23 Aralık 1999 22:00

Diyarbakır Demokrasi Platformu

Diyarbakır Demokrasi Platformu
   Demirel'e çıkıyor
ANAP lideri Yılmaz'ın Diyarbakır'daki programı çerçevesinde görüştüğü Demokrasi Platformu, bu görüşmede Yılmaz'a ilettiği talepleri Cumhurbaşkanı'na da iletecek. Cumhurbaşkanı ile yarın görüşecek heyette; Tes-İş Diyarbakır 1 No'lu Şube Başkanı Ali Öncü, İHD Genel Başkan Yardımcısı Osman Baydemir, TMMOB Diyarbakır Koordinasyonu'ndan Zülküf Karatekin, Urfa Barosu Başkanı Sabri Çepik, Van Genç İşadamları Derneği temsilcisi ve Hakkâri Esnaf ve Sanatkârları Odası başkanı bulunuyor.
Diyarbakır Demokrasi Platforum Sözcüsü Ali Öncü, Demirel'e Türkiye'de toplumsal barışın tesisi, eksiksiz bir demokrasinin oluşturulması taleplerini ileteceklerini söyledi. Silahların susmasının barış ve demokrasi atmosferini olumlu yönde etkilediğini belirten Öncü, barışın önünde ayak direyen odaklar olduğunu ve bu süreci baltalamak isteyenlere karşı Demirel'den ciddi bir tutum almasını isteyeceklerini söyledi. Öncü, şöyle konuştu: "Cumhurbaşkanı Sayın Demirel'den Kürt sorununa barışçıl ve demokratik bir çözüm bulunması konusunda ciddi bir tavır ve çaba içerisinde olmasını isteyeceğiz."
Yılmaz'a katılıyorlar
ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın Diyarbakır'da yaptığı açıklamaları ve Demokrasi Platformu ile yaptığı toplantıyı gazetemize değerlendiren Ali Öncü, Yılmaz'ın geç de olsa Diyarbakır'da Kürt sorununun varlığının kabulü noktasında bir açıklama yaptığını belirterek, bu açıklamayı önemli ve tarihsel bir açıklama olarak değerlendirdi. "Yılmaz'la yaptığımız toplantıda kendisinin tespitlerine katıldığımızı dile getirdik" diyen Öncü, Yılmaz'ın "AB yolu Diyarbakır'dan geçiyor" sözlerine katıldıklarını belirtti. Bu söylemin altının doldurulmasını isteyen Öncü, Demirel'in başbakanken "Kürt realitesini tanıyoruz" söyleminin altının doldurulmamasının bölgede devlete bir güvensizliği beraberinde getirdiğini söyledi. Yılmaz'la yaptıkları görüşmede bu tespitlerin, daha öncekilerin akıbetine uğramaması yönünde dikkati çektiklerini belirten Öncü, Yılmaz'dan şu cevabı aldıklarını söyledi: "Biz Kürt sorunu konusunda bütünlüklü bir politika izliyoruz. Bunun gereklerinin yerine getirilmesi için ANAP olarak üstümüze düşeni yerine getirmeye çalışacağız ve yapacağız. Bundan kimsenin kuşkusu olmamalı. Ancak Türkiye'de değişim süreci çok geç işliyor. Biraz sabırlı olmak gerekli."
Mesut Yılmaz'ın bu olumlu açıklamaları karşısında hemen bir karşı tepkinin geliştiğine dikkati çeken Öncü, "MHP lideri Bahçeli'nin AB'ye giden yolun Ankara'dan geçtiği açıklamasında, sanki Diyarbakır'ın bu ülkenin bir parçası olmadığı gibi bir yaklaşım da söz konusu" dedi.
'Sözlerin takipçisi olacağız'
Yılmaz'ın bu açıklamaları sadece siyasi çıkarları için yapmış olabileceğini hatırlatarak, "Bu sözlerin gereği yerine getirilmezse ne yapacaksınız" sorumuza Öncü şu yanıtı verdi: "Yılmaz'ın politik çıkarları birebir onun sorunudur. Biz onun iç dünyasında neler vardır, bilemeyiz. Biz ancak söylenenler ve yapılanlar üzerinden bir değerlendirme yapabiliriz. Biz Sayın Yılmaz'ın açıklamalarına inanmak istiyoruz. Ve bu söylenenler yerine getirildiğinde katkı sunacağız. Bu söylemlerin altı doldurulmadığı vakit, demin söylediğiniz kaygılar doğrulanacaktır ve dolayısıyla ciddi bir güvensizliğe yol açacaktır. Biz Türkiye'nin demokratikleşmesi için içtenlikli bir katkı sunacağız.
Bundan kimsenin kuşku duymaması gerekir. Ama biz asıl icra organı olan parlamentonun bu konuda fonksiyonel olması konusunda bir baskı unsuru olacağız. Yapılanları ve yapılmayanları takip edeceğiz. Mesut Yılmaz bu söylediklerini yerine getirmezse, bu pratik duruşu sergilemezse biz platform olarak bu partilerin değişimi sağlayacak güçte olmadıklarını, bunların halka karşı içtenlikli olmadıklarını, Türkiye ve dünya kamuoyunda söylemeye devam edeceğiz."

Evrensel'i Takip Et