01 Şubat 2014 00:37

Yüreğim bir kemandı

Yüreğim bir kemandı

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Şairliği “Belleğin gölgesinin belleği olmak” olarak tanımlayan Arjantinli Şair Juan Gelman 16 Ocak’ta 83 yaşındayken aramızdan ayrıldı. Acı ve başarılarla örülü yaşamı boyunca daha adil bir dünya ve adalet için yirmiden fazla eseri bizlere armağan eden Gelman, toplumsal belleğin toplumların gelişimi için ne denli önemli olduğunu da bizlere gösterdi.
1976’da yapılan darbeden kısa bir süre önce ülkesinden ayrılan Gelman’ı bulamayan darbeciler onun yerine oğlu (20), kızı (19) ve 6 aylık hamile gelinini alırlar. Dört ay sonra kızını serbest bırakırlar, oğlunu öldürüp bir varilin içine koyar ve üzerini betonla kapatırlar. Gelinini de doğumdan sonra öldürür doğan çocuğunu ise bir polise verirler. 2000 yılında uzun uğraşlardan sonra torununun izine rastlar ve onu yanına alır. Ömrünün son nefesine kadar Diktatör Vileda’nın kaybettiği 30 bin çocuk için adalet ister, kavgasını  verir.
Ben “Şiir yazan bir militanım” diyen Arjantin’in en büyük şairi Gelman, sürgün, adalet, bellek ve kavgayı eksik etmez şiirinden. O, “Efendi gibi konuşun” denilen dille amansız bir iletişime girer, ender görülen bir kıvraklıkla yeni bir şiirsel dil oluşturur. Dili eğer, büker, kurcalar; sözcükleri birleştirir, yeni kelimeler türetir, farklı söz kalıplarını dener. “Binlerce dizeyle devrim yapamayacaksın” der ama hep yazar, bilir ki yazdıkları toplumsal belleğin diri tutulmasında önemli bir görev üstlenecektir.
Juan Gelman’ın bize öğrettiği bir gerçek oldu: Toplumsal belleği olmayan toplumların çağdaş ve adil bir yaşama ulaşma şansları olamaz. Keza insanı ve dünyayı derinden kavrama yetkinliğine ulaşamayanların evrenselliğe ulaşmaları mümkün değildir.
Derin acıların yaşandığı bu coğrafyada acılarımızla yüzleşmenin kalıcı bir barışın anahtarı olduğu gerçeğini Juan Gelman’ı okurken bir kez daha anlıyoruz.
Bir kuş gibi yaşayıp, yüreğini özgürlük şarkısını söyleyen bir keman gibi çalıştıran Gelman, hep bizimle olacaktır; neşe gibi, mutluluk gibi…
Mezartaşı Yazısı
Bir kuş yaşıyordu bende.
Bir çiçek dolanıyordu kanımda.
Yüreğim bir kemandı.

Sevdim ya da sevmedim. Ama ara ara
sevildim. Bana da neşe
kattı: ilkbahar, tutuşan eller,
mutluluğa özgü tüm şeyler.

İşte böyle olmalı insan!

(Burada bir kuş yatıyor.
 Bir çiçek.
 Bir keman.)

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...