12 Aralık 2013 20:27

ÇENGELLİ İĞNE

Bir zamanlar, terörist yoktu, anarşist vardı. Bütün gençler anarşist kabul edilir, bu kabule uygun muamele görürlerdi. Devlet büyüklerimiz, canım ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine çıkamamasının tek sorumlusu olarak onları gösterirdi. Memlekette yolunda gitmeyen ne varsa hep bu anarşik gençler yüzünden olurdu.

ÇENGELLİ İĞNE
Paylaş


HER ŞEYİN ÇARESİ “AİLE”

Ayla Belek

Evvel zaman içinde;
Bir zamanlar, terörist yoktu, anarşist vardı. Bütün gençler anarşist kabul edilir, bu kabule uygun muamele görürlerdi. Devlet büyüklerimiz, canım ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine çıkamamasının tek sorumlusu olarak onları gösterirdi. Memlekette yolunda gitmeyen ne varsa hep bu anarşik gençler yüzünden olurdu.
Sonra cunta geldi. Arada da gelip gittikleri olmuştu ama bu seferkiler pek bir becerikli çıkmışlardı. Gençlerin anarşi sorunu çözüldü. Artık ev sahipleri gönül huzuru ile gençlere kapılarını açtılar. Üç beş genç bir araya gelip bodrum katlarında, izbe, karanlık, rutubetli demeden, tüm evleri öğrenci evi haline getirdiler. Normalde kiracı bulamayacak ev sahiplerinin yüzleri gülmeye başladı. Bir yerine üç katı, beş katı kira alıyorlardı. Diğer ev sahipleri de kira bedellerini rayice göre ayarladılar. Al sana ekonomi dersi. Arz talep meselesi efendim, ne kadar ekmek o kadar köfte.
Gel zaman git zaman, gençler hiç uslu dururlar mı? Bu sefer de terörist oldular. Yalnız terörist olsalar neyse, ahlakları da bozuldu. Bir kadın, bir erkek yan yana gelirse ne olur? Kadın hemen kuyruk sallar, erkeğin nefsini köreltiverir. Gençlerin aklında artık iki şey vardı; seks ve teröristlik. Genç kadınlar fingirdiyor, genç erkekler de bomba yapımıyla uğraşıyorlardı. Sonra ikisi birden içki içiyor, alemlerde kendilerinden geçiyorlardı.  Devletin derhal el koyması gerekiyordu ki; koydu.
Yüce devletimiz olacakları önceden görmüş bilmiş idi, panzehiri hazırdı. Aile.
Aile kurunca ne olur? Gençler bomba yapmakla uğraşmaz, kadınlar yalnızca kocalarına fingirderlerdi. Böylece canım ülkemiz yine muasır medeniyetler seviyesine çıkmak için didinmeye devam edebilirdi. Devlet büyüklerimiz derhal kolları sıvadılar. Önceliği eğitime verdiler. Kadın denilen yaratık, erkeği her daim baştan çıkaracağı için, yaşı küçük denip hoş görülmemeliydi. Eh malum, sınıflar pek bir kalabalık. Bir sırada dört çocuk, beş çocuk yan yana oturabilir. Bacakları birbirine değebilir. Kız erkek ayrılmalı, kızlar erkenden baş göz edilmeliydi. Öğrenci evlerinde ahlaka aykırı hareket edileceğinden, hiç olmazsa imam nikahı kıyılıp ahlaka uygun evler haline getirilmeliydi. Yapacak çok iş vardı. Allahtan aileden sorumlu bakanlık kurmuştuk ki bu da devletin ne kadar öngörülü olduğunun biricik örneği idi.
Terör meselesine gelince;
Her ayağa kalkan barış diye nutuk atmasını biliyor ama terör nasıl çözülecek desen tık yok. Devletimiz, boşuna mı yırtınıyor aile diye. Hemen Barzani çağrıldı. İbrahim hasta yatağından kaldırıldı. Büyüüük bir düğün organize edildi. 400 çift evlendirildi. Hem de çil çil altın hediye edilerek. Modaya uyuldu, devletlilerimiz ve misafir sanatçılar hep birlikte şahit oldular nikah kıyıldı. Bir de konser, daha ne isteriz. Kürt sorunu çözüldü, terör bitti. Sırada ne var.
Devleti bilmem ama ben bu hikayeden sıkıldım. Bu kerevete çıkmaya hiç niyetim yok. Benim başıma elma değil gaz bombaları düşüyor. Aileniz de sizin olsun ahlakınızda.  
    
 

ÖNCEKİ HABER

Kutsal ailenin vazgeçilmez neferleri

SONRAKİ HABER

Anneyle kızın muhafazakar kuşatmayla imtihanı …

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...