08 Nisan 2020 00:20

Diyarbakırlı yurttaşlar: Bu süreçte devlet halkın her şeyini karşılamalı

"Gören de DEDAŞ bize kıyak yapıyor sanacak. Evimize ekmek götürmek zorundayız. Onlar oturduğu yerden fatura kesebilecek, biz oturduğumuz yerden ödeyebilecek miyiz?"

Fotoğraf: Fırat Topal/Evrensel

Paylaş

Fırat TOPAL
Diyarbakır

Koronavirüs salgını dolayısıyla elektrik ve doğal gaz faturaları için 3 ay süreyle fiziksel mesafe kuralına uymak adına sayaç okuma yapılmayacak. Abonelere geçmiş tüketim ortalamalarına göre “kıyasen faturalandırma” yapılacak. Diyarbakır’da konuştuğumuz yurttaşlar, çalışamadıklarını söyleyerek, faturalarını nasıl ödeyeceklerini düşündüklerini dile getirdi. “Gören de bize kıyak yapılıyor sanacak” diyen yurttaşlar, “Bu süreçte devlet halkın her şeyini karşılamalı. Çıkıp sorsunlar kaç kişinin parası var?” diye konuştu.

GÖREN DE BİZE KIYAK YAPILIYOR SANACAK

Pazarda esnaflık yapan Uğur Yaşar, halkın koronavirüsten kaynaklı fazlasıyla mağdur olduğunu belirterek, DEDAŞ’ın her koşulda parasını tahsil etme derdinde olduğunu söyledi. Yaşar, “Normal şartlarda almaması lazım böyle bir süreçte. Gören de DEDAŞ bize kıyak yapıyor sanacak. Evimize ekmek götürmek zorundayız. Onlar oturduğu yerden fatura kesebilecek, biz oturduğumuz yerden ödeyebilecek miyiz? Köle gibi çalışıyoruz faturalarımızı ödeyemiyoruz zaten. İşten eve virüsten dolayı canlı bomba gibi gidiyoruz. Ölsek de mecburuz çalışmaya. Bu süreçte devlet sokağa çıkma yasağı ilan etmeli. Devlet halkın her şeyini karşılamalı, diğer devletleri de görüyoruz. Onlar insanlarıma bir şey olmasın diyorlar. Bizimki göstermelik önlemler başka bir şey yok” dedi.

NE PARA VAR NE PUL

Bilal Güzel ise, halkın sağlığını düşündüğünü belirten DEDAŞ’ın aslında her halükarda kâr amacını güttüğünü ifade ederek, “Bunlar şirkettir, binmedikleri eşeğin önüne ot koymazlar. Yine zararlarını acısını bizden çıkaracaklar. Çok sağlığımızı düşünüyorlarsa almasınlar. 2 hafta oldu işe gitmiyorum. Ev sahibi kira istiyor, elektrik faturası geldi. Bunları neyle ödeyeceğim. Yeme içmeyi de geçtik. Bir de korona belasından korun diyorlar. Anlattıklarına göre biz bu şekilde korunamıyoruz. Ne para var ne pul yani her halükarda öleceğiz” dedi.

BİZ SİZE YETEMİYORUZ

Cezayir Atlı da, DEDAŞ’ın yaptığı açıklamadan çok iktidarın bu durum karşısında aldığı tavrın önemli olduğunu söyledi. Atlı, “DEDAŞ devletin değilse istediğini yapar. Devlet çıkıp ‘Kardeşim sen bu halktan 3 ay değil 1 ay alamazsın’ desin. Bu halk kimin umurunda faturalarını ödesin, devlete de para versin. Biz bize yeteriz ama biz size yetemiyoruz. Çıkıp sorsunlar kaç kişiye yardım gitti? Kaç kişinin parası var? İnsanların evinde yiyeceği yok. İnsanlar sokakta bir ay daha yasak devam etse ne yiyeceğiz diye düşünüyor. DEDAŞ kıyasen fatura kesecekmiş, sokağa çıkıp alkışlayalım mı? Gelip kapıma kessin faturasını gitsin, kimse bizi düşünmüyor. Vazgeçsinler hikaye okumaktan” diye konuştu.

KİMSE KİMSEYİ KANDIRMASIN

Emrah Yangın ise, DEDAŞ’ın Kıyasen Fatura Düzenlemesini doğru bulmadığını söyleyerek “Ben annemlerde kalıyorum. Eşim ve çocuklarım köyden gelmeyecekler. Şimdi bana fatura kesecekler, ben bunu ödemek zorundayım. Çalışmıyorum da nasıl olacak? Kullanmadığım elektriğin faturasını ödeyeceğim. Halkı düşünüyor, reklamını da yapmış. 1 ay ödemeyelim elektriği keserler, halkın sağlığını filan düşündükleri yok. Kimse kimseyi kandırmasın” diye konuştu.