Liman işçileri sokağa çıktı

İspanya'da kamuya ait limanların kapatılmasına karşı haftalardır direnişte olan İspanya'daki binlerce maden işçisi, önceki gün başkent Madrid'de bir araya gelerek hükümet ve muhalefet partilerinin tutumunu protesto etti. 14 Mart'ta yapılacak genel seçimler öncesinde yapılan ve 20 binden fazla liman işçisini katıldığı Madrid'deki gösteride, Başbakan Jose Maria Aznar ve ondan sonra başbakanlık koltuğuna oturması beklenen Mariano Rajoy'nun limanları kapatma planlarını protesto ederek, bu liderlere oy vermeyeceklerini ilan ettiler. Geleceğimiz için... İspanya'nın diğer kentlerinden otobüs ve özel araçlarla Madrid'e gelen ve Velazquez tren istasyonu ününde buluşan işçiler, şehir merkezinde bulunan Calle Goya'ya doğru yürüyüşe geçtiler. Yol boyunca "İşimiz ve ailelerimizin geleceği için limanların kapatılmasına hayır" pankartını en önde taşıyan işçilere karşı polis yoğun güvenlik önlemleri aldı. Polis helikopterleri havada turlar atarak mücadeleci işçiler arasında tedirginlik yaratmaya çalıştı. UGT ve CCOO sendikalarının yaptığı çağrı ile gerçekleştirilen gösteri boyunca, limanların kapatılmasına karşı sloganlar atan işçiler, şehir merkezinde trafiği durdurdular. Kent halkı da liman işçilerine alkışlarıyla destek verdi.

Ortak düşmana karşı Eyleme, şimdilik kapatılması gündemde olmayan limanlardan işçiler de katılarak, "Ortak düşmana karşı hep beraber" pankartıyla, işten atılma tehdidi ile karşı karşıya olan liman işçilerine destek verdiler. Gösteri sırasında sendika yöneticileri tarafından yapılan konuşmalarda, limanların bağlı olduğu kamu kuruluşu Izar'ın, 11 bin işçiyi işten atma, geri kalanları ise düşük ücretle çalıştırma planını asla kabul etmeyeceklerini ve sonuna kadar mücadele edeceklerini bir kez daha vurguladılar. İşçilerin Birliği Sendikası (UTC) Başkanı Candido Mendez mitingde yaptığı konuşmada, "Bugüne kadar yapılan görüşmelerde ne Sepi, ne de hükümet Izar'ı kurtarmaya yanaştı. İşçilerin taleplerini duymak istemiyorlar" dedi. Mendez, Başbakan Aznar'ın sendikanın amacının seçimler öncesinde muhalefetteki Sosyalist Parti'yi güçlendirmek olduğu yünündeki açıklamalarına da tepki gösterdi.

35 bin işçi işini kaybedecek Sendikacılar ayrıca, TİS konusundaki görüşmelerin sürdürülmesi ve limanların kapatılması yönünde yapılan planların derhal iptal edilmesini talep ederek, limanların kapatılmasıyla sadece 11 bin işçinin işini kaybetmeyeceğini, aynı zamanda limanlara bağlı olarak çalışan firmaların da zor duruma düşeceğini belirterek işsizliğin tahmin edilenin de üstünde olacağına dikkat çektiler. Yapılan tahminlere göre, limanların kapatılmasından ötürü toplam 35 bin işçi işini kaybedecek.

Güçlü direniş Şubat ayı ortalarında başlayan 24 saatlik grevi dağıtmak için polis Cazid, Sestao ve Ferrol limanlarındaki gösterilerde silah, göz yaşartıcı bomba ve plastik mermi kullanarak işçileri dağıtmaya çalıştı. Saldırılar sırasında yüzlerce işçi yaralanırken, direniş kırılamadı. Izar'in da bağlı bulunduğu "Sanayide Kamu Ortaklığı Dairesi" (Sepi), yeniden yapılandırma adı altında limanların özelleştirilmesini kararlaştırmıştı. Gelen eleştirileri yanıtlayan Sepi Genel Müdürü Fontero Marin ise, özelleştirmelerin AB Komisyonu'nun kararı doğrultusunda yapıldığını ve geri adım atmlarının söz konusu olamayacağını ileri sürdü. Büyük gösteriden sonra sendikalar tarafından yapılan açıklamada, 14 Mart'ta yapılacak genel seçimlerden sonra grevlerin devam edeceği belirtildi.