Karayolları taşeron işçilerinin kadro isyanı

Kara yollarında çalışan Yol-İş Sendikasına üye taşeron işçiler bütün illerde “Adaleti Arıyoruz” çağrısıyla eylem yaptı.

8 bin 761 taşeron işçisi davayı kazanmasına rağmen ve Ulaştırma Bakanlığına, Karayolları Genel Müdürlüğüne, Maliye Bakanlığına, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına müracaatların yapılmasına rağmen kadro verilmiyor.

Kara yollarındaki taşeron işçiler, yargının kendilerinin Karayolları Genel Müdürlüğü işçisi olduğuna dair karar olmasına rağmen kadroya alınmamalarını protesto için yurt genelinde sokaklara çıktı.

İstanbul’da “Taşeron işçisi köle değildir”, “Her yer rüşvet her yer yolsuzluk” slonganları ile Karayolları 1. Bölge Müdürlüğü önünde toplanan taşeron işçiler, “Yargı kararları uygulansın adalet istiyoruz” pankartı ile E-5 kara yolu kenarında yürüyüş yaptı.

Kara yolları işçilerine TÜRK-İŞ 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, Belediye-İş 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Gülüm, TÜMTİS İstanbul Şube Başkanı Ersin Türkmen, DERİTEKS Tuzla Şube Başkanı Binali Tay, TEKSİF Yedikule Şube Başkanı Sebahattin Çetin, TEKSİF Topkapı Şube Başkanı Naim Akın, TGS İstanbul Şube Başkanı Gökhan Durmuş, Demiryol-İş Haydarpaşa Şube Başkanı Cavit Ocak da destek verdi.

27 AYDIR ADALET BEKLİYORLAR

Basına açıklama yapan Yol-İş İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Erdem Arcan, “Eğer Yol-İş üyeleri sokaklara inmişse diyalog bitmiş demektir. Bizi sokaklara mecbur bıraktılar. Kara yollarında çalışan taşeron işçilerinin Karayolları Genel Müdürlüğü işçisi olduğuna dair Yargıtay karar verdi. Aradan 27 ay geçti. 27 aydır bu kararın uygulanmasını bekliyoruz. Hukukun üstün olduğunun gösterilmesini bekliyoruz” diye konuştu. Demokratik hukuk devletinde Yargıtay kararlarının uygulanması gerektiğine dikkat çeken Arcan, 27 aydır bunun tersinin yapıldığını ama sordukları zaman “Siz haklısınız” denildiğini belirterek, “Haklı olmanın gereği yapılsın ki adalet olsun, hukuk üstün olsun, hak yerini bulsun” dedi. Seçimlerin yaklaştığına işaret eden Arcan, oylarını kullanırken bunları da düşüneceklerini kaydetti. Açıklamanın ardından kara yolları işçileri, mahkeme kararlarını balonlara asarak gökyüzüne gönderdi.

‘KADRO VERİLENE KADAR SOKAKLARDAYIZ’

Van’da 18. Bölge Müdürlüğünde toplanan yüzlerce Yol-İş Sendikası üyesi taşeron ve kadrolu işçiler, taşeron işçilerin mahkeme kararına rağmen kadroya alınmamalarını protesto ederek bir günlük iş bırakma eylemi yaptı. İşçiler adına basın açıklaması yapan Yol-İş Sendikası Van 1 No’lu Şube Başkanı Salih Yargıtay tarafından onaylanmasına rağmen Karayolları Genel Müdürlüğünün işçileri kadroya almadığını belirterek “İşçiler kadroya alınmadığı gibi birilerinin çabalarıyla kara yollarının tüm bölgeleri özelleştirilmeye kapatılmaya çalışılıyor” dedi.

ELAZIĞ’DA VİZİTEYE ÇIKTILAR

Elazığ’da Karayolları 8’inci Bölge Müdürlüğünde toplanan taşeron şirketlerde çalışan işçiler, sendika başkanlarının açıklaması ardından Harput Devlet Hastanesine kadar ıslıklarla, alkışlarla slogan atarak yürüdü.

Yargıtay kararına rağmen kadroya alınmadıkları için psikolojilerinin bozulduğunu belirten  işçilere, “Geçmiş olsun” dileklerini ileterek konuşmaya başlayan Yol-İş Elazığ 1 No’lu Şube Başkanı Mehmet Kara, “Bizler bugün Karayolları Genel Müdürlüğüne bağlı çeşitli birimlerde çalışan işçiler olarak, 3 yıldır süren belirsizliğin sinirlerimizi tahribatı sonucu hastalandık. Biz Karayolları Genel Müdürlüğünün ‘taşeron işçisi’ dediği, mahkemelerin ve yüksek yargının; ‘İşe girdikleri ilk günden beri Karayolları Genel Müdürlüğü’nün işçisidir’ dediği işçileriz” diye konuştu.

30 MARTTA HESAP SORULACAK

Yozgat 65’inci Şube Şefliğinde çalışan 60 taşeron işçi, bu sabah hasta sevki alarak 1 günlük iş bırakma eylemi yaptı. Sabah işyerlerine giden işçiler, iş başı yapmadan topluca yürüyüşe geçip, Yozgat Devlet Hastanesine gitti. Burada, 60 işçinin bir anda muayene olma imkanının olmaması üzerine işçiler, sağlık ocaklarında aile hekimlerine muayene olarak, hasta sevklerini işleme koydu. Kadro beklentilerinin karşılık bulamadığını ifade eden işçiler, şu açıklamayı yaptı: “Hepimiz; ekmeğimizin peşindeyiz. Karnımızı doyuracak kadar ekmek istiyoruz.”

Mersin 5.Bölge Karayolları önünde de taşeron işçiler açıklama yaptı. Yol-İş Şube Başkanı ve Çukurova Bölge Temsilcisi İrfan Gültekin, mayıs 2010’da Karayolları Genel Müdürlüğü bünyesinde “taşeron işçi” adı ile çalıştırılan 9 bin işçi olarak evrensel ve  Anayasal bir hak olan “sendikaya üye olma” hakkını kullanarak örgütlendiğini ancak mahkeme kararlarına rağmen kadro haklarının ellerinden alındığını dile getirdi.

Gültekin, kadro haklarını ellerinden alanlardan 30 Mart’ta hesap soracaklarını kaydetti.  (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

YARGITAY KARARI UYGULANMIYOR

Yol-İş Sendikası Başkan Yardımcı İsmail Tan, yaptığı açıklamada, Türkiye’de bütün illerde sendikaya üye taşeron işçilerin, seslerini duyurmak amacıyla topluca “Adaleti Arıyoruz” çağrısıyla vizite eylem gerçekleştirdiklerini söyledi.

Tan, kara yollarında taşeron işçi olarak çalışanlar hakkında yargı kararlarıyla, Karayolları Genel Müdürlüğü işçisi oldukları yönünde karar verilmesine rağmen, siyasiler tarafından bu kararın uygulanmadığını belirtti. Yargı kararının ayaklar altına alındığını vurgulayan Tan, “8 bin 761 taşeron işçisi davayı kazanmasına rağmen ve Ulaştırma Bakanlığına, Karayolları Genel Müdürlüğüne, Maliye Bakanlığına, Çalışma ve Soysal Güvenlik Bankalığına müracaatlarının yapılmasına rağmen kadro verilmiyor. Yargıtay kararı uygulanmıyor. Sendika olarak bu konuda bizim hassasiyetimiz var” dedi.

Kadro alınmadığı takdirde bu davayı Anayasa Mahkemesine ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götüreceklerini vurgulayan Tan, şunları kaydetti: “Bir yandan da diyalog içerisinde olmaya çalışıyoruz ancak bunu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bilhassa engelledi. Biz yargıya gitmişiz ve Mahalli Mahkeme onay vermiş ve davayı Yargıtaya taşımış ve Yargıtay da bizim lehimize onaylamıştır. Yargıtay kararıyla, Karayolları Genel Müdürlüğünün işçileridir diye tescillemiştir. Yargıtay kararları kedilerine intikal ettirilmiştir. Defalarca toplantı yaptık Maliye Bakanlığı da ‘haklısınız’ dedi ancak maalesef siyasi irade son yedi sekiz aydır ‘Kötü örnek teşkil eder’ diyerek ‘yapamayız’ diyor. Biz de diyoruz ki bu 600 bin işçiyle bizim alakamız yok. Çünkü onlar daha dava safhasındalar ve daha dava bile açmamış. Bir buçuk yıl önce mahkemelerimizi sonuçlandırdık ve üç yıllık bir mücadelenin sonucunda bugün biz bu kadroyla bekliyoruz.”