08 Haziran 2023 12:43

İris Gölü bu sefer de GES tehdidi altında

Daha önce yazlık konut için suları boşaltılarak kurutulmak istenen Karaburun Yarımadasının tek sulak alanı İris Gölü şimdi de çevresine yapılan Güneş Enerji Santrali (GES) tehdidi altında.

Fotoğraf: Karaburun Yerel Fok Komitesi

Reklam

Özer AKDEMİR
İZMİR

Karaburun Yarımadasının tek sulak alanı olan İris Gölü’nün başı dertten kurtulmuyor. Daha önce yazlık konut yapılması için suları boşaltılarak kurutulmak istenen göl şimdi de çevresine yapılan Güneş Enerji Santrali (GES) projeleri nedeniyle tehdit altında. Karaburun Yerel Fok Komitesi ÇED süreci başlayan GES projesinin bölgenin önemli doğa alanı olma özelliğine ciddi zararlar verebileceği ve geri dönüşümü olanaksız tahribatlara neden olabileceği uyarısında bulundu.

KANAL AÇILARAK GÖL SULARI BOŞALTILMAK İSTENMİŞTİ

Karaburun’un tek sulak alanı olmasına ve koruma altında bulunmasına rağmen 1970’li yıllarda kadastro geçirilerek parsellenen İris Gölü’nde bir süre sonra suların kurutularak yazlık yapılması gündeme gelmişti. Bu nedenle göl sularının boşaltılması için açılan kanallara itiraz eden ve konuyu yargıya taşıyan Karaburunluların mücadelesi sonuç vermiş, açılan kanallar kapatılmıştı. Bir süre sonra su tutmaya başlayan gölde ki biyo-çeşitliliğin ve kuş türlerinin kısa zamanda çoğalması yörede yaşayan yurttaşları sevindirmişti.

KARABURUN YEREL FOK KOMİTESİNDEN DEĞERLENDİRME RAPORU

Geçtiğimiz ay içerisinde Karaburun İlçesi Küçükbahçe Mahallesinde 30 bin metre karelik bir alanda Teknika Plast. San. ve Tic. A. Ş. tarafından başlatılan GES projesi ÇED süreci İris Gölü ile ilgili endişeleri yeniden canlandırdı. Karaburun Yerel Fok Komitesi GES Projesi ÇED raporuna ilişkin Yarımadada çalışmalar yürüten farklı disiplinlerden uzmanların görüşlerini alınarak bir değerlendirme raporu hazırladı. İlgili birimlere sunulan değerlendirme raporunda projenin Özel Çevre Koruma Bölgesi  (ÖÇKB) olan Yarımada’nın korunması gereken yerel ekonomisine, kültürüne ve doğasına hiçbir katkıda bulunmayacağı gibi bu durum koruma vizyonuna da/tamamen ters düştüğünü de dile getirildi.

İRİS GÖLÜ NASIL KORUNACAK?

Proje alanının Karaburun Özel Çevre Koruma Bölgesi’nin tek sulak alanı olan bölgedeki kuş türlerinin üreme ve konaklama noktası olan İris Gölü’ne yaklaşık 600 m mesafe olduğuna dikkat çekilen raporda, projenin birinci derece doğal sit alanına bitişik olduğu belirtiliyor. İris Gölü ve çevresine ilişkin koruma ilkelerinin belirlenmediğinin altı çizilen raporda, alandaki önemli flora ve fauna varlığının detaylıca ortaya konulmadığı gibi kümülatif etki analizine ilişkin çalışmaların da yapılmadığı ifade ediliyor. Yörenin ÖÇKB ilanından sonra tüm itirazlara rağmen kurulumuna onay verilen Karaburun GES projesinin yeni yapılmak istenen proje alanına bitişik aynı imar planı kapsamında olduğuna vurgu yapılan değerlendirmede bu projenin de Birinci Derece Sit alanı içinde yer alan İris Gölü’ne ve Karareis barajının drenaj kanalına bitişik olduğu belirtiliyor.

GES’LER ÇEVRESİNİ NASIL ETKİLİYOR?

GES’lerin ekosistem ve biyolojik çeşitliliğe en önemli etkisinin kapladıkları geniş alanla ilişkili olduğuna dikkat çekilen değerlendirmede, şu görüşlere yer veriliyor; “Büyük alanlar kaplayan bu santraller, çevrelerinde yoğun bir ışık yansıması yaratmakta ve ısıl dengenin bozulmasına neden olmaktadır. Güneş enerji santrallerinin yakınında yapılan ölçümlerde yoğun yansıma ve ısıl dengenin değişiminden olumsuz etkilenen kuşların, böceklerin öldüğü ve kuşların göç hareketlerini de olumsuz etkilediği tespit edilmiştir. Bu kapsamda yapılan değerlendirmelerde, güneş enerji santrallerinin yer seçiminde “çevresel etkiler” ön plana çıkmaktadır. Çevresel açıdan korunması öncelikli alanlara güneş enerji santrali kurmak bir yana bu hassas bölgelerin etki alanı içinde veya yakınında yer seçimi yapılmasından kaçınılması büyük önem taşımaktadır”.

“ÇED SÜRECİ İPTAL EDİLSİN”

ÇED süreci başlatılan GES projesinin, Karaburun-Ildırı Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içerisinde, birinci derece doğal sit alanı ve sulak alan gibi hassas alanların yakınında olduğuna vurgu yapan Komite, proje alanı etrafında uluslararası anlaşmalarla korunan türler bulunmasının projenin yer seçiminin uygun olmadığını gösterdiği görüşünü dile getirdi. Karaburun Fok Komitesi tarafından açıklanan uzman görüşünde şöyle deniliyor; “Özel Çevre Koruma Bölgesi ve Önemli Doğa Alanı statüsünde olan Karaburun Yarımadasının yüzde 89’unu kapsayacak şekilde 7 RES proje sahası bulunmakta iken ikincil bir enerji sisteminin kurulması sonrasında gerek insan sağlığı gerekse doğal çevre, özellikle sulak alan ve kuş popülasyonu için geri dönüşümsüz bir yıkıma sebebiyet vermeyeceğini varsaymak, oldukça saf bir iyimserliktir. Bu nedenle GES projesinin kurulumu şu an ve gelecek için yüksek bir endişe sebebi ve meydana gelecek çevresel yıkımın sadece zaman olarak belirsizliğinden ibarettir”. Komite GES Projesi ÇED sürecinin iptal edilmesini talep etti.

 

Reklam