Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tosun, Kılıçdaroğlu'na yönelik provokasyonu değerlendirdi
Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na Adıyaman’da yapılan provokasyonu değerlendiren Prof. Dr. Tanju Tosun, "İktidarın dili provokasyonlara kapı açıyor" dedi.

Fotoğraf: CHP
Şerif KARATAŞ
İstanbul
Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ramazan Bayramı’nın birinci gününde 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin yerle bir ettiği Adıyaman’a gitti. Kılıçdaroğlu ilkin mezarlıkta sözlü bir provokasyonla karşılaştı. Sonrasında Kâhta ziyaretini de iptal etmek zorunda kaldı. Adıyaman’da yaşanan provokasyonu Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun ile konuştuk.
Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun | Fotoğraf: Kişisel arşiv
Kılıçdaroğlu’na yönelik yapılan provokasyonların Türkiye siyasetinde maalesef ne ilk ne de son olacağına vurgu yapan Tosun, “Çok partili siyasal yaşamda 1950’lerden itibaren siyasal muhalefete yönelik bu tür provokasyonların özellikle seçim dönemlerinde yoğunlaştığına tanık alıyoruz. Genellikle dinsel ya da etnik referansların tetikleyiciliğinde artan bu tür eylemlerin ardında öncelikle siyasal kültürde siyasal muhalefete yönelik olarak elitlerin üretip tedavüle soktuğu kutuplaştırıcı, dışlayıcı siyasal dil etkilidir. Bu dil muhalefete haddini bildirmek için fırsat kollayan kitleler için maalesef can suyu olmakta, şartlar müsait olduğunda bu kitleler harekete geçmektedir” ifadelerini kullandı.
‘VAKIF GÖREVLİSİ İDDİASI DÜŞÜNDÜRÜCÜDÜR’
İnancın bir toplumsal, siyasal kesimin tekelinde olduğuna ilişkin bir kesimde hakim olan sorunlu anlayışın muhalif unsurlara, muhalefet elitlerine dini inanç üzerinden had bildirme çabasının, sonuçta bu tür provokasyonlara neden olduğuna dikkat çeken Tosun, “Olayın politik, kültürel nedenleri kadar, ekonomik arka planı da göz ardı edilemez tabii ki. Kılıçdaroğlu’na yönelik provokasyona katılanlar arasında iktidar partisi teşkilatı ve aynı çizgideki vakıf görevlisinin olduğu iddiası çok düşündürücüdür. Bu gerçek ise, eylemin ardında yatan dinamiği de anlamamız kolaylaşıyor” değerlendirmesinde bulundu. Tosun, olası bir iktidar değişikliğinde, bugünün muhalefetinin yarının iktidarı olacağından endişe duyanların endişe kaynakları muhtemelen iktisadi kaynaklardan, kaynak dağıtma mekanizmalarından yararlanmalarının son bulacağı, yani akan suyun tükeneceği endişesine vurgu yaptı.
‘MUHALEFET PROVOKASYONLARIN ZARARLARINI HALKA İYİ ANLATMALI’
14 Mayıs yaklaştıkça, gerilim siyaseti ve olası provokasyonlara karşı, muhalefetin tutumuna ilişkin de Tosun, “Hangi gerekçe olursa olsun, muhalefet bu gerilim siyaseti karşısında provokasyonlardan uzak durmalıdır. Nitekim Kılıçdaroğlu’nun gezisini kısa kesmesi provokasyonlara karşı çok iyi bir yanıttır. Bundan sonra yapılması gereken; sağduyulu bir şekilde bu tür eylemlerin yol açacağı zararlar konusunda halkı bilinçlendirmek, sükunete davet etmektir. Tabii ki güvenlik güçlerini de bu tür olası provokasyonlara karşı önleyici tedbir alma konusunda daha etkin olmaya davet etmek gerekir” ifadelerini kullandı.
PROVOKASYONA KARIŞANIN AKP VE MHP’Lİ VEKİLLERLE FOTOĞRAFI VAR
Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik provokasyonda öne çıkan kişilerden birinin, AKP’li milletvekilleri ve Sinan Ateş cinayetinin kilit isimlerinden olan MHP’li Olcay Kılavuz’la fotoğrafları ortaya çıktı. Artı Gerçek’in haberine göre, türbe çıkışında Kılıçdaroğlu’nu “Biz Müslüman’ız” gibi sözlerle hedef alan Abdullah Dağ, mart 2022’deki Ankara ziyaretinde AKP’li Milletvekilleri Halil Fırat, Ahmet Aydın’ın yanı sıra Kılavuz’u ziyaret ettiği fotoğrafları Facebook hesabından paylaşmış.
CHP’Lİ TANAL’DAN URFA İÇİN UYARI
CHP Urfa Milletvekili Adayı Mahmut Tanal, Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kenti ziyareti öncesi provokasyon ihbarı aldıklarını söyleyerek, yaşanabilecekler konusunda yetkilileri uyardı. Twittter hesabından açıklama yapan Tanal, Urfa için provokasyon ihbarı aldıklarını belirti. Sürekli sahada olmasının birilerini fena rahatsız ettiğini anlatan Tanal, Kemal Kılıçdaroğlu’nun fotoğrafının olduğu seçim otobüsünün park halinde durmasına tahammül edilmediğini savunarak şunları söyeldi: “Polisevinin karşısında park ettiğimiz seçim otobüsümüz, araç giriş çıkışını etkilemediği, trafiği aksatmadığı, yolu kapatmadığı halde “Şikayet geldi” denilerek bulunduğu yerden kaldırıldı. Akşamları güvenlik gerekçesiyle seçim otobüsümüzü Emniyetin karşısında park halinde bırakıyorduk. Eğer seçim otobüsümüze yönelik herhangi bir saldırı gerçekleşirse sorumlusu Şanlıurfa Valiliğidir, Şanlıurfa İl Emniyet Müdürlüğüdür!”
Evrensel'i Takip Et