Şenlik var dediler geldik
Şenlik boyunca kimi konserler iptal edildi, sanatçılar sahne alamadı, öğrenciler olup bitenden haberdar edilmedi. Biz de İstanbul Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu Biyomedikal Bölümü Öğrenci Temsilcisi Eren Kahya’ya hem bu aksaklıkların nedenlerini hem de şenliği nasıl değerlendirdiğini sorduk.
Konserlerin iptaline neden olan olaylar nasıl başladı?
Eren Kahya: Çarşamba akşamı Gripin ve Hande Yener sahne alacaktı. Önce Gripin sahnede yerini aldı daha sonra plaketi verildi ve son konuşmasını yapıp sahneden ayrıldı. Biz Hande Yener’in sahne almasını beklerken ışıklar söndü. Hiçbir açıklama yapılmadan öğrencilerin dağılması beklendi. Tam anlamıyla hayal kırıklığı yaşadık. Derdimiz Hande Yener’in şarkılarına eşlik etmek değildi ancak birçok öğrenci bu konserler için planlarını iptal edip farklı yerlerden Avcılar’a geldi.
İnsanların mağdur edildiğini gördük. Sanatçı ve öğrenciye büyük saygısızlık yapıldı. İstanbul Üniversitesi’ne yakışmadı. Üniversite yaptığı açıklamada menajerleri suçladı, hukuki işlem başlatılacağı söylendi. Menajerler de ses ve ışık sistemlerinin parasının ödenmediğini öne sürerek anlaşma şartlarının yerine getirilmediğini söyledi. Diğer konserler de iptal edildi. Olan öğrencilere oldu.
Bahar Şenliği’ni nasıl değerlendiriyorsun?
Eren Kahya: Bahar Şenliği denilince aklıma insanların özgürce hareket edip kampüste rahatça eğlenebildikleri etkinlikler geliyor. Ancak bu duyguları tam anlamıyla yaşamıyoruz. Şenliğin olduğu saatlerde derslerimizin olması hem eğlenmemizi hem de derslerimize yoğunlaşmamızı engelliyor. Avcılar Kampüsü’nde böyle bir şenlik için yeterli alan olmadığını düşünüyorum. Şenlikler otoparkta yapılıyor. Halay çekmekte bile zorlanıyoruz. Güvenlikler okul dışındaki alanlarda bile öğrencilere karışıyor. Orman ve göl kenarında arkadaşlarımızla otururken rahatsız ediliyoruz.
KENDİMİZ KARAR VERMELİYİZ
Sence bir üniversitenin Bahar Şenlikleri nasıl yapılmalı?
Eren Kahya: Bence Bahar Şenliği gibi organizasyonları öğrenci kulüplerinin, öğrenci temsilciliklerinin düzenlemesi gerekir. Üniversite yönetiminin ve firmaların, şenlikleri öğrencilerin gözünden değerlendirebileceklerine inanmıyorum. Biz nasıl eğleneceğimize kendimiz karar vermeliyiz. Kampüsün içinde üniversiteyle alakası olmayan İngilizce eğitim kurslarının reklam yapmasından rahatsız oluyoruz. Banka çalışanlarının her yerde kredi kartı başvurusu yaptırmaya çalışmasını istemiyoruz. Markaların standlarını görmek istemiyoruz. Öğrenciler kendi standlarını kurabilir. Sanatçılara para ödemek yerine yetenekli öğrenciler sahne alabilir. Edebiyata, bilime, sanata ve spora dayalı etkinlikler yapılabilir. Go Kart’a para vermek yerine öğrencilerin kendi ürettikleri arabalarla yarışlar düzenlebilir. Sonuçta birçok mühendislik öğrencisi var bu üniversitenin. Tiyatrolar sahnelenebilir. Kısa film, resim, dans yarışmaları yapılabilir. Düşündükçe akla birçok şey geliyor.
Daha farklı daha özgün daha renkli bir ortam olmalı. Mesele para harcayarak insanların eğlendiğini zannetmesi değil. Öğrencilerin bir şeyler üretip ortaya koyması, emek vermesi. İşte ben buna eğlence derim.
AMAÇ EĞLENDİRMEK DEĞİL
Etkinlikler yeterli değil. Bungee Jumping yapmak istesek 75 TL gibi öğrenciyi zorlayacak ücretler talep ediliyor. Okulumuzun radyosu varken özel radyo kanalları yayın yapıyor. Ödediğimiz harçların şirketlere bağış yapıldığını düşünüyorum.
Farklı müzik kültürlerine yer verilmiyor. Konser verecek sanatçıların anket yapılarak belirlendiği söyleniyor. Öğrencilerin bu anketlerden haberleri dahi yok. Yemekhaneye yapılan zamlardan sonra yemek kartına her gün 5 TL yüklemek zorundayız. Şenlik bünyesindeki yemek standlarındaki ürünler yemekhaneden bile pahalı. Ben o standlardan yemek alıp yiyemiyorum. Birçok arkadaşımız da aynı durumda. Kiralanan standların parasını öğrencilerden çıkartıyorlar. İki yıldır Bahar Şenlikleri’nin Öğrenim Kredileri’nin yattığı döneme denk gelmesi aklımda soru işareti bırakıyor. Organizasyonun amacının öğrencilerin eğlenmesini sağlamak değil firmaların cebini doldurmak olduğunu düşünüyorum.
Evrensel'i Takip Et