Türkiye gençliğinin göçmen düşmanlığıyla alabileceği bir yol yoktur. Ancak antiemperyalist, antifaşist mücadeleyle kapitalizmin yarattığı krizleri çözebiliriz.
Gençliğe reva görülen geleceksizlik, güvencesizlik girdabından çıkmanın tek koşulu da yine sermaye programlarının her türlüsüne karşı mücadele etmekten geçiyor.
Biliyoruz ki yakıp yıkanlara karşı bıkmadan usanmadan inşa eden, edecek olan ve bir gün kendi inşa ettiği savaşsız, sömürüsüz bir dünyada barış ve umut dolu bir geleceğe uyanacak olan bizleriz.
Dimitrov, Nazi işgaline karşı Bulgaristan halklarının bağımsızlık savaşının önderi, hayatı boyunca sürdürdüğü amansız mücadeleyle her genç komünist için bir esin kaynağıdır.
Burada gençliğine düşen görev, gerçek sorunun kaynağını gizleyen şoven politikalara yedeklenmemekte geçiyor. Çözümün anahtarı antiemperyalist ve halkların kardeşliğini içeren ortak mücadeledir.
Takımın genç bir kadroya sahip olması, bu turnuva için tecrübesizlik anlamında bazı zaaflar yaratsa da önümüzdeki turnuvalar için umut vaat ediyor.
Hem deneyimli çalışan istemeleri hem de staj yaparak deneyim kazanmak isteyen öğrencilere fırsat tanımamaları şirketlerin, işverenlerin nasıl bir çelişki içerisinde olduğunu bize gösteriyor.
Arkadaşlarımızın çoğu, konservatuvara giriş sürecinde maddi duruma bağlı oluşan dezavantajların adil olmadığını dile getiriyorlar.
Görüyoruz ki devlet tüm imkanlarıyla LGBTİ’lere örgütlü bir saldırı halinde. Yürüyüşte olduğu gibi örgütlülüğümüzü sürdürürsek her gün yürüyüşteki gibi özgürce yürüyebiliriz.
Hipokrat Yemini’nin belki de en önemli anlamlarından biri de mevcut koşullarda bize ne için mücadele edeceğimizi hatırlatması.
Öğrencilerin yaz döneminde kalacak yeri olup olmadığına bakılmaksızın, derslerin başlamasına rağmen kimi yurt başvurularına olumlu-olumsuz dönüş yapılmıyor.
Yalnız değiliz, sayımız kayyumun lüks arabalarından da lojmanlarından fazla.
“Mesleğim bu denli ayaklar altına alınırken, sorgulamayan nesiller yetiştirmek için adımlar atılırken ben öğrencilerime nasıl geleceğe umutla bakmalarını öğretebilirim ki?”
Ulaşımın temel bir hak olarak görülmesi ve her özel şirket gibi ihtiyacı değil kârı gözeten ETUS’un kamulaştırılması talebini yükseltmek elzemdir.
Bu “yenilikler” üzerinde mülkiyet hakkını koruyan, başkalarının yeniliği kullanmasını önleyen mekanizmalar, yenilik sahibi şirketi piyasada tekel haline getirmektedir.
Yaz okulunda ders açılmamasında bile Erdoğan-Şimşek programının hayatımızla bağlantısını net bir şekilde görebiliyoruz.
Suriye’nin güncel durumuna ve Türkiye’nin oradaki güncel pozisyonuna dair tartışmak ve savaşı çıkaranları hedefleyen çözüm önerilerini tekrar tekrar anlatmak ihtiyacımız gibi görünüyor.
İktidar hem gelecek nesli hem de bu nesli yaratacak öğretmenleri ÖMK’yla, MESEM’le ÇEDES’le tam bir kuşatma altına almış durumda.
Son iki haftada oluşan Suriye haritası neyi gösteriyor?
Suriye’de emperyalizm nasıl yok oldu?
AFAD ve 13 kare fotoğraf ve sanat festivali
Öküz’lemeler
Ortadoğu’da yeni döneme girerken vaziyet
Eski dostlar
Evrensel'le dayanışmaya çağrı!
Türkiye’de sermaye Suriyelilerin dönüşünden endişeli. Bir yandan Suriye’nin yeniden imarı için fırsat kollanıyor. Suriyeli işçiler emeğe dayalı işlerde yüzde 63 daha ucuza çalışıyor.
TBMM Genel Kurulunda bugün Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının bütçesi bugün görüşülecek. Çevre Mühendisi Selahattin Beyaz, bakanlığın bütçesini gazetemize değerlendirdi.
OSTİM’de işçilerin gündeminde artan geçim kaygısı ve birçok iş kolunda yaşanan durgunluk var. Bu sebeple işsizlik kaygısı işçilerin zam talebinin önüne geçiyor.
Mecliste bütçe görüşmeleri üzerine söz alan Sağlık Bakanı Kamal Memişoğlu, "istifa" sesleri arasında konuşmasını gerçekleştirdi.
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Suriye'deki son gelişmeleri değerlendirdi.
TBMM Genel Kurulunda bütçe görüşmeleri sürüyor, muhalefet ödeme garantilerine ve şirketlere aktarılacak yüzlerce milyar liraya dikkat çekti.
Kremlin, Suriye’deki geçici hükümetle iletişimde olduklarını ve diplomatik temsilcilerinin korunmasının önem taşıdığını söyledi.
Suriye'de Esad yönetiminin düşmesinin hemen ardından patronlar HTŞ ile 'serbest piyasaya' geçilmesi, küresel ekonomiyle bütünleşilmesi ve ülkenin dışarıdan ‘yatırımlara’ açılması için anlaştı.