3 Mayıs 2002 21:00
Meral hükümetle anlaştı
GÜNÜN YAZILARI
IMF'nin "kamu istihdamının daraltılması ve verimliliğin artırılması" adı altında dayattığı işçi kıyımı ve esnek çalışma, Türk-İş'in de imzaladığı bir protokolle hayata geçiriliyor. Devlet Bakanları Kemal Derviş ve Mehmet Keçecilerle birlikte açıklama yapan Türk-İş Başkanı Bayram Meral, sendika temsilcilerinin de içinde bulunacağı bir komisyon oluşturulacağını söyledi. Hükümet ağzıyla konuşan Bayram Meral, "Krizden dolayı durgunluk olan yerlerde emekliliği gelmiş ve üretken olmayan arkadaşlarımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür edilecek" dedi.
'Görüşlerimiz aynı'
Türk-İş yöneticileri dün Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan başkanlığında Devlet Bakanları Derviş ve Keçeciler, Maliye Bakanı Sümer Oral ile Başbakanlık'ta bir araya geldi. Yaklaşık 3,5 saat süren görüşmenin ardından Derviş, Keçeciler ve Meral ortak açıklama yaptılar.
Meral ile aynı görüşü paylaştıklarını söyleyen Derviş, "ortak amaçlarınının mümkün olan istihdamı yaratmak ve bunu sağlarken de, devlet yapısını daha etkin kılmak olduğunu" söyledi. Türk-İş ile "her zaman olduğu gibi anlayış beraberliğine varıldığını" söyleyen Keçeciler de "Çalışanların hakları elbette verilecektir. Çalışmayanlara çalışabilecekleri bir yer gösterilecektir. Netice itibariyle konu ekonomik boyutta ele alınmıştır. Atıl çalışma kaldırılacak, verimli çalışmaya geçilecektir" diye konuştu.
Meral'in gayreti!
İçerisinde sendika temsilcilerinin de bulunacağı bir komisyon oluşturulacağını açıklayan Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral ise "Verimli arkadaşlar varsa, bunların emekliliği söz konusu değil. Krizden dolayı durgunluk olan yerlerde emekliliği gelmiş ve üretken olmayan arkadaşlarımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür edilecek" dedi. Önümüzdeki dönemde üretken olmayanların bir bölümünün memur kadrolarına geçmelerinin sağlanabileceğini kaydeden Meral şunları söyledi: "Diğer arkadaşlarımız işin gereği hükümetimizin imkanları dahilinde çalışmalarına devam edecektir. Şunu söylemek istiyoruz. Ülkemiz ciddi bir kriz geçirmiştir, geçirmek üzeredir. Bu krizden çıkış yolunu arıyoruz. Biz yalnızca temsil ettiğimiz toplumun değil, halkımızı da düşünmek durumundayız. Önemli olan hep birlikte düze çıkmaktır. Bunun gayreti içindeyiz. Kriz açılırsa, en önemli sorun olan işsizlik aşılacaktır."
'Bir hayli işçi' gidecek
DSP Genel Merkezi'nde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Ecevit de bir soru üzerine, "Bu, çok önemli bir gelişme tabii. Kamu kesiminde istihdam sorununun çözümü için, verimlilik açısından çözümü için çok önemli bir adım atılmış oluyor" dedi. Ecevit, protokolün kaç işçiyi kapsadığının sorulması üzerine de "bir hayli işçiyi kapsadığını", ancak kesin rakam vermenin mümkün olmadığını kaydetti.
src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Herkes sokağa çıkmalı Serpil İlgün 1 Mayıs'ı mesai saatinden önce fabrikalarında kutlayan Lombardini'de yanlızca temsilciler 1 Mayıs'a katılırken, ABB Elektronik Sanayi işçileri ise gündüz vardiyası ile alanda yerlerini aldılar. Birleşik Metal'in örgütlü olduğu her iki fabrikanın işçileri, 1 Mayıs'ın resmi tatil günü olarak ilan edilmesini isterken, birlik çağrısı yaptılar. 217 işçinin çalıştığı ABB'de 1 Mayıs alanına gelen 60 kişilik gündüz vardiyası işçileri, kutlamanın ardından fabrikalarına dönerek işbaşı yaptılar. Çalışan arkadaşlarının da 1 Mayıs alanında olmak istediklerini ifade eden Çetin Çiçek, "Aslında tatil günü olması gerekirdi, işveren baskısı ağır bastığı için gündüz vardiyası gelemedi. Biz 16:00-24:00 vardiyası gelebildik. Buradan makinalarımızın başına gideceğiz. Kanunlar bizim aleyhimize, birşey yapamıyoruz ama buraya ne kadar çok gelirsek o kadar fazla kendimizi gösteriririz diye düşünüyorum" dedi.
12 Eylül öncesi... Hasan Karagül de 1 Mayıs'ın tatil edilmesini istiyor. "Yanlız 3 konfederasyon neden bir araya gelip de haklarımızı daha makul, daha mantıklı şekilde savunmuyorlar ben bunu anlamıyorum" diyen Karagül, salonlarda değil, alanlarda olmak gerektiğini ifade etti. Krizin ardından ailesinden 10 kişinin işsiz kaldığını anımsatan Ali Çatal ise herşeyden önce 1 Mayıs'ın resmi tatil günü ilan edilmesini istedi. "Sendikalar ayrı değil bir olacak. Başka türlü bu iş olmaz" ifadeleriyle sözlerini sürdüren Çatal, "Bir yerde değil. Şu topluluğun İstanbul'un heryerinde olması gerekiyor. Sadece fabrikalarda değil, sokaklarda, mahallelerde, herkes sokaklarda olacak. Başka yolu, alternatifi yok" diye konuştu. Hacı Duran Sarıca, 12 Eylül öncesi yapılan sendikacılığı istediklerini belirterek, "Arkadaşlarımız da buraya gelerek, diğer işçilerle tek yumruk olmayı isterlerdi. Ama bunu yapacak gücün olmayınca makine başında çalışıyorsun. Biz de gidip çalışacağız. 12 Eylül önce sendikanın gücü daha başkaydı. Biz bunu arıyoruz" dedi.
Mutlaka değişecek 87'si sendikalı 167 işçinin çalıştığı Lombardini baştemsilcisi Levent Dinlegör ise, 1 Mayıs'ta arkadaşları ile birlikte alanda olamamanın üzücü olduğunu ifade ederek, işyerlerindeki baskılar ve 1 Mayıs'ı karalama kampanyaları nedeniyle bu yıl arkadaşlarının katılamadığını söyledi. Levent Dinlegör, "Bunun değişeceği muhakkak. Çalışanlar 1 Mayıs'ın anlamını anlayacaklar ve şu noktadan sonra 1 Mayıs daha özgür daha coşkulu kutlanacaktır" sözleriyle glecekten umutlu olduğunu söyledi.



Herkes sokağa çıkmalı Serpil İlgün 1 Mayıs'ı mesai saatinden önce fabrikalarında kutlayan Lombardini'de yanlızca temsilciler 1 Mayıs'a katılırken, ABB Elektronik Sanayi işçileri ise gündüz vardiyası ile alanda yerlerini aldılar. Birleşik Metal'in örgütlü olduğu her iki fabrikanın işçileri, 1 Mayıs'ın resmi tatil günü olarak ilan edilmesini isterken, birlik çağrısı yaptılar. 217 işçinin çalıştığı ABB'de 1 Mayıs alanına gelen 60 kişilik gündüz vardiyası işçileri, kutlamanın ardından fabrikalarına dönerek işbaşı yaptılar. Çalışan arkadaşlarının da 1 Mayıs alanında olmak istediklerini ifade eden Çetin Çiçek, "Aslında tatil günü olması gerekirdi, işveren baskısı ağır bastığı için gündüz vardiyası gelemedi. Biz 16:00-24:00 vardiyası gelebildik. Buradan makinalarımızın başına gideceğiz. Kanunlar bizim aleyhimize, birşey yapamıyoruz ama buraya ne kadar çok gelirsek o kadar fazla kendimizi gösteriririz diye düşünüyorum" dedi.
12 Eylül öncesi... Hasan Karagül de 1 Mayıs'ın tatil edilmesini istiyor. "Yanlız 3 konfederasyon neden bir araya gelip de haklarımızı daha makul, daha mantıklı şekilde savunmuyorlar ben bunu anlamıyorum" diyen Karagül, salonlarda değil, alanlarda olmak gerektiğini ifade etti. Krizin ardından ailesinden 10 kişinin işsiz kaldığını anımsatan Ali Çatal ise herşeyden önce 1 Mayıs'ın resmi tatil günü ilan edilmesini istedi. "Sendikalar ayrı değil bir olacak. Başka türlü bu iş olmaz" ifadeleriyle sözlerini sürdüren Çatal, "Bir yerde değil. Şu topluluğun İstanbul'un heryerinde olması gerekiyor. Sadece fabrikalarda değil, sokaklarda, mahallelerde, herkes sokaklarda olacak. Başka yolu, alternatifi yok" diye konuştu. Hacı Duran Sarıca, 12 Eylül öncesi yapılan sendikacılığı istediklerini belirterek, "Arkadaşlarımız da buraya gelerek, diğer işçilerle tek yumruk olmayı isterlerdi. Ama bunu yapacak gücün olmayınca makine başında çalışıyorsun. Biz de gidip çalışacağız. 12 Eylül önce sendikanın gücü daha başkaydı. Biz bunu arıyoruz" dedi.
Mutlaka değişecek 87'si sendikalı 167 işçinin çalıştığı Lombardini baştemsilcisi Levent Dinlegör ise, 1 Mayıs'ta arkadaşları ile birlikte alanda olamamanın üzücü olduğunu ifade ederek, işyerlerindeki baskılar ve 1 Mayıs'ı karalama kampanyaları nedeniyle bu yıl arkadaşlarının katılamadığını söyledi. Levent Dinlegör, "Bunun değişeceği muhakkak. Çalışanlar 1 Mayıs'ın anlamını anlayacaklar ve şu noktadan sonra 1 Mayıs daha özgür daha coşkulu kutlanacaktır" sözleriyle glecekten umutlu olduğunu söyledi.
Evrensel'i Takip Et