17 Haziran 2022 04:26

Geçinemiyoruz, bu gerçeği herkes kabul ediyor

"Ekmeğimizi büyütmek de zamları durdurmak da elimizde. Yeter ki birlikte mücadele edelim. Ortak talepler etrafında birleşip yan yana gelmekten başka çaremiz yok."

Geçinemiyoruz, bu gerçeği herkes kabul ediyor

Fotoğraf: Unsplash

Bir plastik işçisi
Esenyurt/İstanbul

Merhaba Evrensel okurları, sizlere Esenyurt’ta bulunan çalışanların büyük çoğunluğunu muhafazakarların oluşturduğu bir plastik ambalaj fabrikasından yazıyorum. Her gün gelen zamlar karşısında işçiler büyük tepki gösteriyor aslında. Çünkü ücretler değişmiyor. 10 yıllık bir işçinin 5 bin 500 TL maaş aldığı fabrikada işçiler için yaşam her geçen gün zorlaşıyor. Sendikalı işletmelerde 6 ayda bir yapılan ücret zamları işçilere bir süre nefes aldırsa da bizim gibi sendikasız işletmelerde asgari ücret zammını beklemek artık dayanılmaz bir hal aldı. Temmuz zammı beklentisi her geçen gün artıyor.

Markete gitmeye korkan işçiler artık arabalarını çalıştırmaya da korkar oldu. Yakıta gelen zamlar en büyük tartışma konusu. Suriye’ye operasyon başlatılacağı için petrol zamlarının geldiğini, dış güçlerin müdahale ettiğini düşünenler de var. Bu düşünce devlet bekasının her şeyden önce geldiğini, sabretmemiz gerektiğini telkin ediyor. İki işçi konuşurken biri diğerine, “Bugünler de geçer Coşkun, sabret” diyor. Coşkun da “Abi 100 liraya 4 litre benzin bile alamıyoruz, nasıl sabredeceğiz” diyor. Yine AKP’ye oy vermiş başka bir işçi hayat pahalılığını konuşurken “Her sene oy vermeyeceğim şu iktidara diyorum, sandığa gidince yine oy veriyorum. Ben aslında kararsız seçmenim ama kime oy vereceğiz, bak Büyükşehir’i İmamoğlu aldı ama ne yaptı İstanbul için?​” diyor: “Bir çivi bile çakmadılar İstanbul’a.”

“Ev kiralarının 3 bin TL olduğu Esenyurt’ta asgari ücretle insanlar nasıl geçinecek?​”, “İki çocuk okutuyorum, sadece servis ücretlerinin biri 900 TL biri 650 TL gerisini sen düşün” cümleleri...

Geçinemiyoruz. Bu gerçeği herkes kabul ediyor ama bir çıkış yolu da bulabilmiş değil işçiler. Muhalif işçiler de sokağa çıkmaktan korkuyor, hükümetin baskı politikası sesini çıkartanın ‘FETÖ’cülükle suçlanması, hukuk sisteminin iktidarın elinde oyuncak olması, işçilerin en demokratik hak arama eylemlerine bile nasıl müdahale edeceğinden bahsediyorlar birbirlerine. “Zamlara karşı eylemde gözaltına alınsak derdimizi anlatana kadar 6 ay bekleriz içeride” diyor arkadaşına.

Tüm bu sohbetler bir vardiyada yaşananlar. İşçiler her çay molasında çalışma esnasında benzer sohbetler yapıyor. Biz birlik olmazsak zamlara dur demezsek bu kısır konuşmalar devam edecek. Ekmeğimizi büyütmek de zamları durdurmak da elimizde. Yeter ki birlikte mücadele edelim. Ortak talepler etrafında birleşip yan yana gelmekten başka çaremiz yok.

Evrensel'i Takip Et