9 Nisan 2002 21:00

Arturo Ui hâlâ yükseliyor!

Adolf Hitler'in iktidara yürüyüş öyküsü ile Şikagolu gangster Al Capone'nin öyküsünü bir araya getiren bir oyun "Arturo Ui'nin Yükselişi". Türkiye'de daha önce pek çok tiyatro grubu tarafından sahnelenen Bertolt Brecht'in 2. Dünya Savaşı yıllarında kaleme aldığı bu oyun, bugün İTÜ Sahnesi tarafından bir kez daha sahneye taşınıyor. 1932-38 yılları arasında Almanya'da yaşananların sahne aralarına yansıtılan yazılar yoluyla, "Arturo Ui" adlı gansterin öyküsü ile bütünleştirildiği oyunda, Hitler Arturo Ui ile, Alman sermaye sınıfı karnıbahar tröstüyle, dönemin Almanya Cumhurbaşkanı Hindengburg oyundaki Belediye Başkanı Dogsborough ile özdeşleştiriliyor. Brecht, bu oyunu yazış amacını "küçük burjuva romantizminin büyük katillere duyduğu büyük saygıyı kırmak" olarak açıklıyor ve "Büyük politik suçlular tamamen teşhir edilmeli ve gülünçlüklerinin esası gösterilmelidir. Aslında bunlar büyük politik suçlular değil, büyük suçlu politikacılardır. Bu da tamamen başka bir şeydir" diyor.

Bugünkü faşizm İTÜ Sahnesi'nin böyle bir oyunu oynarkenki amacını ise oyunun reji grubundan Senem Donatan anlatıyor: "Aslında amacımız bu oyunu oynamak değildi. Yaz çalışmalarında Brecht okumaları ve Brecht sahne çalışmaları yaparken, bir kurgu şekillendi. Brecht'in oyunlarından yola çıkarak günümüzdeki faşizmi tartışma eğilimindeydik. Faşizm bugün daha farklı yaşanıyor. Amacımız bunu anlatmaktı". Ancak, "Arturo Ui'nin Yükselişi" ve "Mahagony Kentinin Yükselişi ve Düşüşü" metinlerinden yararlanarak, oluşturmaya çalıştıkları kurgu çalışmalar sırasında "istedikleri düzeyde yerine oturmadığı" için metne dönmeye karar vermişler. Yine reji grubunda yer alan Özgür Akarsu da, "Faşizmi tartışmak çok boyutlu bir sorun. Tıkanmalar yaşandı ve o tıkanmalardan yeniden Brecht'e dönerek kurtulduk" diye özetliyor durumu.

Oyun güncellendi Senem Donatan, Brecht'in tarihsel bir perspektif ile bu oyunu yazdığı dönemde faşizmin çok canlı olduğunu, insanlara etkisinin de farklı yaşandığını belirterek, oyunun sadece "tarihe bir bakış" olarak algılanmamasını amaçladıklarını söylüyor. "Oyunu nasıl bugüne getirebiliriz, güncelleştirebiliriz" sorusunu sorduklarını anlatan Donatan, "Oyunu günümüze taşımamız gerektiğini düşündük. Bu metinde her saniyenin sonunda, Hitler'in öyküsüne bağlantılar var; onlar yerine biz bir Devlet Başkanı'nın yükselişini günümüzdeki bir söyleşi programını temel alarak anlatmaya çalıştık. Öyle bir değişiklik yaptık metinde. Bu da o hikayeyle bağdaşmalar üzerinden gittiler" diyor. Senem Donatan, bugün de geçmişleri karanlık politikacıların var olduğunu; Susurluk'ta bunun açıkça görüldüğünü belirterek, şöyle devam ediyor: "Aslında, oyunu onların bize nasıl yansıtıldığı ile asıl hikayeleri olarak alabiliriz. Televizyonda, söyleşilerde, haberlerde gösterilenler ve karşısında gerçekler. Susurluk'a bakarsak yükseliş öyküsünü bugünün Türkiyesi ile somutlaştırabiliriz". Oyun, bu akşam İTÜ Maçka Mustafa Kemal Amfisi'nde prömiyerini yapacak. 11, 12 Nisan tarihlerinde aynı yerde; 14 ve 16 Nisanda da Ortaköy Afife Jale Sahnesi'nde izleyiciyle buluşacak.

Evrensel'i Takip Et