05 Kasım 2013 07:56

Müjde! 'Helal fuhuş' doğmak üzere

Müjde! \'Helal fuhuş\' doğmak üzere

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Ben şu son 10-15 yıldır, bizim İslâmcılara bayılıyorum doğrusu. Yalnız bizimkilere değil, Suudi İslâmcılarına da, Mısır, Suriye İslâmcılarına da.
Önce bizim dışımızdakilerden başlayayım, kısaca. Anımsarsınız sanırım, Mısır’ın Müslüman Kardeşleri kadınların manavdan domates ve salatalık almalarını yasaklamıştı. Neymiş efendim, domates kadının tenasül uzvuna, salatalık da erkeğinkine benziyormuş. Bunlara “Çüş” demek eşeklere hakaret sayılır… Mısır’ın bir de iktidardan devrilenleri var. Anayasa’larına koymuşlar, “Kadın kocasından önce ölürse, kocası kadın toprağa verilinceye kadar onunla cinsel ilişkide bulunabilirmiş…” Suudilerin Baş Uleması mı ne, işte öyle bir adam, Suriyeli tüm kadınlara fetvasını yollamış. “Savaşan Suriyeli muhaliflerle yatın, onları tatmin edin, sonunda Cennet’e gidersiniz…”
Bir de beyinleri belden aşağı çalışan en radikal “Seks Budalaları” da El Nusracılarmış. Bu topluluk, yanında kocası, babası, ağabeyi de olsa, sokakta giden bir kadını, eğer beğenirlerse durduruyor, omuzuna elini koyuyor, üç kere “Allahu Ekber” deyip, “Artık benim karım oldun,” diyerek alıp götürüyormuş. Karşı çıkanları da hemen orada infaz ediyorlarmış. Yalnız beğenmedikleri kadınları da, ertesi gün, “İşimize yaramadı,” diyerek serbest bırakıyorlarmış. Tunus İçişleri Bakanı, Tunus Meclisi’nde, Tunus’lu kadınların seks cihadına katılmalarında Türkiye’nin köprü olduğunu söylemiş. Ne kadar gurur duysak azdır…
Bizde de AKP’nin sayesinde bu tip şeyler çoğalmaya başladı. Örneğin eğitimci olması gereken biri, çıktı ortaya, okullarda kızların ve erkeklerin okul içinde ayrı ayrı merdivenlerden inip, çıkmalarını istedi. Neden, bilemiyorum. Belki de kızların bacaklarına takılıyordu gözleri… Bir başkası çıktı, o da hamilelerin sokakta dolaşmamasını istedi.  
En sonunda bir AKP Bakanı çıktı, Hüseyin Çelik. Beyefendi de, televizyondaki bir sunucu kızın dekoltesine takılmış, şöyle diyor: “Öyle bir kıyafet giymiş ki olmaz böyle bir şey. Umuma açık TV’lerde kıyafet seçiminin hassasiyeti vardır. Dünyanın hiçbir yerinde hoş karşılanmaz…” Ve kızı işten attılar.
Bir de bizim Cübbeli bir İslâmcımız var. Sık sık çıkar televizyonlara. Nefis bir adam. Geçenlerde bir röportajı yayınlanmış. Gazeteci soruyor: “Cennette cinsellik var mı?” Yanıt: “Olmaz olur mu? Cinsellik yaşanmasa neye yarardı ki cennete gitmek?” Soru: “Kadınlar hurileri kıskanmayacak mı?” Yanıt: “Ahirette kadınların sinir ve kıskançlık damarları alınacak, yoksa cennette de uğraşamayız. Tertemiz hanımlar olacak. Haset, fesat hiçbir şeyi kalmamış.” Soru, “Erkeklerin hurileri var, peki ya kadınlara?” Yanıt: “Kadınlara ne lazımsa var. Müslüman bir adamla evliyse, adam da cenneti hak ettiyse, zaten kimin karısı olacak? Tabii ki kocasının…”
Neyse Cennet’teki Seksi bir kenara bırakalım, Türkiye’deki Helâl Seks Shop’a bakalım. Şimdilik internet sitesi aracılığıyla ülkemizde hizmete girmiş. Mağazada masaj yağları, geciktirici sprey, kayganlaştırıcı krem gibi ürünler varmış… AKP’lilerin Bakanı Egemen Bağış’ın isteği gerçekleşirse Türkiye paraya para demez. Şöyle bir isteği varmış, Egemen Bey’in: “Helal ürünlerin, denetim altında serbestçe dolaşabilecekleri bir ‘Helal Şengen’ veya ‘Helalgen’ ağı oluşturmanın vakti geldi de geçiyor…”
Bir gazete haberinin girişiyle bitireyim yazımı: “Hükümet kaçakçılık gibi suçlardan yakalananlara, adli cezanın yanı sıra vergi cezası da kesmeye hazırlanıyor. Hükümetin yeni çalışmasıyla fuhuş, kumar, kaçakçılık, tefecilik gibi yasadışı faaliyetlere adli cezanın yanı sıra  vergi cezası kesilebilir. İllegal faaliyetlerden gelir elde edenler, vergi kaçırmış kabul edilecek ve yüzde 2-20 arasında vergi cezası ödeyecek.” (Milliyet, 28.10.2013)
Ne demişti atalarımız, hatta Vergi Dairelerini ana kapısının üzerine yazmışlardı: “Vergilendirilmiş kazanç kutsaldır.”
Bakalım bu “Helal”lerin sonu nereye varacak?  

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa