03 Mayıs 2014 00:07

Dünyanın gülü Mayıs

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Berken Bereh

Tüm yazıları

Ulusal ve sınıfsal köleliğe, savaşa ve sömürüye karşı emekçilerin, demokrasi güçlerinin ve mazlum halkların günü olan 1 Mayıs ne yazık ki bu yıl da şanına yakışır bir şekilde kutlanmadı. Bunda Türk-İş, Hak-İş, Memur-Sen ve diğer bazı sivil toplum örgütlerinin 1 Mayıs’a emek ve mücadele ekseni yerine farklı anlamlar yükleyerek kutlamaları, diğer sendikalar ve demokratik örgütlerin “Taksim” ısrarı, İstanbul’da hükümetin yolları kapatması, bunda etkili oldu. Anlaşılan o ki asgari kriterlerde bir araya gelmenin ve ortak çıkarlar etrafında güç birliği yapmanın hâlâ önünde bir sürü engel var. Bu da geleceğe yönelik umudumuzu diri tutmanın yanında kuşkulu olmamıza da neden olacak yığınla neden sunmaktadır.
Görece daha az ücret ve sendikasız yığınla insanın yaşadığı Kürdistan’da önümüzdeki yılların 1 Mayısların da sınıf eksenli taleplerin daha çok dillendirildiğine tanık olacağız. Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman, Batman, Silopi gibi önemli kent merkezlerinde geçen yıllara göre daha yığınsal olarak yapılan kutlamalarda atılan sloganlar; ‘‘Taşerona Hayır”, ‘‘Güvensiz İşçiliğe Hayır”, ‘‘Savaşa Değil Emekçiye Bütçe”, ‘‘Ne termik ne nükleer, güneş ve rüzgar bize yeter’’ bunun işaretidir. Elbette bu da Türkiye’deki sınıf mücadelesi ile demokratik mücadeleye olumlu katkı sunacaktır.
Kürt edebiyatında emek ve 1 Mayıs’la ilgili çokça ürüne rastlamak mümkün. Modern anlamda işçi sınıfının cılız olmasına rağmen her türlü baskı ve sömürüye maruz kalan bir halkın edebiyatının emeğe ve güç birliğine duyarsız olması düşünülemez. Adaletin, eşitliğin, özgürlük ve paylaşımın en temel insan hakkı olarak edebiyat yoluyla savunulması sanatın da en temel işlevlerinden biridir. Kürt yazarlar da her dönem de bunu dile getirmişlerdir. Cigerxwîn direniş ve uyanışın yanında emeğin ve emekçilerin de şairi olarak bilinir. O “işçi ve emekçi” şiirinde şöyle seslenir;
Eyvanı büyük saraylar yaparsın
Çok katlı büyük xanlar yaparsın

Ama yaşarsın hayvanlar gibi eski kulübelerde
Ki doludur yılan,çıyan ve eski püskü kilimlerle

Gidin sizi sömürenlerin kapısına
Yapışın onların yakasına

Paylaştırın aranızda tarla,su ve toprağı
Yaşayın kardeşçe mutlu ve barış içinde

“nerelidir”,”nerededir”,”nereye gidiyor”olmasın
Dünya baştan başa bizim olsun
Keza Karlênê Çaçanî,”Mayıs Ayına” adlı şiirinde 1 Mayıs’ın halka kardeşlik, mutluluk, gül yağdırdığını söylemektedir;
Geliyorlar işte dalga dalga/ellerinde kızıl bayraklarla/yılın çiftçileri köylüler arasında/ şarkı söylüyorlar her yanda/ Mayıs ,Mayıs, güzel Mayıs/ Gül yağdıransın üstümüze/ Kardeşlik senle artık daha güçlü/ Her gün Mayıs, ey dünyanın gülü!
Ve benim 1979 da yayınlanan bir şiirimden;
İşsizler, duvar ustaları, ağa yarıcıları…
Irgatlar, öğrenciler, işçiler…
aynı anneden doğan çocuklar gibi
paylaşalım diye hayatı, türkülerle
koşalım kucaklamaya 1 Mayıs’ı… Kutlu Olsun!