22 Şubat 2003 22:00
Etme bulma dünyası
Başbakanlığın önünde kafasına dayadığı tabanca ile 'açım' diye bağırarak eylem yapan Cengiz Baloğlu'nun, hakkını arayan işçileri gözaltına aldığı ortaya çıktı. Sorunlarını yaptığı eylemle duyurmaya çalışan Astsubay emeklisi Baloğlu'nun, sendikalı oldukları için işten atılan ve direnişe geçen Yibitaş işçilerini sürekli gözaltına alan Jandarma Komutanı olduğu öğrenildi.
Yozgat Yerköy'de bulanan Türk-Fransız ortaklı Yibitaş Nakliye Şirketinden bir grup işçi, 1998 yılı Kasım ayında TÜMTİS'e üye olduktan sonra işten atıldı. Bunun üzerine direnişe geçen işçiler, işyeri önünde 16 Kasım 1998'de eylem başlattılar. O zamanlar Baloğlu da Yerköy İlçe Jandarma Komutanı idi. Baloğlu, ilk günden itibaren işçilerin direnişini kırmak için her şeyi yaptı.
Baloğlu komutasındaki jandarmalar, 18 Kasım'da TÜMTİS yöneticilerinin de aralarında olduğu, 40 kişiyi gözaltına aldı. Direniş ocak ayı sonuna kadar devam etti. İşyeri önünden ayrılmayan işçiler soğuktan korunmak için bir lokanta kiraladılar. Lokanta, 1 Ocak 1999 günü Baloğlu tarafından boşaltıldı ve kapısı mühürlendi. Baloğlu, lokantanın özel mülkiyet olduğu ve kiralandığını belirten TÜMTİS Ankara Şube Sekteri Abidin Kandeyer ve iki sendika üyesini "Ben buranın en büyük mülki amiriyim. Bana karşı geleni de tutuklarım" diyerek gözaltına aldı.
İşçilerin çadırlarını yıktı Ocak ayının ilk haftasında Baloğlu, işçileri ve destek veren TÜMTİS Ankara Şube yöneticilerini üç kez gözaltına aldı. Baloğlu, 3 Ocak'da Yibitaş işçilerine destek için Ankara'dan Yerköy'e giden yaklaşık 60 ambar işçisi ve TÜMTİS yöneticileriyle oturma eylemini sürdüren 35 Yibitaş işçisini bir gün boyunca gözaltında tuttu. O dönemde, Baloğlu'nun tavrı defalarca yapılan açıklamalarla kınandı. Ancak, ne Baloğlu vazgeçti ne de işçiler. Baloğlu, 10 Ocak'da işçileri ve işçilere destek veren toplam 55 kişiyi gözaltına aldı. Hırsını alamayan Baloğlu, işçilerin kaldığı çadırları, yatak ve yorganları parçalayarak dereye attırdı. İnsanca yaşam için işlerini isteyen işçilerin direnişi 21 Ocak'da, Baloğlu'nun gözaltıları ve baskılarıyla değil, işverinin işyerini tasfiyesi üzerine sona erdi.
Ve Baloğlu emekli oldu Baloğlu ise olaydan bir yıl sonra, 2000 yılında emekli oldu. Baloğlu, 3 Şubatta başbakanlık önünde yaptığı eylemin ardından gözaltında verdiği ifadede, "Jandarma Astsubayı olarak görev yaparken, 25 yılını doldurduğumda, emekli olmak için görevimden ayrıldım. Emekli Sandığı görevlileri, emekli ikramiyesini alabilmem için 2 yıl beklemem gerektiğini söyledi. Yaşımı doldurup emekli maaşımı almak üzere Emekli Sandığı'na gittiğimde, görevliler bana, 'senin ikramiyen yanmış, artık ikramiye alamayacaksın. Çünkü, sen Yozgat'da bir işyeri açıp, Bağ-Kur sicil numarası almışsın' dediler. Böyle haksızlık olur mu, başbakandan bu haksızlığı gidermesi için eylem yaptım" demişti. Yibitaş direnişinin tanığı, TÜMTİS Ankara Şube Başkanı Nurettin Kılıçdoğan,"İşçilere sürekli 'burada durmayın size sendikanın bir faydası yok' diyordu.Ancak, arkadaşlarımızın net tavrını görünce bu sefer tehditlere başladı. Gözaltında bizimle konuşan bir askere, 'sen neden vatan hainleri ile konuşuyorsun' diyerek, askeri dövdü." dedi.
İşçilerin çadırlarını yıktı Ocak ayının ilk haftasında Baloğlu, işçileri ve destek veren TÜMTİS Ankara Şube yöneticilerini üç kez gözaltına aldı. Baloğlu, 3 Ocak'da Yibitaş işçilerine destek için Ankara'dan Yerköy'e giden yaklaşık 60 ambar işçisi ve TÜMTİS yöneticileriyle oturma eylemini sürdüren 35 Yibitaş işçisini bir gün boyunca gözaltında tuttu. O dönemde, Baloğlu'nun tavrı defalarca yapılan açıklamalarla kınandı. Ancak, ne Baloğlu vazgeçti ne de işçiler. Baloğlu, 10 Ocak'da işçileri ve işçilere destek veren toplam 55 kişiyi gözaltına aldı. Hırsını alamayan Baloğlu, işçilerin kaldığı çadırları, yatak ve yorganları parçalayarak dereye attırdı. İnsanca yaşam için işlerini isteyen işçilerin direnişi 21 Ocak'da, Baloğlu'nun gözaltıları ve baskılarıyla değil, işverinin işyerini tasfiyesi üzerine sona erdi.
Ve Baloğlu emekli oldu Baloğlu ise olaydan bir yıl sonra, 2000 yılında emekli oldu. Baloğlu, 3 Şubatta başbakanlık önünde yaptığı eylemin ardından gözaltında verdiği ifadede, "Jandarma Astsubayı olarak görev yaparken, 25 yılını doldurduğumda, emekli olmak için görevimden ayrıldım. Emekli Sandığı görevlileri, emekli ikramiyesini alabilmem için 2 yıl beklemem gerektiğini söyledi. Yaşımı doldurup emekli maaşımı almak üzere Emekli Sandığı'na gittiğimde, görevliler bana, 'senin ikramiyen yanmış, artık ikramiye alamayacaksın. Çünkü, sen Yozgat'da bir işyeri açıp, Bağ-Kur sicil numarası almışsın' dediler. Böyle haksızlık olur mu, başbakandan bu haksızlığı gidermesi için eylem yaptım" demişti. Yibitaş direnişinin tanığı, TÜMTİS Ankara Şube Başkanı Nurettin Kılıçdoğan,"İşçilere sürekli 'burada durmayın size sendikanın bir faydası yok' diyordu.Ancak, arkadaşlarımızın net tavrını görünce bu sefer tehditlere başladı. Gözaltında bizimle konuşan bir askere, 'sen neden vatan hainleri ile konuşuyorsun' diyerek, askeri dövdü." dedi.
Evrensel'i Takip Et