağıtılmış, İdil Kültür Merkezi'nin sahnesinin ve kafeteryasının mühürlenmiş olduğunu gördüm." Olayla ilgili basın açıklaması yapan İHD İstanbul Şubesi ise, "Demokratik kitle örgütlerine yönelik bu baskıcı uygulamalardan derhal vazgeçilmesini ve gözaltına alınanların serbest bırakılmasını, demokrasinin ve insan haklarının bir gereği olarak istiyoruz" talebinde bulundu.
Baskına uğrayan kurumlar ve gözaltına alınanların isimleri şöyle:
Temel Haklar: Şadi Özpolat, Gülsen Salman, Nuray Öğener, Kevser Mızrak, Betül Gökoğlu, Çayan Güner, Yüksel Almaz.
TAYAD: Gülten Tekin, Eylül İşcan, Yaşar Şimşek, Özkan Özgür, Hıdır Gül, İsmail Kara, Yurdum Ali Tokgöz, Talat Şanlı, Hasibe Çoban.
Ekmek ve Adalet: Gülizar Kesici, Yeliz Türkmen, Seval Yaprak, Yılmaz Kaya, Yalçın Akar, Metin Yavuz.
Gençlik Derneği: Mehmet Yayla, Ferhat Özdemir, Perihan Bemirkan, Derya Güler, Serkan Onur Yılmaz, Meryem Özçelik.
Halkın Hukuk Bürosu: Mehmet Doğan, Kudret Sarıgül.
İdil Kültür Merkezi: Gamze Mimaroğlu (Tavır Dergisi Genel Yayın Yönetmeni), Devrim Koç, Ali Arıcı/Beril Güzel (Grup Yorum elemanları), Eylem Yerli.
Avrupa'da da 16 gözaltı İtalya, Belçika, Hollanda ve Almanya'da DHKP/C'yle ilintili oldukları iddiasıyla 16 kişi gözaltına alındı. İtalya'nın Perugia kentindeki operasyonu yöneten Savcı Nicola Miriano, gözaltına alınanların "üst düzey" kişiler olduklarını iddia etti. Operasyon kapsamında 3 de İtalyan'ın gözaltına alındığı açıklandı. İtalyan haber ajansları ise, tutuklananlar arasında, DHKP/C'nin Avrupa sorumlusu olduğunu ileri sürdükleri Avni Er'in de yer aldığını belirttiler.
Erdal'ın ifadesi alındı Brüksel Savcılığı Sözcüsü Lieve Pellens ise, Belçika'da "DHKP-C'ye yönelik olarak düzenlenen operasyonda 8 kişinin gözaltına alındığını, bu kişilerden Interpol tarafından aranan bir Türk'ün'' tutuklandığını bildirdi. Sözcü, operasyonlara ilişkin dosyada Sabancı suikastı faillerinden Fehriye Erdal'ın adının da geçtiğini, çok sayıda kişinin ifadesinin alındığını, ancak Erdal'ın gözaltında bulunmadığını ve tutuklanmadığını bildirdi. Öte yandan, İtalyan polisinin isteği üzerine Belçika, Almanya ile Hollanda'da da DHKP/C'yle ilişkide oldukları iddiasıyla bazı kişiler gözaltına alındı. Bu arada, Türkiye İçişleri Bakanlığı yetkilileri yaptıkları açıklamada, operasyonun, Türk ve Alman polisinin 1 yıldır ortaklaşa sürdürdüğü çalışmalar neticesinde başka ülkelerin de katılımıyla gerçekleştirildiğini bildirdi.
Baskınlar yasa dışı Baskınlar çerçevesinde Halkın Hukuk Bürosu'na da baskın düzenlendi. Bürolarının hukuk dışı bir şekilde arandığını belirten Avukat Zeki Rüzgar, "Arama olayını gerçekleştirmek için alınan mahkeme kararı hukuk dışıdır. Çünkü mahkame kararında aranacak yerin adresi, ne alınacağının belirtilmesi gerekir. Banun haricinde arama tarihi ve saatininde olması lazım. Ve en önemlisi arama gerekçesinin belirtilmesi gerekir" dedi. Rüzgar, yaşanan diğer hukuksuzlukları şöyle aktardı: "Avukatlık bürolarının aranmasına ilişkin prosedür farklıdır. Yani bizim hukuk büromuzda dört kişi çalışıyor. Öncelikle hangi avukata ilişkin suçlama bulunduğu ve ne arandığı belirtilmelidir. Hangi avukatın masasının aranacağının da belirtilmesi gerekiyor. Bunların hiçbirine de uyulmamamış." Avukatların sır saklama yükümlülüğü bulunduğunu da dile getiren Rüzgar, tek tek dava dosyalarının aranmasının hem Avukatlık Kanunu'na hem de Ceza Muakemeleri Usul Kanunu'na (CMUK) aykırı olduğunu ifade etti. Bütün bu yasadışılıklara rağmen polislerin bürolarında arama yaptığını, savcı ve baro gözlemcisi avukatın dosyaların incelenemeyeceği yönünde karar belirtmesi üzerine dava dosyalarının incelenmesinden vazgeçildiğini kaydeden Rüzgar, "Bu hukuk dışı operasyon gözdağı verme amacı taşımaktadır" dedi.
Avrupa'da da 16 gözaltı İtalya, Belçika, Hollanda ve Almanya'da DHKP/C'yle ilintili oldukları iddiasıyla 16 kişi gözaltına alındı. İtalya'nın Perugia kentindeki operasyonu yöneten Savcı Nicola Miriano, gözaltına alınanların "üst düzey" kişiler olduklarını iddia etti. Operasyon kapsamında 3 de İtalyan'ın gözaltına alındığı açıklandı. İtalyan haber ajansları ise, tutuklananlar arasında, DHKP/C'nin Avrupa sorumlusu olduğunu ileri sürdükleri Avni Er'in de yer aldığını belirttiler.
Erdal'ın ifadesi alındı Brüksel Savcılığı Sözcüsü Lieve Pellens ise, Belçika'da "DHKP-C'ye yönelik olarak düzenlenen operasyonda 8 kişinin gözaltına alındığını, bu kişilerden Interpol tarafından aranan bir Türk'ün'' tutuklandığını bildirdi. Sözcü, operasyonlara ilişkin dosyada Sabancı suikastı faillerinden Fehriye Erdal'ın adının da geçtiğini, çok sayıda kişinin ifadesinin alındığını, ancak Erdal'ın gözaltında bulunmadığını ve tutuklanmadığını bildirdi. Öte yandan, İtalyan polisinin isteği üzerine Belçika, Almanya ile Hollanda'da da DHKP/C'yle ilişkide oldukları iddiasıyla bazı kişiler gözaltına alındı. Bu arada, Türkiye İçişleri Bakanlığı yetkilileri yaptıkları açıklamada, operasyonun, Türk ve Alman polisinin 1 yıldır ortaklaşa sürdürdüğü çalışmalar neticesinde başka ülkelerin de katılımıyla gerçekleştirildiğini bildirdi.
Baskınlar yasa dışı Baskınlar çerçevesinde Halkın Hukuk Bürosu'na da baskın düzenlendi. Bürolarının hukuk dışı bir şekilde arandığını belirten Avukat Zeki Rüzgar, "Arama olayını gerçekleştirmek için alınan mahkeme kararı hukuk dışıdır. Çünkü mahkame kararında aranacak yerin adresi, ne alınacağının belirtilmesi gerekir. Banun haricinde arama tarihi ve saatininde olması lazım. Ve en önemlisi arama gerekçesinin belirtilmesi gerekir" dedi. Rüzgar, yaşanan diğer hukuksuzlukları şöyle aktardı: "Avukatlık bürolarının aranmasına ilişkin prosedür farklıdır. Yani bizim hukuk büromuzda dört kişi çalışıyor. Öncelikle hangi avukata ilişkin suçlama bulunduğu ve ne arandığı belirtilmelidir. Hangi avukatın masasının aranacağının da belirtilmesi gerekiyor. Bunların hiçbirine de uyulmamamış." Avukatların sır saklama yükümlülüğü bulunduğunu da dile getiren Rüzgar, tek tek dava dosyalarının aranmasının hem Avukatlık Kanunu'na hem de Ceza Muakemeleri Usul Kanunu'na (CMUK) aykırı olduğunu ifade etti. Bütün bu yasadışılıklara rağmen polislerin bürolarında arama yaptığını, savcı ve baro gözlemcisi avukatın dosyaların incelenemeyeceği yönünde karar belirtmesi üzerine dava dosyalarının incelenmesinden vazgeçildiğini kaydeden Rüzgar, "Bu hukuk dışı operasyon gözdağı verme amacı taşımaktadır" dedi.
Evrensel'i Takip Et