01 Ekim 2020 09:16

Nor Zartonk: Kafkaslar’da savaşa hayır, barış hemen şimdi!

Nor Zartonk, Azerbaycan- Ermenistan arasındaki çatışmalara dair "Kafkaslar’da savaşa hayır, barış hemen şimdi!" diyerek ateşkes ve kalıcı barış çağrısı yaptı.

Fotoğraf: @NorZartonk'un Twitter hesabından alınmıştır.

Paylaş

Türkiyeli Ermenilerin oluşturduğu bir örgütlenme olan Nor Zartonk, Azerbaycan- Ermenistan arasındaki çatışmalara dair "Kafkaslar’da savaşa hayır, barış hemen şimdi!" başlıklı açıklama yayımladı. Nor Zartonk zaten hâlihazırda Türkiye’de nefret söyleminin ilk öznesi olan Ermenilerin tarafı olmadıkları bir çatışma nedeniyle yine ötekileştirilmeye ve nefret söylemine maruz kaldıklarını belirterek "Bizler, Türkiye‘nin savaşı kutsayan ve destekleyen tavrını kınıyoruz. Savaşın kazananı olmayacağını, halklar için ölüm ve yoksulluktan başka bir anlamı olmadığını bir kez daha haykırıyoruz. Bu bağlamda başta Türkiye olmak üzere tüm dünyadan savaş karşıtlarını ateşkes ve kalıcı bir barış için harekete geçmeye davet ediyoruz" dedi.

Nor Zartonk'un "Kafkaslar’da savaşa hayır, barış hemen şimdi!" başlıklı açıklamasının tamamı şöyle:

"Artsakh’ta (Dağlık Karabağ) savaş yaklaşık 30 senedir devam ediyor. Büyük bölümü ateşkes rejimi altında geçen bu süreçte diplomatik çabalar ne yazık ki barışı sağlayabilmiş değil. Kafkasya’nın merkezinde kapanmayan bu yara bölgeye nüfuz etmek isteyen üçüncü devletlerin, enerji ve silah ticaretinin bir enstrümanı olarak dönem dönem kanatılmakta ve Artsakh (Dağlık Karabağ) halkı belirsizliğe ve ölüme mahkûm edilmektedir. 27 Eylül sabahı ateşkesin bozulması ile başlayan şiddetli çatışmalar hala sürmekte. Çatışmaları büyük üzüntü ve endişeyle takip ediyoruz.

"CİDDİ BİR DEZENFORMASYON SÖZ KONUSU"

Çatışmalar başlamadan Türkiye’de Ermeni karşıtı haberlerin yaygınlaştığına şahit olduk. Çatışmaların başlaması ile birlikte yoğun bir propaganda ve dezenformasyon tüm medya kanallarını sardı. Anadolu Ajansı çatışmaları Ermeni tarafının başlattığı bilgisini servis etti. Oysa temelde savunma pozisyonunda olan Artsakh kuvvetlerinin böyle bir girişiminin rasyonel olmadığı ve Azeri kuvvetlerinin halihazırda geniş çaplı bir taarruz hazırlığı içinde olduğu aşikârdı. Meselenin tarihi arka planı konusunda da ciddi bir dezenformasyon söz konusu. 1991 yılında Artsakh’ta (Dağlık Karabağ) yapılan halk oylamasına halkın yüzde 82’si katılım göstermiş ve yüzde 99 evet oyu ile ulusların kendi kaderini tayin hakkı ilkesi çerçevesinde bağımsızlık kararı alınmıştır.

"HALKLAR BİRBİRİNE KIRDIRILARAK SÖMÜRÜ DÜZENİ BAKİ KILINMAYA ÇALIŞILMAKTADIR"

Öte yandan, tüm dünya tarafları ateşkese davet ederken, devletin çeşitli kademelerinden ve bizzat Tayip Erdoğan’ın ağzından savaşı körükleyen ve taraf bildiren açıklamalar yapıldı. Erdoğan hükümeti bugün içinde bulunduğu sıkışmışlığı içte ve dışta baskı ve şiddet temelli saldırgan politikalarla aşmaya çalışmakta. Bu yaşananlar Türkiye’nin Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz’de sürdürdüğü politikaların bir devamı niteliğinde. Nitekim uluslararası haber ajanslarına da yansıyan şekliyle Türkiye Azerbaycan’a sadece silah ve askeri eğitim desteği sağlamamakta aynı zamanda Suriye’den devşirdiği ve maaşa bağladığı cihatçıları da bölgeye sevk etmekte.

Ne yazık ki Türkiye’de HDP dışında kalan “muhalefetteki” düzen partileri bu yayılmacı politikaların ve hamaset söyleminin destekçisi olmuş, şikayetçi oldukları AKP rejimine emperyal hayallerle el vermişlerdir. Bu siyaset halklara sadece daha fazla yoksulluk, kan ve gözyaşı vaadetmekte, silah tüccarlarının ve diktatörlerin cebini doldurmaktadır. Halklar birbirine kırdırılarak, düşmanlık tohumları ekilerek sömürü düzeni baki kılınmaya çalışılmaktadır.

ATEŞKES VE KALICI BARIŞ TALEBİ

Tüm bu yaşananlardan elbette en çok etkilenen gruplardan biri de Türkiye Ermenileri olmuştur. Zaten hâlihazırda Türkiye’de nefret söyleminin bir numaralı öznesi olan Ermeniler tarafı olmadıkları bir çatışmanın dolayında yine ötekileştirilmekte ve bolca nefret söylemine maruz kalmaktadır.

Bizler, Türkiye‘nin savaşı kutsayan ve destekleyen tavrını kınıyoruz. Savaşın kazananı olmayacağını, halklar için ölüm ve yoksulluktan başka bir anlamı olmadığını bir kez daha haykırıyoruz.

Bu bağlamda başta Türkiye olmak üzere tüm dünyadan savaş karşıtlarını ateşkes ve kalıcı bir barış için harekete geçmeye davet ediyoruz." (HABER MERKEZİ)

Not: Ara başlıklar Evrensel'e aittir.

ÖNCEKİ HABER

Van’da Servet Turgut’un cenazesi için kurulan taziye evini polis bastı

SONRAKİ HABER

Özgür Gündem davası 3 Aralık'a ertelendi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa